25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Tayland'da Uluslararası Af Örgütünün ülkeden çıkarılması için dilekçe verildi

Tayland'da kraliyet yanlıları, Uluslararası Af Örgütünü ülkeden çıkarma kampanyalarını hızlandırarak bir milyondan fazla imzayla desteklendiğini savundukları dilekçeyi hükümet yetkililerine teslim etti.

AA17 Şubat 2022 Perşembe 14:58 - Güncelleme:
Tayland'da Uluslararası Af Örgütünün ülkeden çıkarılması için dilekçe verildi

Çoğunlukla monarşiyi simgeleyen sarı renk kıyafetler giymiş yaklaşık 200 protestocu, Bangkok'taki hükümet binasının karşısında toplandı.

Taleplerin yer aldığı zarflar, Çalışma Bakanlığı ve Milli Güvenlik Kurulu temsilcilerine teslim edildi. Grup daha sonra dilekçeyi İçişleri Bakanlığına sundu.

Aktivistler, kampanyalarını desteklemek için 1,2 milyon imza topladıklarını söyledi ancak bu rakam henüz doğrulanmadı.

Kampanyada aktif olan Başbakan Yardımcısı Seksakol Atthawong, protestoculara hitaben yaptığı konuşmada, "Tayland barış içinde yaşadı. Tayland normal yaşadı. Bu insanlar monarşiyi devirmek, ulusal güvenliği, ülkenin işleyişini ve normal Tayland yaşam biçimini yok etmek, ülkede kaos yaratmak isteyenlere destek olmak için gelene kadar normal yaşadı." dedi.

Protestocular arasında yer alan Chutima Liamthong, "Geçmişten bugüne yaptıklarını ilan etmek için buradayız. Onlardan memnun değiliz ve Başbakanımız Prayuth Chan-ocha'dan bu konuda harekete geçmesini isteyeceğiz." diye konuştu.

Uluslararası Af Örgütünün Tayland şubesi, görüşme talebini reddetti.

Uluslararası Af Örgütünden, e-postayla gönderilen bir bildiride, hükümetin kamu düzenini ve ulusal güvenliği koruma görevinin kabul edildiği belirtilerek "Yetkili makamlar bunu uluslararası insan hakları hukukuna uygun, orantılı ve hükümetin ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma hakları da dahil olmak üzere insan haklarına saygıyı sağlama ve kolaylaştırma yükümlülüklerini yerine getiren bir şekilde yapmalıdır." ifadelerine yer verilmişti.

Kraliyet yanlıları, Uluslararası Af Örgütünün ülkedeki reform çağrılarının yasa dışı olduğu ifade edilen bir mahkeme kararını eleştirdiği için ülkenin barış ve güvenliğine tehdit oluşturduğunu savunuyor.

- TAYLAND KRALI'NI ELEŞTİRENLERE YÖNELİK KANUN TARTIŞMALARA NEDEN OLDU

Tayland Kralı'nı ve monarşiyi eleştirenlere 15 yıla varan ağır hapis cezaları öngören ceza kanununun 112. maddesi ülkede tartışmalara neden oldu.

Taylandlı insan hakları avukatlarına göre, Kasım 2020'den bu yana 14'ü reşit olmayan en az 170 kişi yasaya istinaden suçlandı.

Eleştirmenler, bunun ifade özgürlüğünü tehdit ettiğini ve hükümete yönelik eleştirileri sindirmeyi amaçladığını vurguluyor.

Başkent Bangkok'ta yüzlerce kişi, 14 Kasım 2021'de Anayasa Mahkemesinin, protestocuların monarşi reformu talebinde bulunmasının hükümeti devirme girişimleriyle eşdeğer olduğuna dair kararına tepki göstererek sokaklara dökülmüştü.

Protestocular, 2016'da babasının ölümünün ardından tahta geçen Kral Maha Vajiralongkorn'un istikrarlı biçimde güç topladığını ve anayasal bir monarşi kuran 1932 devriminin tarihsel önemini küçümsediğini iddia etmişti.

- MONARŞİ REFORMU TALEBİ

İnsan hakları savunucusu Arnon Nampha liderliğinde 3 Ağustos 2020'de toplanan bir grup, ülke tarihinde ilk defa Tayland Kralını eleştirerek monarşide reform talep etmişti.

Monarşiyi eleştiren protestolar büyüyerek devam etmiş ve 10 Ağustos 2020'de Bangkok'taki Thammasat Üniversitesinde okuyan bir grup öğrenci, Tayland Kralını eleştirenlere hapis cezası veren "Kral'a ihanet yasasının" kaldırılması talebinde bulunmuştu. Üniversite öğrencilerinin protestosundan 6 gün sonra yaklaşık 10 bin kişilik bir grup, Bangkok'taki Demokrasi Anıtı etrafında toplanarak "monarşi reformu" çağrısını sürdürmüştü.

Ülkede mahkeme, 1 Haziran'da, hükümet karşıtı protestolar nedeniyle gözaltına alınan ve "Krala ihanet" yasasını ihlalle suçlanarak tutuklu yargılanan Arnon Nampha ve Panupong Jadnok'un kefaletle salıverilmesine hükmetmişti.

Siyasette askeri vesayet ve monarşinin baskılarına karşı çıkan farklı muhalif gruplar, kendi oluşturduğu anayasal değişiklikler sayesinde iktidarını sürdüren askeri cunta hükümetinin istifasını, adil seçimler için anayasada reform yapılmasını ve monarşinin dokunulmazlığının kaldırılarak hukukun üstünlüğüne tabi kılınmasını talep ediyor.