İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bakanlıkta yaptığı basın toplantısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’nın Çubuk ilçesinde katıldığı şehit cenaze töreninde uğradığı saldırıya ilişkin açıklamada bulundu. Bakan Soylu “Bu üzücü hadise meydana geldiği andan itibaren güvenlik kuvvetlerimiz tam ve doğru bilgilere ulaşabilmek, olayı tüm yönleriyle aydınlatabilmek için yoğun bir çalışma ortaya koydular” ifadelerini kullanıldı.
BULGUYA RASTLANMADI
Bakan Soylu, olayın dışarıdan bir provokasyonla ilgili olduğuna dair herhangi bir bulguya rastlanmadığını bildirerek “Eldeki verilerle hadiseye karıştığı anlaşılan 4 kişi tespit edilerek ifadeleri alınmak üzere ilçe jandarma karakoluna getirilmiş, bu 4 kişi ile birlikte yine fiziki saldırıya karışan il dışına çıkmış şehit yakını da getirilerek savcılığa teslim edilmiştir. Ardından biri kadın olmak üzere 4 kişi daha yine ilçe jandarma komutanlığınca savcılığın talebi üzerine getirilerek teslim edilmiştir. Bu 9 kişinin tamamı Akkuzulu köyündendir” diye konuştu. Soylu, bu sözleriyle Kılıçdaroğlu’nun olay günü sarf ettiği “köyde oturanların hiçbirisinin kabahati ve kusuru yoktur. Dışarıdan gelenlerin tezgâhıdır” sözlerine de cevap vermiş oldu. Tepkinin bu hale dönüşmesi ne kadar yanlışsa, karşı karşıya kalınan olay üzerinden siyasal rant çıkarmak da o kadar tehlikeli ve yanlış olduğunu belirten Soylu “Kılıçdaroğlu’nun ve CHP’nin bu meseleye bakışı, tam da bugün ihtiyaç duyduğumuz yapıcı ve birleştirici bir bakış değildir” değerlendirmesinde bulundu.
BİLDİRMEDEN GİTTİ
Yetkililerin, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun cenaze törenine geleceğine dair bilgisinin olmadığını dile getiren Soylu, “Bunun önemi şuradadır, seçimin hemen akabinde oluşan bir cenaze olmasındandır. Takdir edersiniz ki seçimdeki pozisyonları açık ve nettir. CHP’nin HDP ile olan teması ve HDP’nin PKK’dan kendisini ayrıştırmayan politikaları, tamamen kamuoyunun önünde gerçekleşmiştir. PKK’nın terörist saldırısıyla evladımızı şehit ettiği, acının ve duygusallığın oluştuğu bir cenazede bu hesap edilmeli. Ayrıca, bir olayı da gözden kaçırmamak gerekir. Özellikle de bir gün önce Sayın İmamoğlu, Pervin Buldan ve Selahattin Demirtaş arasındaki güzellemeler, kamuoyu tarafından da takip edilmiştir. Biz bütün bu tedbirleri alırken, tedbirlerin yoğunluğunu değerlendirirken esasen seçim dönemindeki CHP-HDP yakınlaşmasını ve bu psikolojik ortamı da göz önüne alırız. Kılıçdaroğlu’nun bu cenazeye gelişi haber verilmeliydi. Dolayısıyla kimsenin haberinin olmadığı bir katılıma yönelik olarak örgütlü bir organizasyon iddiasında bulunmak da hakkaniyetli ve doğru bir yaklaşım değildir” şeklinde konuştu.
BEDELİNİ ÖDERİZ
“Sayın Kılıçdaroğlu meseleyi İçişleri Bakanı’na yıkacağına, olayın nedenini siyasi ortaklarına bir kez daha sormalıdır” diyen Soylu, şu ifadeleri kullandı: Bir taraftan PKK’nın siyasi koluyla HDP ile ortaklık yapıp daha sonra çıkan olayları İçişleri Bakanı’na yıkmak, tam anlamıyla seçim zamanında aldığı tutumda hafıza kaybıdır. Sizin hafızanız unutabilir ama milletin hafızası unutmamaktadır. Bu da bir güvenlik riski oluşturmaktadır. Memleketime, ülkeme, milletime yapmış olduğum hizmetin bedelini ödemeye hazırım. Bunun tayin edicisi ne Kılıçdaroğlu’dur, ne de avenesidir.
Anında takviye ekip sevk edildi
Yaşanan olaydan büyük üzüntü duyduğunu ve geçmiş olsun dileklerini tekrarlayan Bakan Soylu, gerekli tüm adli ve idari soruşturmanın sürdüğünü vurgulayarak, saldırıya ilişkin şu bilgileri verdi: Törendeki hareketlenme başlar başlamaz, Akkuzulu Mahallesi’ne bir jandarma komando bölüğü, 15 jandarma asayiş timi, iki jandarma özel harekat timi, bir TOMA, bir kobra aracı, Jandarma İstihbarat Komutanlığından 20 personel ve ayrıca Ankara İl Emniyet Müdürlüğü tarafından 300 çevik kuvvet, 9 özel harekat timi, 3 polis asayiş ve 1 polis trafik ekibi, ejder zırhlı araç da dâhil olmak üzere birçok takviye gerçekleştirildi.