20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

İsrail'in Uluslararası Adalet Divanı'ndan çıkabilecek ''işgal kararı''nı reddedeceği belirtiliyor

Birleşmiş Milletlerin (BM), işgalle ilgili Uluslararası Adalet Divanından görüş istemesi sonrası İsrail'in, Filistinliler lehine çıkabilecek her kararı reddedeceği belirtiliyor.

AA2 Aralık 2022 Cuma 12:12 - Güncelleme:
İsrail'in Uluslararası Adalet Divanı'ndan çıkabilecek ''işgal kararı''nı reddedeceği belirtiliyor

Uluslararası yasalar ve İsrail kanunları konusunda araştırmalar yapan Filistinli Muhammed Dahle, Birleşmiş Milletlere (BM) bağlı komitenin, İsrail'in Filistin topraklarını işgaliyle ilgili Uluslararası Adalet Divanından (ICJ) görüş istemesi konusunda, AA muhabirine yaptığı açıklamada, buradan Filistinliler lehine karar çıkabileceği öngörüsünde bulundu.

İsrail'in uluslararası hukuk ve bu platformda yargılamaları kabul etmediğini ifade eden Dahle, "İsraillilerin uluslararası mahkemelerde yargılanması, İsrail için kırmızı çizgidir; bu onların korktukları ve her zaman reddettikleri bir şeydir."dedi.

BM'nin İsrail-Filistin meselesiyle ilgili ikinci kez ICJ'den görüş talep ettiğini aktaran Dahle, Adalet Divanının 2004 yılında işgal altındaki Batı Şeria'daki "Ayrım Duvarı'nın uluslararası yasalara aykırı olduğu" yönünde görüş bildirdiğini ve yıkılmasını talep ettiğini ancak İsrail'in kararı kabul etmediğini hatırlattı.

O dönem Filistin hukuk ekibinde yer alan Dahle, Ayrım Duvarı konusunun ardından bu meselenin de Divana götürülmesinin İsrail'i rahatsız ettiğini, söz konusu adımın, Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanmaları için bir hazırlık olma ihtimali bulunduğunu ifade etti.

Dahle, "İsrailliler için en rahatsız edici sahne, bir İsrailli yetkilinin veya askerin, Filistin halkına ve onların haklarına yönelik insan hakları ihlalleriyle ilgili İsrail mahkemeleri dışında yargılandığını görmektir." değerlendirmesinde bulundu.

- İSRAİLLİ LİDERLERİN YARGILANMASI

Uluslararası Adalet Divanının verdiği kararların hukuki öneme sahip olduğunu vurgulayan Dahle, "Ayrım Duvarı"na ilişkin hukuki görüşün "İsrail işgal tarihindeki en önemli hukuki belge" olduğunu kaydetti.

"Devam eden İsrail işgali, 20. yüzyılın en uzun süreli işgali. Mahkemenin (beklenen) kararı detaylı ve önemli olacak. Bu karar ayrıca Filistin topraklarının ilhakı ve Yahudi yerleşim birimleri inşası yönünde karar alanlar başta olmak üzere İsrail işgal liderleri için de soruşturma yolunu açacak." diyen Dahle, İsrail'in daha önce Ayrım Duvarı konusunda yaptığı gibi bu sefer de mahkemeyi boykot edeceği tahminini dile getirdi.

- FİLİSTİN LEHİNE KARAR BEKLENTİSİ

Mahkemenin ihtiyaç duyduğu belgeler ile verilerin BM'de; kurum ve organlarında bulunduğuna işaret eden Dahle, "Mahkemenin kararının çıkması uzun sürmeyecek ve karar Filistinlilerin lehine olacak." dedi.

Uluslararası hukuk ve sunulan belgelere göre hüküm vermesi beklenen 15 hakimli uluslararası mahkemenin farklı ülkelerdeki politikacılardan ve karar vericilerden çok daha tarafsız olacağını öngören Filistinli uzman Muhammed Dahle, "Bu bağlamda Filistin halkına ve Filistin meselesine hakkaniyetli davranan; gerçeklere ve uluslararası hukuka göre kararlar alan bu tür mahfillere yönelmek önemli." ifadesini kullandı.

- BM'NİN İSRAİL İŞGALİYLE İLGİLİ ICJ'DEN ACİLEN GÖRÜŞ TALEBİ

BM Genel Kurulu Özel Siyasi ve Dekolonizasyon Komitesi, 11 Kasım'da, 1967'deki savaştan bu yana İsrail'in faaliyetleri sonucunda Filistinlilerin kendi kaderini tayin etme hakkının reddedilmesinin yasal sonuçlarına ilişkin ICJ'den ivedilikle görüş talep edilen karar tasarısını oylamıştı.

Komitede yapılan oylamada, tasarı 17'ye karşı 98 oyla kabul edilirken 52 ülke çekimser oy kullanmıştı.

Tasarıda, "Kutsal Kudüs'ün demografik yapısını, niteliğini ve statüsünü değiştirmeyi amaçlayan önlemler dahil olmak üzere 1967'den bu yana Filistin topraklarının uzun süreli işgali, yerleşimi ile ilhakı ve ayrım yapan yasa ile önlemleri kabul etmesi" nedeniyle, İsrail'in Filistinlilerin kendi kaderini tayin etme hakkını ihlal ettiği belirtilmişti.

Komite tasarıda, İsrail'in politikaları ve uygulamalarının işgalin yasal statüsünü nasıl etkilediği ve bu statünün tüm devletler ile BM için yasal sonuçlarının ne olabileceğine dair görüş bildirilmesini talep etmişti.