14 Aralık 2024 Cumartesi / 13 CemaziyelAhir 1446

Midesine düşkünler Trilye’ye Fayton turu isteyen Adalar’a

Tatilden döneli çok olmadı ama şehrin temposu sizi yordu. Kısa da olsa bir molaya ihtiyacınız var! “Nereye gideyim” diyorsanız doğayla iç içe huzur dolu birkaç gün geçirebileceğiniz onlarca rota sizi bekliyor.

ASLI GÜR/[email protected]/[email protected]3 Kasım 2012 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Midesine düşkünler Trilye’ye Fayton turu isteyen Adalar’a

Sonbaharın tadını çıkarmak için ufak bir kaçamak yapmaya ne dersiniz? “Bu havada nereye gidilir?” demeyin. Belki mevsim deniz, kum, güneş üçlüsünü vaat etmiyor ama doğayla iç içe huzur dolu birkaç gün geçirmek mümkün. İsterseniz trekking turlarına katılabilir, küçük tekne gezileri yapabilir ya da bol bol doğa fotoğrafı çekebilirsiniz. Dünyanın pek çok yerini karış karış gezen gezginler STAR Cumartesi için farklı bir sonbahar rotası çizdi...

İstanbul Orienteering Grubu üyesi Güven Solmaz sonbaharda özellikle İstanbul ve çevresinde gezilebilecek, doğa aktiviteleri yapılabilecek çok sayıda yer olduğunu söylüyor. Bu mevsimde İstanbul’a yakın bir yerde kafa dinlemek isteyenlere öncelikle Belgrad Ormanları’nı tavsiye eden Solmaz, buranın en eski mesire yerlerinden olduğunu hatırlatıyor: “Belgrad’ın en güzel zamanı sonbahardır. Çeşitli ağaçların şekillendirdiği orman şehrin sıcaklık ortalamasından 3-4 derece daha serin ve nemli olur. Bu yüzden hazırlıklı olmanızda fayda var. Ormanda araç geçen yollar dışında gezilebilecek, toprak ulaşım yolları, geniş ve dar patikalar, bol tırmanışlı tepeler, derin vadiler ve dereler bulunuyor. İsteyen keyif dolu bir gezinti yapabilir, isteyen de orienteering yani haritayla koşarak hedef bulma, dağ bisikleti, orman koşusu gibi aktivitelere katılabilir.”

KESTANE TOPLAYIN

Belgrad Ormanları dışında Riva, Beykoz ve Polonezköy’ün de sonbahar gezileri için çok uygun olduğunu hatırlatan Solmaz, Riva Deresi boyunca devam eden yer yer asfalt ve toprak zeminli yollarda yürüyüş ve bisiklet gezisi yapılabileceğini söylüyor: “Dikleşen yamaçlarda, Şile’ye doğru uzanan çam ormanları içindeki yollarda keyifli bir orman gezisine çıkabilirsiniz. Bu mevsimde durgun olan derede sandal, kürek, kano gibi aktiviteler de yapabilirsiniz.”

Solmaz İstanbul’dan biraz daha uzaklaşmak isteyenler için ise Sapanca, Maşukiye, Kartepe, Karamürsel ve İznik’i öneriyor. Karamürsel’in İznik Gölü tarafına gidenlere kestane toplamalarını, göl kıyısındaki muhteşem manzarada bisiklete binmelerini tavsiye eden Solmaz, Türkiye genelinde ise Amasra’nın güneyi, Kastamonu ve Batı Karadeniz’in bir kısmını içine alan Küre Dağları Milli Parkı, Bolu Dağı Milli Parkı, Uludağ Sarıalan gibi yerlerin de doğa gezileri için ideal olduğunu söylüyor.

En leziz köy kahvaltısı kerpe’de

TÜRKİYE Gezginler Derneği Kurucu Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural’ın İstanbul’a en yakın sonbahar rotası ise Ağva, Kerpe ve Sapanca’dan geçiyor. Ağva’da sandalla gezilip enfes balıkların tadılabileceğini söyleyen Kural, Kocaeli’ndeki Kerpe’nin cennet gibi olduğunu anlatıyor: “Yanı başındaki Kefken’in gölgesinde kaldığı için adını yeteri kadar duyuramayan Kerpe’de köy kahvaltılarını özellikle tavsiye ediyorum. Eğer evden kahvaltı edip çıktıysanız öğle yemeğinde Kerpe sahili boyunca uzanan balık lokantaları sizi bekler. Bir şeyler atıştırdıktan sonra Kerpe’de günbatımını bekleyin. Dönüşte Kandıra’da yoğurt yemeyi unutmayın. Sapanca’ya ise köprüden çıktıktan 80 dakika sonra varabilirsiniz. Burada sandal sefası yapabilirsiniz. Sapanca’nın ıslama köftelerine de doyum olmaz. Bu noktalar dışında Amasya dünden bugüne korunmuş en güzel yurt köşelerinden biri, Mardin ise medeniyetler beşiği olduğu için bu mevsimde rahatlıkla gezilebilir.”

İstanbul’u uzaktan seyredebilirsiniz

BÜYÜK şehrin kalabalığından çok mu sıkıldınız? Seyahat yazarı ve profesyonel rehber Saffet Emre Tonguç şehirden kaçmak isteyenlere Ağva’yı öneriyor. Ağva’nın doğanın ortasında bir huzur sığınağı olduğunu belirten Tonguç, sonbaharın tadının burada çıkarılabileceğini söylüyor: “Nehrin kenarındaki otellerde kalabilir, kanolarla gezebilir ya da yürüyüş yapıp manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Yakınlardaki bir diğer kaçış noktası ise Trilye. Mudanya’ya bağlı bu kasaba tarihi yapıları, daracık sokaklarıyla insanı geçmişe sürüklüyor. Midesine düşkün olanlara zeytin, zeytinyağı ve balık çeşitleriyle hitap ediyor. İstanbul’un geçmişteki halini merak edenlere Adalar’ı öneririm. Yürüyüş yapabilir, faytonla gezebilir, bisiklete binebilirsiniz. Konaklar, kiliseler, müze evler de listenizde bulunsun. Adalar’da olmanın en keyifli yanı uzaktan İstanbul’u seyretmek. İstanbul’un dışına çıkmak istiyorsanız İzmir’in Kordon’u, Alaçatı, Çeşme ve Foça gibi yerler uzun süren yumuşak bir sonbaharla karşılıyor misafirlerini. Aşırı kalabalık olmaması da bir başka güzel yönü.”

Ayakkabınız yürüyüşe uygun olmalı

GEZİCİYAK.COM sitesi genel müdürü Sevinç Akdoğan bu mevsimin gezmek için ideal olduğu görüşünde. Doğanın binbir rengiyle fotoğrafçılara muhteşem görüntüler sunduğunu belirten Akdoğan, patikalarda yürümek için İzmit-Altıoluk Yaylası’nı, alabalıkların tadına varmak isteyenlere ise Adapazarı Sülüklügöl’ü öneriyor. Osmanlı ve Türk mimarisini görmeye Adapazarı Taraklı-Kılıçkaya’ya, İpek Yolu hikayelerini dinlemeye Bilecik Osmaneli’deki Göksu Deresi’ne ve sarıdan kızıla doğanın her rengini görmeye Bolu Yedigöller’e gidebileceğinizi anlatan Akdoğan gezi çantanızda bulunması gerekenleri ise şöyle sıralıyor: “Fotoğraf ya da video çekiyorsanız yeterince ekipman almalısınız. Üzerine uzanıp dinlenebilecek bir şeyler götürmeyi unutmayın. Mevsim koşullarını düşünerek polar, kazak, şapka, güneş gözlüğü ve yağmurluk yanınızda olsun. İnceden kalına doğru bir giyimi tercih edin. Ayakkabınız da yürüyüşe uygun olsun. Boğazlı bot ya da spor ayakkabı ideal... Mutlaka yedek giyim, çorap ve ayakkabı alın. Yanınıza su ve enerji verici yiyecekler alabilirsiniz.”