Acehan: Amerika'ya göç etmiş Türkler, Kurtuluş Savaşı’nda savaşmak için binlerce kilometre yolu geri döndü

Dünyanın çeşitli ülkelerinden insanlar daha rahat bir yaşam sürmek için Amerika’ya göç etmeye başlamış, bu küresel eğilim Osmanlı topraklarını da etkisi altına almıştı. 19. yüzyılın ortalarında başlayan Osmanlı vatandaşlarının Amerika’ya göçü, 20.yüzyılın başlarında hızlanmıştı. Daha iyi para kazanıp, sonrasında memleketine dönme hayali kuran bu Osmanlı Türklerinin bilinmeyen hikâyesini Dr. Işıl Acehan ile konuştuk. Amerika’daki Osmanlı Türklerinin, Müslümanlıkları ve Türklükleriyle gurur duyduğunu söyleyen Acehan, Kurtuluş Savaşı’na gurbette yakalanan göçmenlerimizin çektiği zorlukları ve yaptığı fedakârlıkları anlattı.

14 Aralık 2018 Cuma 07:00
Güncel Haberleri

SEDA AŞITEPE / star.com.tr


“Neden geldim Amerika’ya
Tutuldum kaldım avare
Şimdi bin kere pişmanım
Fakat geçti ah ne çare
Ahh gelmez olaydım
Ahh görmez olaydım
Tek seni şirin Amerika
Görmez olaydım, gelmez olaydım”
 
90’lı yıllarda popüler olan “Neden Geldim İstanbul’a” isimli şarkının orijinali “Neden Geldim Amerika’ya” 1920’li yıllarda Ahilleas Pulos isimli Anadolulu bir Rum tarafından New York’taki bir Osmanlı kahvehanesinde kaydedilmişti. Yukarıdaki satırlarda da geçtiği gibi memleketlerinden ayrılmak zorunda kalmış her milletten göçmenin hüzünlü bir hikayesi var. 1860’lı yıllarda başlayıp 1900’lü yıllarda artarak devam eden Osmanlı topraklarından Amerika’ya göçün kahramanları olan binlerce Osmanlı vatandaşının hikâyesi ise çok fazla bilinmiyor. Kimisi memleketlerine dönerken, kimisi gurbette hayatını kaybetti. Ama içlerindeki vatan sevgisinden hiçbir eksilme yaşanmadı. Çok zorlu bir yolculuk sonrası sadece ekmek parası kazanmak için Amerika’ya ulaşan ve deri fabrikaları, otomobil endüstrisi gibi zor işlerde çalışmaya başlayan Türklerin çoğu;  Kurtuluş Savaşı sırasında vatan elden gidiyor diye binlerce kilometre yolu tekrar geri döndü. Dönemeyenler ise Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı ve sonrasında ülkenin yeniden inşası için büyük maddi yardımlarda bulundular.
 
Amerika’daki Türk göçmenlere ilişkin yazdığı tez ile 2011 yılında Bilkent Üniversitesi Tarih Bölümü’nde doktorasını tamamlayan Dr. Işıl Acehan, yaklaşık 15 yıldır bu insanların hikâyelerini araştırıp onları tanımamıza vesile oluyor. Biz de kendisiyle Amerika’ya Osmanlı Türkleri ve diğer Osmanlı vatandaşlarının göçleri üzerine konuştuk.
 
 
Osmanlı vatandaşları Amerika’ya neden göç etti?
 
İlk başta asıl neden ekonomik. Daha çok göç veren bölgenin Doğu Anadolu olmasının sebebi ise orada büyük bir Amerikan misyonunun olması. O şekilde Amerika’da bir olanak olduğunu, oraya gittiklerinde iş bulabileceklerini, bir süre orada kalıp para kazandıktan sonra geri dönebileceklerini düşünüyorlar. Doğu Anadolu bölgesinde Ermeni nüfusu da var. Önce Ermeniler göç etmeye başlıyor. Bu insanların çoğu komşu olduğu için bir süre sonra Ermeni, Kürt, Türk hepsi birlikte göç etmeye başlıyorlar.

Yeni Dünya’ya yolculuk: Osmanlı Türklerinin Amerika´ya Göçü (1)

 
Türkler de Ermeni komşularından duyup göçe başlıyorlar o zaman?
Evet... Ermenilerin çoğu Harput’taki Amerikan misyonunun açtığı kolejde eğitim görüyor. İngilizce bilenleri de oldukça fazla. Mesela Ermeniler, Amerika’ya göç eden Müslümanlar İngilizce konusunda sıkıntı yaşadığında yardım ediyorlardı.
 
 
Osmanlı topraklarından Amerika’ya en çok göçü veren yer Harput vilayeti. Harput’un Amerika’ya bu kadar göç vermesinin sebebi ne? 
 
Ekonomik zorlukları oldukça fazla bir bölge. Mesela zamanında çekirge baskını olmuş, bütün mahsulü yemişler. Ve bu insanlar o kadar aç kalmışlar ki çimenleri kaynatıp yemeye başlamışlar. Hiçbir yiyecek bile bulamıyorlarmış. Onlar da Amerika’ya göç ediyorlar aynı şekilde. Bu bölgeler ticaret yollarına uzakta. Tarımın haricinde herhangi bir endüstri yok. Tarıma dayalı bir ekonomi var. Bundan dolayı doğal afetlerden, yıllık mevsimsel değişimlerden çok fazla etkileniyorlar ve büyük zorluklar çekiyorlar.
 
“Osmanlı’dan Amerika’ya göç edenlerin yolculuğu ortalama 1 ay sürüyordu”
 
Osmanlı topraklarından Amerika’ya göç edenlerin çok uzun ve meşakkatli bir yolculuğu vardı.   İzmir’den Marsilya’ya, Marsilya’dan İngiltere’ye, oradan Kanada ve en sonunda Amerika gibi rotaları izliyorlar. Bu zorlu yolculuk ortalama kaç gün sürüyordu?

Yeni Dünya’ya yolculuk: Osmanlı Türklerinin Amerika´ya Göçü (2)

 
Mesela Harput’tan, Elazığ’dan, Malatya’dan, Diyarbakır’dan gidenler Samsun’a limana kadar yürüyorlar. Oradan bir gemiye binip ya İstanbul’a ya da İzmir’e gidiyorlar. Buralardan da gemiye binip Marsilya’ya geçiyorlar şimdiki uçak aktarmaları gibi. Oradan da başka bir gemiye atlayıp çoğu New York’a gidiyor. Bir giriş daha var Providence diye oradan da giriş yapabiliyorlar.  Ortalama 1 ay süren bir yolculuk. Başka rotaları tercih edenler de var. Kanada’ya gidip oradan geçiş yapanlar da var. “Niye böyle bir yolu tercih etmişler, neden Kanada’dan Amerika’ya geçiyorlar?” diye akrabalarına sorduğum zaman,  Amerika’ya girişte zorluk yaşamış olabileceklerini söylüyorlar. Çünkü çok zor girmek. Gittiklerinde bir sürü testten geçiriliyorlar. Okuma yazma testinden parası olup olmadığına kadar. Testler değişiyor yıllara göre. Mesela yanında bir 20-30 dolar olması gerekiyor ki birkaç gün orada kendini idare edebilsin. O dönemde Trahom’a diye bir hastalık var. O hastalığı taşıyor mu diye gözlerinden test ediliyorlar. Eğer taşıyorsa ya sınırdışı ediliyor ya da birkaç gün karantinada tutuluyorlar. Göçmenlerin hikayesi bu şekilde. Çok zor. Oraya nasıl gireceği belli değil, girebilecek mi yoksa geri mi döndürülecek belli değil. Risk.
 
 
“Amerika denilerek Avrupa’ya götürülen Osmanlı vatandaşları var”
 
Çok büyük bir risk.  Amerika’ya gitmeyi beklerken kandırılarak Avrupa’da bırakılanlar var mıydı? 
 
Var. Evet. Amerika’nın Göçmen Dairesi’nde raporlarını okuyordum. Orada Ermeni kadınların Amerika’ya geldik deyip Marsilya’ya götürüldüğünden bahsediliyor. Orada bırakılmışlar. 3-4 gün sonra Amerika’da olmadıklarını fark etmişler. Çok kötü çünkü bu insanlara bütün paralarını veriyorlar. Mecburen geri dönmek zorunda kalmışlar. Çünkü Amerika’ya giden başka gemi yok. Göç edenlerin çoğu da Amerika nerededir, ne kadar sürede gidilir bilmiyor. Çoğu bilmeden gitmişler. 
 
Amerika’ya göç eden insanlarımızla ilgili elimizde net bir sayı var mı?
Göç eden Müslümanların ortalama 50 bin civarı olduğu söyleniyor. Tam bir sayı olmaması ile ilgili göçmen kayıtlarında şöyle bir problem var.  Gemi kayıtlarında nüfus memurları isimleri tam olarak bilmediği için hep değişik olarak yazılmış. Hasan, Hassan olmuş ya da Hason olmuş. Bu yüzden aynı göçmen mi başka biri mi takip edemiyorsunuz. İkinci bir dezavantaj ise soyadlarının olmaması. Bir sürü Hasan Ali ismi var ve hangisi hangisidir bilemiyorsunuz. Bu nedenle tam sayı bilinemiyor. Kaç kişinin göç ettiğine dair yakın bir tespit yapabilmek için yakın zamanda bir çalışma yapmayı düşünüyorum.
 
 
Amerika’daki Türk göçmenler memleketlerinden nasıl haber alıyorlardı?
 
O baya zorlu bir şey. Genelde mektuplar 1-1.5 ayda geliyor ama hep iletişimde kalmışlar. Sürekli mektuplarla iletişimde kalmaya çalışıyorlar. Mesela o gün ne yediklerine varana kadar en ufak detayı bile yazıyorlar. Aynı zamanda Osmanlı’dan 3-5 haftalık eski bile olsa gazeteler geliyor. Onları mesela kahvehanelerde okuyorlar. 
 
“Memlekette Kurtuluş Savaşı olduğunu duyanlar, binlerce kilometreyi savaşmak için geri döndü”
 
O sırada memlekette de bir Kurtuluş Savaşı var. Onun haberini alıp Amerika’ya daha yeni gitmişken geri dönenler var değil mi?

Yeni Dünya’ya yolculuk: Osmanlı Türklerinin Amerika´ya Göçü (3)

 
Evet. Tabii. O zaman çok endişeleniyorlar sonuçta aileleri hala Türkiye’de. Bir de uzaktayken daha da milliyetçi olursun. Genelde göçmenlerde vardır bu durum. Memleketimizin hali ne olacak diye geri dönenler oldukça fazla. Gemiye atlayıp gelenler var. Geliyorlar buraya ama Türkiye’ye giremeyenler var. Kimileri geri gönderilmiş. Çünkü savaş zamanı kim kimdir emin olamıyorlar. Bir de o dönem Amerikan gazetelerinde de savaş ile ilgili çok haber çıkıyor. Ve bu gazeteler haberlerini “Türkler kaybediyor, artık düşman işgali altındalar” diye yayımlamışlar. Bundan dolayı endişeleri daha da fazla oluyor. “Biz orada kaybediyoruz, vatanı korumamız lazım” düşüncesi onların geri dönüşlerinde önemli bir rol oynuyor. Memlekete dönemeyenler de korkunç şekilde orada kurdukları Kızılay cemiyetleri aracılığıyla Amerika’dan yardım yapıyorlar. Orada maddi yardım toplayan Türkler ve onların liderleri var. Mesela çok önemli gazeteci sosyolog Sabiha Sertel çalışmalar yapıyor. Amerika’ya gittiğinde Kızılay için yardım topluyor, Kürtleri Türkleri örgütlüyor. Yardım edenler arasında hiçbir şekilde Türk-Kürt ayrımı olmadan hepsi birer Müslüman olarak, memlekette Müslüman milletimiz zulme uğruyor düşüncesiyle inanılmaz derece para toplanıp gönderiliyor Türkiye’ye. Savaş sırasında yetim kalan çocuklarımız için Amerika’da çalışıp biriktirdiklerini gözlerini kırpmadan yardım cemiyetlerine bağışlamışlar.
 
Müslüman Türk göçmenler Amerika’dayken en çok hangi konularda zorluk çektiler? 1. Dünya Savaşı sırasında Amerikan toplumundan tepki gördüler mi? Bugün Amerika‘da yaşayan Türklerin bir yaptırım gücünün olmasının sebebi nedir? Röportajımızın 2. kısmı Pazartesi günü yayında.....