Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham: ABD olmasa Suudi Arabistan bir haftada Farsça konuşur

ABD'de Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, Washington yönetiminin gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesine tepki göstermesinin ABD'nin bölgesel çıkarlarına zarar verebileceği değerlendirmesine katılmadığını belirterek, "Biz olmasak Suudi Arabistan bir haftada Farsça konuşmaya başlar. Biz yardım etmesek orduları kese kağıdıyla bile savaşamaz. Bizim onlara ihtiyacımız olduğundan daha fazla onların bize ihtiyacı var." dedi.

10 Aralık 2018 Pazartesi 07:00
Dünya Haberleri

AA



ABD'de Fox News kanalında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Graham, "Kaşıkçı olayı konusunda Riyad yönetimine baskı yapmanın, ABD'nin bölgedeki çıkarlarını, özellikle İran'a karşı duruşunu olumsuz etkileyebileceği" belirtilerek bu konuda görüşünün sorulması üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü Gina Haspel'in Senatoda düzenlediği Kaşıkçı oturumuna katılan tüm senatörlerin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Kaşıkçı cinayetinin suç ortağı olduğuna inandığını ifade eden Graham, şunları kaydetti:

"Senatoda bugüne kadar tanık olduğum en iyi bilgilendirmeydi. İki analist bizi Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Kaşıkçı'yı iki yıldır takibe almış olduğunu anlattı. Söz konusu operasyonun detaylı olarak planlandığı, operasyonun yürütülmesinden sorumlu olan kişinin Veliaht Prens'in sağ kolu olduğu ifade edildi. O bilgilendirmeyi dinleyen senatörlerin hiçbirinin Muhammed bin Selman'ın suç ortağı olduğuna dair şüphesi yok."

Graham, Veliaht Prens'in hedef aldığı tek muhalifin Kaşıkçı olmadığını, başka ülkelerde başka muhaliflerin de alıkonulduğu ve kaçırılarak Suudi Arabistan'a geri götürüldüğü vakaların yaşandığını kaydetti.

Öte yandan Graham, Muhammed bin Selman'ın bir süre önce Lübnan Başbakanı Saad Hariri'yi de bir hafta Riyad'da alıkoyduğunu hatırlattı.

"Veliaht Prens adeta yıkım güllesi gibi"

Graham, Fox TV sunucusunun "Peki bu konuda ne yapacaksınız?" sorusuna, "Bir kere onun suç ortağı olduğunu söyleyeceğiz. Senatoda oturum düzenleyip Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Kaşıkçı cinayetinde suç ortağı olduğunu ortaya koyacağız." yanıtını verdi.

Senatör olarak bundan böyle Suudi Arabistan'a yönelik hiçbir silah satışına destek vermeyeceğini belirten Graham, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Veliaht Prens Muhammed bin Selman, adeta yıkım güllesi gibi. Bence aklı yerinde değil. Hangi aklı başındaki insan bir kişiyi kandırarak Türkiye'deki konsolosluğa getirip öldürdükten sonra bunun yanına kalacağını düşünür ki? Benim endişem şu ki bu adamın liderliğindeki Suudi Arabistan'a satacağımız silahlar daha sonra Rusların veya Çinlilerin eline geçebilir."

Veliaht Prens liderliğindeki Suudi Arabistan ile ilişkilerin gözden geçirilmesi konusunda Senatoda partilerüstü bir mutabakat bulunduğunu kaydeden Graham, "Suudi Arabistan ile ilişkimiz stratejik olarak önemli ancak bunun için her bedeli ödeyecek değiliz." ifadesini kullandı.

"Biz yardım etmezsek kese kağıdıyla bile savaşamazlar"

Sunucunun, "ABD'nin İran'a karşı Suudi Arabistan'ın desteğine ihtiyacı olduğunu" ifade ederek bu konudaki görüşünü sorması üzerine Graham, "Bu konuda çok açık konuşacağım. Biz olmasak Suudi Arabistan bir haftada Farsça konuşmaya başlar. Biz yardım etmesek orduları kese kağıdıyla bile savaşamaz. ABD'nin petrol ithalatının yalnızca yüzde 9'unu karşılıyorlar. Bizim onlara ihtiyacımız olduğundan daha fazla onların bize ihtiyacı var." değerlendirmesinde bulundu.

Graham ayrıca, "ABD'nin İran'dan korunmak için cani bir rejime tutunması, Muhammed bin Selman gibi bir haydutla iş birliği yapması gerektiği fikrine katılmıyorum. Bilakis ona dayanmayı sürdürürsek bölgeyi yönetme yeteneğimizi kaybedeceğiz." şeklinde konuştu.