NYT'nin haberine göre, ABD Adalet Bakanlığından gazeteye gönderilen tebligatta, savcıların 2020'de yürütülen bir soruşturma kapsamında NYT muhabirleri Matt Apuzzo, Adam Goldman, Eric Lichtblau ve Michael S. Schmidt'in 14 Ocak-30 Nisan 2017 tarihlerinde yaptıkları görüşme ve yazışmalara ilişkin kayıtları mahkeme kararıyla toplattığı bildirildi.
Tebligatta, savcıların telefon görüşmelerinin tüm içeriğini, e-posta yazışmalarının ise yalnızca üst verilerini incelediği, kayıtların bakanlık arşivinde tutulmadığı belirtildi.
Kayıtların, 2020'de yürütülen bir sızıntı soruşturmasıyla bağlantılı olarak incelendiği ifade edilirken soruşturmanın konusu hakkında bilgi verilmedi.
NYT Baş Editörü Dean Baquet, yaptığı açıklamada, Trump yönetiminin davranışı kınayarak "Gazetecilerin telefon kayıtlarının ele geçirilmesi basın özgürlüğünün temelini aşındırıyor. Bu, kamunun hükümetin eylemlerine ilişkin bilgi edinme hakkını yerine getirmek için bel bağladığımız haber kaynaklarını susturmaya yönelik bir tehdittir." dedi.
ABD Başkanı Joe Biden'ın, geçen ay yaptığı açıklamada, özgür basına yönelik bu türden müdahalelerin kendi döneminde tolere edilmeyeceğini vurguladığını anımsatan Baquet, "Adalet Bakanlığından bu tedbire neden gerek duyulduğu ve ileride bir daha olmamasını önlemek için ne gibi önlemlerin alındığını açıklamasını bekliyoruz." ifadesini kullandı.
Soruşturmada adı geçen dört NYT muhabiri, 22 Nisan 2017'de, dönemin FBI direktörü James B. Comey'in 2016 Başkanlık seçimlerine yönelik yürüttüğü soruşturmayla ilgili ortak bir habere imza atmıştı.
Comey'nin Haziran 2016'da eski Dışişleri Bakanı ve Demokrat Partinin 2016 başkanlık seçimlerindeki adayı Hillary Clinton'ın bakanlığı döneminde görevi kapsamındaki yazışmaları özel bir e-posta sunucundan yapması nedeniyle yargılanmasını tavsiye etmesini konu alan haberde, Rusların Hollanda istihbaratı için çalışan bilgisayar korsanlarından ele geçirdiği gizli bir belgeden söz edilmişti.
Demokrat Partili bir danışmanın hazırladığı bilgi notu niteliğindeki belgede, dönemin Başsavcısı Loretta Lynch'in, "Clinton soruşturmasının ilerletilmesine müsaade etmeyeceğine inandıkları" ifadesinin yer aldığı iddia edilmişti.
Sızıntı soruşturmasının, söz konusu belgeye ilişkin bilginin kaynağına ulaşmak için yürütüldüğü düşünülüyor.
Trump yönetiminin 2020'de yürütülen sızıntı soruşturmaları kapsamında ayrıca CNN televizyonu ve Washington Post gazetesi muhabirlerinin de telefon ve e-posta kayıtlarını topladığı ortaya çıkmıştı.