19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Husilerin ''Yemen'in kalbi''ni ele geçirmesi meşru yönetimin başarısızlığından kaynaklanıyor

Yemen'deki İran destekli Husiler'in 'Yemen'in kalbi' olarak tanımlanan El-Beyda kentini ele geçirmesinin, Husi karşıtı kesimler arasındaki çekişmeler ile meşru yönetimin başarısızlığı ve Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonla aralarındaki koordinasyon eksikliğinden kaynaklandığı belirtiliyor.

AA25 Eylül 2021 Cumartesi 11:30 - Güncelleme:
Husilerin ''Yemen'in kalbi''ni ele geçirmesi meşru yönetimin başarısızlığından kaynaklanıyor

Yemen'deki İran destekli Husiler, bir süredir hükümet güçleriyle yaşanan çatışmalar sonrası önceki gün ülkenin orta kesiminde yer alan El-Beyda ilinin tamamını ele geçirdiklerini açıkladı.

Daha önce büyük bölümünü ele geçirdikleri kentte, meşru hükümetin elindeki son noktayı da alan Husiler, hükümet güçlerine büyük darbe vurdu.

Stratejik öneme sahip Beyda, öne çıkan konumu ve özellikleriyle Yemen'de çatışan taraflarca kontrol altına alınmak istenen önemli bölgeler arasında yer alıyor. 20 ilçeden oluşan kent, ülkenin kuzey ve güneyi ortasında bulunmasıyla "Yemen'in kalbi" olarak tanımlanıyor.

Kent, Ebyen, Lahic, Dali ve Şebve olmak üzere 4 güney, Marib, İb, Zamar ve Sana olan 4 kuzey şehre komşu olması sebebiyle büyük öneme sahip bulunuyor.

Beyda'da son dönemde Husiler ile hükümet güçleri arasında çatışmalar artmıştı. Bölgedeki askeri tırmanış Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg'in görevine resmi olarak başlamasının ardından yaşandı.

Beyda'daki çatışmalar, petrol kenti Marib'teki çatışmalarla eş zamanlı gerçekleşti. Husiler, ay içinde pek çok noktayı ele geçirerek, askeri anlamda ilerleme kaydetti. Ayrıca Husiler bir yandan da Suudi Arabistan'a bomba yüklü insansız hava araçları (İHA) ve balistik füzelerle saldırılarına devam ederek, savaşın durması için sarf edilen diplomatik çabaları da baltalamaya çalıştı.

- ORDUNUN GERİLEME SEBEPLERİ

Husilerin, Beyda kentini ele geçirmesi ve hükümet güçlerinin son dönemde çatışma bölgelerinde gerilemesinde Husilere karşı mücadele eden grupların kendi aralarındaki çekişmeler etkili oldu.

Yerel analistler, Husi karşıtı hükümet güçleri ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) destekli Güney Geçiş Konseyi (GGK) güçleri arasında yaşanan bölünme ve uyumsuzlukları, hatta bazen silahlı çatışmaya varan anlaşmazlıkları hükümet saflarındaki askeri gerilemenin sebebi olarak görüyor.

Yemen'in geçici başkenti Aden'i kontrol altına alan GGK ile aralarında gerginlik bulunan meşru hükümet, çalışmalarını Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'dan sürdürüyor. Husiler de bu durumdan kendi lehlerine istifade ediyor.

Bunun yanı sıra Husilerin ilerleyişinde hükümet ile Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon arasındaki koordinasyon ve uyum eksikliğinin de etkili olduğu düşünülüyor. Yemen'de koalisyon ile hükümet arasındaki koordinasyon ve iş birliğinin savaşın başladığı zamanlardaki düzeyde olmadığı ifade ediliyor.

- ASKERİ KOORDİNASYON EKSİKLİĞİ

Beyda kentine bağlı Nati ilçesi Belediye Başkanı Mesad es-Salahi, AA muhabirine, meşru ordunun kentte gerilemesinin hükümet ile ordu arasındaki askeri koordinasyon eksikliğinden kaynaklandığını söyledi.

Salahi, son dönemde meşru yönetime bağlı kurumlar arasındaki koordinasyon yoksunluğunun ve Husi karşıtı gruplar arasındaki anlaşmazlıklar ve çatışmaların Husilerin Beyda'da ilerleyişinin önünü açtığını dile getirdi.

"Husilerin ilerlemesi onların güçlü olduğu anlamına gelmiyor. Bu ilerleyiş meşru yönetim bünyesindeki anlaşmazlıktan kaynaklanıyor." diyen Salahi, Beyda'nın ele geçirilmesinin ardından çatışmaların hali hazırda Ebyen ve Şebve'ye doğru kaydığını anlattı.

Salahi, "Tüm Yemenli kesimler saflarını birleştirmeden Husiler karşısında askeri açıdan başarı elde etmek mümkün değil." ifadelerini kullandı.

Yemenli siyasi analist Yakup el-Atvani de meşru ordunun Beyda'daki mağlubiyetinin yalnızca orada meydana gelen savaşın doğasından kaynaklanmadığını, bunda hükmet güçlerinin 2019'dan bu yana devam eden gerileyişinin etkili olduğunu söyledi.

Atvani, Beyda'da yaşananların daha önce Sana'nın doğusundaki Nehem ilçesi ile 2020'de Husilerin kontrol altına aldığı Cevf'te meydana gelen mağlubiyetlerin uzantısı olduğunu ekledi.

Analist, "Husi karşıtı koalisyonun bileşenleri arasındaki düğümlü ilişkiler ile geçen yıllarda müdahale fırsatları olmasına rağmen savaşı kendi lehlerine sonlandırmada yavaş davranmaları, Husilerin savaşta ipleri eline almasına neden oldu." diye konuştu.

Atvani, meşru yönetim performansını iyileştirmedikçe ve Suudi Arabistan, savaşın Husilerin hezimete uğratılarak bitirilmesi konusunda ikna olmadıkça çatışmaların seyrinin meşru yönetim lehine olmayacağı değerlendirmesinde bulundu.