19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Cezayir, Libya krizinde Dibeybe hükümetine destek olarak net duruş sergiliyor

Cezayir, Libya krizinde Abdulhamid Dibeybe başkanlığındaki Ulusal Birlik Hükümeti'ni tanıdığını vurgulayıp, mümkün olan en kısa sürede ülkede seçimlerin düzenlenmesini destekleyerek net bir duruş sergiledi.

AA15 Mayıs 2022 Pazar 12:43 - Güncelleme:
Cezayir, Libya krizinde Dibeybe hükümetine destek olarak net duruş sergiliyor

Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğündeki Libya Siyasi Diyalog Forumu toplantılarında, ülkede devlet başkanlığı ve parlamento seçimlerinin 24 Aralık 2021'de yapılmasına karar verilmesine rağmen seçimler planlanan tarihte yapılamadı.

Bunun üzerine Tobruk'taki Temsilciler Meclisi (TM), Ulusal Birlik Hükümeti'nin görev süresinin 24 Aralık 2021'de dolduğu gerekçesiyle 10 Şubat'ta ülkenin batısındaki milletvekillerinin çoğunun katılmadığı oturumda Fethi Başağa'yı başbakan seçti.

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ise Temsilciler Meclisini Cenevre Anlaşması'nda belirlenen yol haritasından ayrılmakla suçladı. Dibeybe, görevi ancak seçilmiş bir hükümete teslim edeceğini söylüyor.

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, 23 Nisan'da yerel basına verdiği mülakatta Libya'da Başbakan Abdulhamid Dibeybe hükümetinin uluslararası meşruiyete sahip olduğunu, ülkesinin de uluslararası meşruiyetten yana olduğunu vurguladı.

Tebbun, Libya krizinin halk olmadan ve seçimlere gidilmeden çözülmesinin mümkün olmadığını belirtti.

Cezayir, genel olarak Arap ülkeleriyle herhangi bir anlaşmazlığı gündeme getirmemeye dikkat ediyor. Hatta Tebbun bu sebeple, Başbakan Dibeybe'nin Libya'daki seçim konusunu ele almak üzere dışişleri bakanları seviyesinde uluslararası bir konferansın düzenlenmesi teklifini kabul etmeyi de ağırdan alıyor ancak uluslararası meşruiyete sahip olan Dibeybe hükümetinin yanında yer aldıklarını açıkça dile getiriyor.

Öte yandan Cezayir, TM'ye Başağa'nın başbakan olarak seçilmesini tanınmayarak, belirli bir otoriteyi seçme meşruiyetine sadece halkın sahip olduğu yönünde net bir mesaj verdi.

- CEZAYİR KARARLI BİR ŞEKİLDE UMH'NİN VE SEÇİMLERİN YANINDA

Cezayir, Dibeybe hükümeti ile Akile Salih başkanlığındaki TM arasında patlak veren ve eski İçişleri Bakanı Fethi Başağa'ya TM tarafından mart ayında başbakanlık görevi verilmesiyle devam eden kriz konusunda hızlı ve net bir siyasi tutum ortaya koydu.

Hararetli tartışmaların ortasında Cumhurbaşkanı Tebbun'un Katar'ın 22 Şubat'ta ev sahipliği yaptığı Gaz İhraç Eden Ülkeler Forumu (GECF) Zirvesi sırasında Dibeybe ile görüşmesi, 7 Nisan'da Ulusal Birlik Hükümeti Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş'un Cezayir'de ağırlanması, yine 18 Nisan'da Dibeybe'nin üst düzey bir güvenlik heyeti eşliğinde Cezayir'e düzenlediği ziyaret, Libya'daki güç mücadelesinde Cezayir'in "Ulusal Birlik Hükümetinden başka bir meşru yönetim tanımadığı" yönündeki tutumunu gösteriyor.

Cezayir'in her zaman olduğu gibi "herkesle aynı mesafede bulunma" rolüyle yetinmek yerine, çatışmanın taraflarına ilişkin yorum yapmaya yönelik büyük bir adım attığı Cumhurbaşkanı'nın yerel basına verdiği mülakattaki ifadelerinde açıkça görüldüğü belirtiliyor.

Ayrıca Tebbun'un Libya krizinin halk olmadan ve seçimlere gidilmeden çözülmesinin mümkün olmadığını belirtmesi de TM'yi herhangi bir hükümete meşruiyet vermeye yetkili bir taraf olarak görmediklerinin açık bir işareti olarak değerlendiriliyor.

- CEZAYİR ARAP ÜLKELERİNİN TUTUMLARINI DİKKATLE DEĞERLENDİRİYOR

Başbakan Dibeybe, 18 Nisan'da gerçekleştirdiği Cezayir ziyaretinde, Cumhurbaşkanı Tebbun ile Libya'daki seçim konusunu ele almak üzere dışişleri bakanları seviyesinde uluslararası bir konferansın düzenlemesi noktasında bir istişare yaptığını belirtti.

Tebbun ise ülkesinin konferansa ev sahipliği yapma konusunda henüz karar vermediğini, başarısızlığa mahkum bir konferans düzenlemek istemediklerini, başarı ihtimalini araştırdıklarını ve buna dair emareler bulurlarsa tereddütsüz ev sahipliği yapacaklarını açıkladı.

"Arap ülkeleri arasında bölünmeye neden olacak bir konferansa girmeyeceğiz çünkü biz birlik için çalışıyoruz." ifadelerini kullanan Tebbun, Arap ülkelerinin tutumunu dikkate almalarının konferansa ev sahipliği yapma konusunda karar vermede ağırdan almalarının nedenleri arasında bulunduğuna işaret etti.

Cezayir ayrıca, ülkenin Fransız sömürgeciliğine karşı başlattığı Kurtuluş Devrimi adı verilen bağımsızlık mücadelesinin 68. yıl dönümü olan 1 Kasım'da Arap Birliği Zirvesi'ne ev sahipliği yapacak.

-"TEBBUN'UN AÇIKLAMALARI CEZAYİR'İN TM'YE KARŞI TUTUMUNDA NETLİK KAZANDIRDI"

AA muhabirine konuşan Libya uzmanı Cezayirli gazeteci Abdulkadir Dıreydi, Tebbun'un açıklamalarının, ülkenin doğusundaki gayrimeşru güçlerin lideri Halife Hafter'in siyasi kanadını temsil eden TM'ye karşı tutumunda oldukça netlik kazandırdığını belirtti.

Dıreydi ayrıca "Cumhurbaşkanı Tebbun bölgesel bir güç olarak Cezayir'in Libya'daki çözüm konusunda baypas edilemeyeceğini yineledi. Bu, uluslararası meşruiyet karşısında yer alanlara ve Libya'daki yönetimi çeşitli şekillerde kontrol altına alma arzusunda olanlara karşı açık bir mesajdı." dedi

Cezayirli gazeteci, Libya krizinin uzamasının nedenlerinden birinin de sözde Tobruk parlamentosunu tüm yönleriyle destekleyen tarafların, çözüm konusunda yeterli derecede adım atmamaları olduğunu sözlerine ekledi.

Hafter kanadının, 2016'da Cezayir'in kendisini tanıyabileceği değerli bir fırsatı kaçırdığına işaret eden Dıreydi, bu tanınmaya zemin hazırlayacak en önemli şeyin Hafter'in seçimlere gitmesi ve askeri üniformasını çıkarması olduğunu ancak bazı uluslararası tarafların rehberliğinde bu taahhütlerini yerine getirmediğini hatırlattı.

- ARAP ÜLKELERİ ARASINDA UZLAŞI SAĞLANMASI İÇİN ÇABA GÖSTERİLİYOR

Cezayir'deki Vurkla Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde görev yapan Prof. Dr. Mebruk Kahi, Cezayir'in kasım ayı başında ev sahipliği yapmaya hazırlandığı zirvenin sloganını "Arap Uzlaşısı" olarak belirlemesinin, ülkesinin Arap saflarının birlik ve beraberliği konusundaki hassasiyetini gösterdiğini kaydetti.

Kahi, Cumhurbaşkanı Tebbun'un açıklamalarını Libya krizinden güvenli bir şekilde çıkış yolu oluşturma ve Arapların bu dosyadaki ve derin anlaşmazlıklar olan diğer konulardaki tutumlarını uzlaştırma çabası olarak değerlendirdi.

Cezayir'in Dibeybe hükümetine bağlılığının, TM'nin atadığı hükümete ve arkasındaki partilere açık mesajlar verdiğini aktaran Kahi, şunları kaydetti:

"Cezayir'in tutumu, bir tarafa uzak diğer tarafa yakın olarak anlaşılmamalı. Cezayir'in tavrı bundan daha ziyade, uluslararası meşruiyete sahip, ana görevi seçimleri organize etmek olan tarafa destek olarak anlaşılmalıdır."