11 Eylül'den 20 Yıl Sonra Guantanamo'daki 39 kişi hala tutuklu ve hala yargılanmayı bekliyor...
3 bin insanın öldüğü 11 Eylül saldırısından sonra ABD, Taliban'ı Usame bin Ladin ve El Kaide eğitim kamplarına sığınmakla suçladı ve hemen Afganistan'ı işgal ederek Kabil'i ele geçirdi. Hemen ardından Batı yanlısı bir hükümet kurdu.
ABD, Doğu Afganistan'daki Tora Bora mağaralarında saklandığı iddia edilen Bin Ladin'i yakalayamadı, ancak, El Kaide üyesi olduğundan şüphelenilen 779 kişiyi yakaladı.
Söz konusu şüphelilerden bazıları Afganistan'da, diğerleri kuzey Pakistan'da veya daha uzak ülkelerde yakalandı. ABD her kişi için ihbar edenlere 5.000 ABD doları verdi.
Beyaz Saray, yakaladığı kişilerin Washington'da avukatlara erişim hakkına ve diğer temel insan haklarına sahip olacaklarını düşünerek, ABD'ye getirmek istemedi.
Bunun yerine, tutukluları Mısır, Fas ve Polonya gibi dost ülkelerdeki çeşitli gizli tesislerde çeşitli işkencelerden geçirdi.
2002'deki gizli bir Adalet Bakanlığı notu, onayladığı birkaç sözde "gelişmiş sorgulama tekniği" listeledi. Bunların arasında uykusuz bırakma, tokatlama, ayakta tutma, hapsedilenin hücresine böcekler ve içinde bir bez parçasının tutulduğu su tahtası ve CIA'in meşhur havlu yöntemi yer alıyordu.
Tutuklulardan biri olan İbn el-Şeyh el-Libi, Mısır'da gördüğü işkencelerden sonra, kendisini esir alan Saddam Hüseyin'in El Kaide ile iş birliği içinde olduğunu söyledi.
Bu sözde "istihbarat", ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell tarafından BM'ye yaptığı bir konuşmada, Irak işgalini haklı çıkarmak için kullanıldı.
Daha sonra neden yalan söylediği sorulduğunda, al-Libi'nin kendisini kaçıranlara sadece işkenceyi durduracaklarını bildiği için söyletildiğini belirtti.
2002 baharında Pentagon, 1898'de İspanya-Amerika Savaşı'nı sona erdiren anlaşmanın bir parçası olarak, Küba'da ABD topraklarının küçük bir şeridi olan Guantanamo Körfezi'nde bir gözaltı kampı olan Camp Delta'yı inşa etti.
Bush yönetimi, tutukluları ABD yasalarına tabi olmayacak özel askeri komisyonlarda yargılayacağını söyledi.
2006'da ABD Yüksek Mahkemesi bu askeri komisyonların yasadışı olduğunu söyledi, ancak Bush yönetimi bunlara izin veren yasaları zorlayarak karşılık verdi.
Bush yönetimi sonunda 532 tutukluyu serbest bıraktı ve Ocak 2009'da Beyaz Saray'a girerken Guantanamo'yu kapatacağına söz veren Obama 197 kişiyi daha serbest bıraktı.
Serbest bırakılan tutukluların çoğu kendi ülkelerine geri gönderildi. Örneğin Moazzam Begg ve Feroz Abbasi, ikisi de İngiltere'ye geri gönderildi ve hiçbir suçla suçlanmadı. Tutukluların sadece küçük bir kısmı ABD'de yargılandı.
ABD'de "Yüksek değerli tutuklu" olarak adlandırılan 14 kişiden biri olan Ahmed Ghailani, New York City federal mahkemesinde yargılandı ve 1998'de Tanzanya'daki ABD büyükelçiliğini bombalamaktan suçlu bulunduktan sonra Colorado'daki bir yüksek güvenlikli hapishaneye sevk edildi.
Dört yıllık görev süresinde Guantanamo'dan bir tutukluyu serbest bırakan Başkan Trump, onu açık tutmak için bir yürütme emri imzaladı ve Pentagon'a askeri gözaltı politikasını "yeniden incelemesini" emretti.
9 Eylül 2021 itibariyle Guantanamo'da hala 39 tutuklu bulunuyor.
Bunlar arasında 2003 yılında Ravalpindi'de Pakistan polisi tarafından yakalanan ve 11 Eylül komplosunun beyni olduğundan şüphelenilen Halid Şeyh Muhammed de var.
2011'de Jason Wright, Halid Şeyh Muhammed'in askeri kamu savunucusu olarak işe alındı ve Netflix'in Dönüm Noktası belgeseline müvekkilinin 183 kez su işkencesine ve 180 saat uykusuzluğa maruz kaldığını söyledi.
Şimdi 57 yaşında olan Muhammed, bu yıl Kasım ayında yargılanacak ve askeri komisyon tarafından suçlu bulunursa ölüm cezasına çarptırılacak. İlginç bir şekilde, temmuz ayında davaya bakan başsavcı istifa etti.
Aynı zamanda Guantanamo tutuklusu olan Valid bin Attash, Ammar al-Baluchi, Mustafa al Hawsawi ve Ramzi bin al-Shibh olmak üzere dört sanık daha var.
Hepsi, 11 Eylül planını hazırlayan El Kaide grubunun bir parçası olmakla suçlanıyor ve el-Shibh'in, iddiaya göre 11 Eylül saldırında uçaklardan birini İkiz Kuleler'e yönlendiren korsan Muhammed Atta'nın yakın bir arkadaşı ve sözde Hamburg hücresinin önemli bir üyesi olduğu iddia ediliyor.
2012'de bir savunma anlaşması yapan Majid Khan'ın 11 Eylül davasında önemli bir savcılık tanığı olması bekleniyor. Anlaşma kapsamında 2003 yılında Pakistan'da gözaltına alınan Khan, gelecek yıl serbest bırakılacak.
Diğer 33 tutukludan bazıları serbest bırakılırken, diğerleri "süresiz gözaltı" ile karşı karşıya kaldı.
Joe Biden, Mayıs 2021'de Yemenli Abdul Rahim Muhammed ve Pakistanlı Saifullah Paracha ve Abdul Rahim Ghulam Rabbani'nin, serbest bırakılmasını önerdi. Camp Delta'nın İnceleme Kurulu, diğer bir tutuklu Abdu Ali Sharqavi'nin serbest bıkarılması için öneride bulundu.
Listedeki diğer iki büyük isim ise Abu Faraj al-Libi ve Abu Zubaydah.
50 yaşındaki El Libi'nin 2003 ve 2005 yılları arasında El Kaide'nin üçüncü komutanı olduğu iddia ediliyor. Davası için herhangi bir tarih belirlenmedi.
1971'de Riyad'da Filistinli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Ebu Zübeyde'nin CIA tarafından Bin Ladin'in en üst düzey teğmenlerinden biri olduğu söyleniyor, ancak şu anda muhtemelen işkence sonucu akıl sağlığını yitirdiği belirtiliyor. Serbest bırakılması veya yargılanması pek olası değil.