‘YPG’li Hristiyanlar, Süryanileri katlediyor’ 

Fırat’ın doğusunda yüzyıllardır yaşayan Süryanilerin lideri Johny Messo, işgalci terör örgütü YPG/PKK’nın bölgeden devşirdiği Hristiyan milislerin, Batı’nın verdiği silahlarla kendilerini katlettiğini söyledi.   

16 Aralık 2018 Pazar 07:00
Politika Haberleri

ŞERİF EGEMEN AHMET



Suriye’de terör örgütü YPG/PKK son 2-3 senede sistematik olarak kendilerini ‘Arami’ olarak nitelendiren Süryanilere saldırıyor. Son birkaç aydır bu saldırıların şiddeti farklı bir noktaya taşındı. Kamışlı kentinde adam kaçırma, kiliselere baskın ve okulların kapatılması gibi uygulamalara başvurduklarına dair haberler her geçen gün artıyor. Batılı devletlerin teröristlere verdiği silahların namlularının Ortadoğulu Hristiyanlara döndüğü, bölgede yaşanan YPG/PKK zulmünü Dünya Aramileri Konseyi Başkanı Johny Messo’ya sorduk. 

YPG/PKK işgalindeki Suriye’nin kuzeyinde yerli Hristiyan halka ilişkin saldırı haberlerinin ardı arkası kesilmiyor. Bölgede tam olarak ne oluyor? 

Terör örgütü YPG, Arami/Süryani halkı üzerindeki agresif, baskıcı ve vahşi politikalarına son yıllarda hız verdi. Bölgede istikrarsızlığın artması ile birlikte, Suriye’nin kuzeyinde kendi pozisyonlarını güçlendirme fırsatını buldular. Amaçları, işgal ettikleri Suriye’nin kuzeyinde terör devleti kurmak. Bu hedefe ulaşmak için her türlü şiddete başvuruyorlar. Aramiler hiçbir zaman bir çatışmanın parçası olmak istemiyorken, bölgeyi kaynayan bir kazana dönüştüren, YPG’nin ırkçı terörizmi. Barıştan ve halklardan bahsetseler de kendilerini Suriye’nin kuzeyinin tek hâkimi olarak görüyorlar. Bölgede yaşayanların çoğunluğunu oluşturan Arap, Arami ve kendilerini desteklemeyen Kürtler onların tanımazken, herkesin onlara diz çökmesini istiyorlar. 

TOPRAKLARIMIZI İŞGAL EDİP SATIYORLAR 

Arami halkının terör örgütü tarafından maruz kaldığı şiddeti biraz daha açıklayabilir misiniz? 

YPG’li teröristler, Arami halkının evlerini basıyor, köylerini işgal ediyor, zorla topraklarına el koyuyor, bölgede yaşayan halkın çalışmasına izin vermiyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de Hristiyan kuklaları, Arami/Süryani halkını öldürüyor veya buna teşebbüs ediyor. Terör örgütü YPG, aşamalı olarak bölgenin yerel halkını atalarından kalan topraklardan ve mülklerden çıkarıyor.  Abes olan şu ki, kendilerinin sandıkları topraklarda tarihsel olarak hiçbir varlıkları yok. Onlar bu topraklara ait değiller. Suriye’nin kuzeyi yüzyıllardır Arap ve Aramilerin yaşadığı bir bölge. Gerçeği söylemek gerekirse, Aramiler, Suriye’nin kuzeyine sınır dışından gelen YPG’liler tarafından kendi topraklarından kovuluyor. 

YPG ile Aramiler arasındaki en büyük kriz, okullarımızın işgal edilerek teröristlerin Suriye tarihini PYD’den başlatan ırkçı müfredatının dayatılması. Müfredatı kabul etmeyen okulları kapatıyorlar. Silahla iktidara kavuştuklarında böl ve yönet taktiğine başvurdular. Kirli işleri için paralı Hristiyan milisleri kullandılar, okulları onlara kapattırıyorlar. Arami halkı sokaklara dökülerek bu duruma isyan ettiğinde kendisine ateş açanlar da YPG’nin piyon olarak kullandığı Hristiyan milislerdi. Teröristler, kirli emelleri için de azınlıkları kullanarak bölge halkı içerisinde bölünmüşlük yaratıyorlar. 

YPG’nin Arami halkına karşı Hristiyan milisleri kullandığını söylediniz. Bunlar Arami mi yoksa YPG’nin Batılı ülkelerden gelen ‘gönüllü’ yabancı teröristleri mi? 

Evet kullanılan milisler Arami. Bir kısmı Suriye dışından YPG’nin propagandayla kandırıp getirdiği Batılı ülkelerde asimile olmuş Aramiler. Bu insanlar, YPG’nin seküler-sol propagandasına kanıyor. Sanıyorlar ki bu örgüt, Ortadoğu’da her türlü etnik gruba saygılı seküler bir toplum kurmayı hedefliyor. YPG aynı palavrayı kullanarak Batılı devletlerden silah ve mühimmat yardımı alıyor. Diğer kısmı ise Suriye’deki Aramilerin bölünmüşlüğünden yararlanılarak devşirilen silahlı gruplar. 

BATI’NIN TUTUMU TAM ANLAMIYLA İKİYÜZLÜ 

Yani Ortadoğu’nun ilk Hristiyan topluluğu, Hristiyan devletlerin verdiği silahlarla birbirine kırdırılıyor.  

Ne yazık ki öyle. Üzücü olan şu ki, tüm bu olanlar dünyanın ve özelde de Birleşmiş Milletler’in (BM) gözleri önünde cereyan ediyor. Hatta BM üyesi bazı devletler de bu vahşete destek veriyor. Batı’nın tutumu tam anlamıyla ikiyüzlülük. İnsan hakları namına hareket ettiğini söyleyen ve bu konuda endişe Hristiyan devletler, kendi vatandaşlarından topladıkları vergileri, ileride terör örgütüne dönüşen gruplar için harcadılar. Bu, benim ülkem, Hollanda’da bile böyle. Anca 2 ay önce Hollanda hükümeti yarım ağızla ‘hata’ yaptığını kabul etti. Fakat bu hata milyonlarca insanın yaşamına mal oldu. 

SİLAH VERSELER KENDİMİZİ SAVUNURDUK 

Siz Ortadoğulu Hristiyanları temsil eden Avrupa’daki en büyük STK’ların birinin başındasınız. Bu zulmü Batılı hükümetlere aktarmıyor musunuz? 

YPG’ye sağlanan mali destekten endişe ettiğimizi sürekli dile getiriyoruz. YPG’li delegeler parlamentoları ziyaret ettiğinde sesimiz kesiliyor. Lakin, biz yine de taleplerimizi yetkililere duyurmaya çalışıyoruz. Batı’ya göre YPG insan haklarını, kültürel çeşitliliği önemseyen bir barış örgütü. Bir de bunu Suriye’de yaşayanlara sorun. Yerel halk için, YPG, Suriyelilerin onuruna ve isteklerine saldıran ırkçı bir örgüt. Fakat Suriye’de yerel halkın şikayetlerini Batı kamuoyuna, medyasına, hükümetlerine aktarmayı başardığımızda, “Bilmiyorduk” diyerek özürlerini iletiyorlar. Mahcup oluyorlar çünkü hakikat açık. Biz bu gerçeği her gün daha fazla tekrar etmek zorundayız. Eğer Aramiler benzer bir desteğe sahip olsaydı, bugün iyi bir şekilde silahlandırılmış YPG’li teröristlere karşı kendilerini savunabilirlerdi. Savunmasız siviller bu şiddetin hedefi olmazdı. 

ENDİŞELERİMİZİ ABD’YE İLETTİK 

Bugün Beyaz Saray’da evanjelist kimliğiyle övünen ve Hristiyanları koruduğu propagandası yapan bir Trump yönetimi var. YPG’ye en şiddetli desteği veren de aynı yönetim. Onlarla temas kurdunuz mu? 

ABD’deki yüksek dereceli yetkililerle irtibat halindeyiz. Onlara YPG’nin Arami halkına saldırılarına ilişkin endişelerimizi aktarıyoruz. Washington hükümetinden YPG’ye yaptığı silah yardımını sınırlandırmasını talep ediyoruz. Zira onlara DEAŞ’la savaş için verilen silahlar savunmasız ve masumlara karşı kullanılıyor. Ayrıca ABD’den, bölgede güttüğü ırkçı politikalarına son vermesi için YPG’ye baskı kurmasını istiyoruz.

Teröristler, Türkiye’nin güvenliğini tehlikeye atıyor 

Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yapmayı planladığı terörle mücadele operasyonuna nasıl bakıyorsunuz? 

YPG’li teröristler kendi ırkçı hedeflerin peşinde koştukça, Türkiye, Suriye ve Irak’ın güvenliğini tehdit ediyor. Eğer YPG’nin sözde terör devleti projesi durdurulmazsa, az önce saydığım devletler en sert şekilde karşılık verecekler. 

Türkiye, bizim evimiz

Aramilerin dini merkezi önceden Türkiye’de yer alıyordu.Eğer Suriye’deki durum bu şekilde devam ederse Aramiler yeniden Türkiye’ye dönmeyi düşünür mü? 

Ortadoğu’nun içerisinde bulunduğu durum, Aramilerin yakın bir gelecekte ‘evine’ dönmesinin pek mümkün olmadığına işaret ediyor. Öncelikle pek çok şey değişmeli. Bölge, herkesin herkese saygı duyduğu ve tüm etnik-dini toplulukların barış içerisinde yaşadığı bir yere dönüşmeli. 

Johny Messo kimdir? 

Mardin’in Midyat ilçesinden Hollanda’ya gelen bir Arami ailenin üyesi olan Johny Messo, Dünya Aramiler Konseyi (WCA) Başkanlığı görevini yürütüyor. Türkiye’de Süryani olarak bilinen Aramilerin ve Aramicenin kökeni Ortadoğu’da 3 bin yıl öncesine dayanıyor. Aramiler, Türkiye’nin güneydoğusunun, Suriye’nin, Irak’ın ve Lübnan’ın yerli halkı. Tarihteki ilk Hristiyan topluluklardan biri olan ve İsa’nın konuştuğu dili kullanan Aramilerin dünyadaki siyasi temsilcisi olan WCA, Ortadoğu’nun yerli Hristiyan halkının bölgede varlığını sürdürmesine, kültürel değerlerini korumasına odaklanıyor.