23 Nisan 2024 Salı / 15 Sevval 1445

Hindistan, Rusya-Ukrayna savaşında hassas denge gütmeye çalışıyor

Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş devam ederken Hindistan, bir tarafta ABD ve diğer Batılı ülkelerle ilişkilerini, diğer tarafta Rusya ile tarihsel derin ve stratejik bağlarını göz önünde bulundurarak adeta ince bir ip üzerinde politikasını oluşturmaya çalışıyor.

AA2 Mart 2022 Çarşamba 11:13 - Güncelleme:
Hindistan, Rusya-Ukrayna savaşında hassas denge gütmeye çalışıyor

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Rusya'nın Ukrayna'daki saldırılarını kınayan karar tasarısında Hindistan'ın çekimser kalması, Yeni Delhi'nin Moskova'dan hem büyük silah ithalatının hem de ABD, Rusya ve Çin'i içeren çatışmalarla ilgili konularda daha incelikli tutumunun bir sonucu olarak değerlendiriliyor.

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'ne (SIPRI) göre, 2016-2020 arasında Rusya'nın silah ihracatının yaklaşık yüzde 23'ü Hindistan'a gitti ve aynı dönemde Rusya'nın Hindistan'ın silah ithalatındaki payı yüzde 49 olarak gerçekleşti.

Uzmanlar, Yeni Delhi'nin, Rusya ile çeşitli konularda onlarca yıllık diplomatik iş birliği tarihini göz ardı etmesinin zor olduğunu belirtiyor.

Moskova, geçmişte tartışmalı Keşmir konusundaki BMGK kararlarını Hindistan lehine birçok kez veto etti. Bu kapsamda Hindistan'ın, Rusya'nın bu veto yetkisine güvendiği belirtiliyor.

Diğer taraftan Çin ile çeşitli sınır ihtilafları yaşayan Hindistan, Rusya'nın Pekin'in sınır konusundaki sert duruşunu değiştirmek için kaldıraç gücüne sahip olduğuna inanıyor.

- ÇİN VE PAKİSTAN ENDİŞESİ

Hindistan'ın Ukrayna-Rusya savaşındaki tutumu Yeni Delhi'nin komşuları Pakistan ve Çin ile çatışmalarında enerji, silah ve destek için "Moskova'ya güven" olarak nitelendiriliyor.

Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasına Çin'in Hindistan sınırlarında nasıl tepki vereceği Yeni Delhi'yi endişelendiren konular arasında yer alıyor.

Hindistan merkezli The Print'e konuşan kaynaklar, Çinlilerin Batılı güçlerin savaşta Ukrayna'nın yardımına gerçekten gelmediğini fark ettiğini belirterek, bu durumun Tayvan'ı birleştirme planları göz önüne alındığında Çinlileri "agresifleştireceğini" savunuyor.

Hindistan ise agresif bir Çin'in sınırdaki gerilimi artıracağını düşünüyor.

- ABD'NİN TUTUMU DEĞİŞEBİLİR

Hindistan'ın BMGK'de Rusya'nın Ukrayna'daki saldırılarını kınayan karar tasarısında çekimser kalma kararı Batı'da, Yeni Delhi'nin daha net bir duruş sergilemesi gerekip gerekmediğine dair soruları gündeme getirdi.

Rusya ile savunma iş birliği yapan ülkeleri ABD Hasımlarıyla Yaptırım Yoluyla Mücadele Yasası (CAATSA) kapsamındaki yaptırımlar üzerinden tehdit eden ABD yönetimi, Hindistan'a şimdiye kadar sessiz kaldı.

ABD'nin Çin'e karşı koymak amacıyla oluşturduğu Quad (dörtlü) savunma ittifakına Hindistan'ın katılması, son yıllarda Washington ile Yeni Delhi arasındaki ilişkilerin gelişmesinin işareti olarak değerlendiriliyor. Ancak ABD Başkanı Joe Biden, 25 Şubat'ta yaptığı açıklamada, Hindistan ile Ukrayna konusunda istişarelerde bulunacaklarını ve bu konuyu tam olarak çözmediklerini söyledi.

Hindistan'ın Rusya'ya karşı oylamalarda çekimser kalması ise ABD'nin Yeni Delhi'ye karşı S-400'ler konusunda sesini yükseltmesine yol açabilir.

- YAPTIRIMLAR HİNDİSTAN'IN İŞİNİ ZORLAŞTIRABİLİR

Ukrayna krizi derinleşirken, Hindistan için asıl sorunlardan biri de Rusya'ya karşı uluslararası yaptırımları nasıl yöneteceği meselesi.

Rusya'ya Fransa dahil diğer ülkelerden gelen yaptırımlar, Rusya Merkez Bankası'nın ve ülkenin önemli bankalarının SWIFT'ten çıkarılması konusu Hindistan'ın endişelerini artırıyor.

Hindistanlı üst düzey kaynaklar, yerel basına yaptığı açıklamada, bunun Hindistan'ın Rusya'ya yaptığı ödemeleri etkileyeceğini ve Hindistan'ın Rusya ile devam eden savunma projelerine diğer ülkelerin nasıl tepki vereceğini beklemek ve izlemek zorunda kalacağını belirtiyor.

- RUSYA İLE SİLAH ANLAŞMALARI

Hindistan, silah tedarik ettiği ülkelerin sayısını çeşitlendirme ve yerli savunma üretimini artırma kararı nedeniyle son yıllarda silah ithal ettiği ülkelerin sayısını artırdı. Hindistan'ın silah ithal ettiği ülkelerde Moskova'nın payının yüzde 70'ten yüzde 49'a düşmesine rağmen Rusya, Yeni Delhi'nin en büyük silah tedarikçisi olmaya devam ediyor. Hint ordusunda da Rus menşeli silah ve platformlarının payı önemli bir yekun oluşturuyor.

Hindistan basınındaki haberlere göre, Rusya, nükleer denizaltılar, uçak gemileri, tanklar, silahlar, savaş uçakları ve füzeler dahil olmak üzere Hindistan'ın zaman zaman ihtiyaç duyduğu en hassas ve önemli silah platformlarını Yeni Delhi'ye sağladı.

Hindistan, Aralık 2021'de, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Yeni Delhi'ye yaptığı ziyaretin ardından 5,4 milyar dolara mal olan S-400 hava savunma füze sistemlerinin teslimatlarını almaya başladığını duyurdu.

Putin'in gerçekleştirdiği Hindistan ziyareti kapsamında, iki ülke arasında 2031'e kadar askeri-teknik iş birliğini çerçeveleyen anlaşma da imzalandı.

S-400'lerin yanı sıra Hindistan ile Rusya arasındaki en büyük anlaşmalardan bir diğeri de nükleer denizaltıların kiralanması.

"Chakra III" adı verilecek denizaltının, en erken 2025'te Hindistan sularında olması ve en az 10 yıl Hindistan donanmasına hizmet etmesi öngörülüyor. Hindistan'ın genel savunma nükleer programında önemli bir unsur olan anlaşma 3 milyar dolara mal oldu. Rus denizaltıları, Hindistan'ın kendi balistik füze denizaltıları filosu için mürettebat yetiştirmek üzere kiralanıyor.

Aralık 2021'de Rus savunma sanayi şirketi Kalaşnikof ile 600 bin "AK-203" model otomatik tüfeğin Hindistan'da üretilmesi konusunda anlaşmada son noktaya gelindi.

İki ülke arasında devam eden bir diğer proje ise Hindistan için Rus yapımı iki fırkateyn projesi.

Hindistan'ın füze programında da Rusya'nın önemli yardımı bulunuyor. Yeni Delhi'nin yakında ihraç etmeye başlayacağı BrahMos füzesi, Rusya ile ortak geliştirildi.

Hindistan ayrıca Rusya'dan 18 adet Su-30 ve 21 adet MiG-29 savaş uçağı satın almayı, "Kamov Ka-226" hafif genel amaçlı helikopterlerin ortak üretilmesini ve hafif tankları satın almayı planlıyor.

Hindistan basınına konuşan kaynaklar, Rusya'ya yaptırımların Moskova ile müzakere aşamasındaki projeleri etkileyebileceğini ve teslim edilmesi beklenen projelerin büyük olasılıkla erteleneceğini belirtiyor.