İstanbul Ticaret Üniversitesi (İTİCÜ) ile Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü (UNCTAD)'nün organize ettiği 'Gelişmekte Olan Ekonomilerde Kriz Sonrası Finans, Ticaret ve Yatırım: Sürdürülebilir Büyüme Modelleri ve Yaratıcı Endüstrilerin Rolü' konulu toplantının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Yazıcı, kaçak telefonlara dair denetimi 60 görevli tarafından yapıldığını aktardı. Yazıcı, bu minvalde Doğubank'ta bulunan bütün dükkanlara bakıldığını kaydederken, 'Vergisi ödenmemiş, ithalatı yapılmamış şu ya da bu şekilde getirilmişse piyasaya satılan ürün var mı, o denetleniyor. Sonuçları henüz almadım, tahminim akşam bildirilir.' dedi.
Kırtasiye ürünlerine dair denetimlerle ilgili sorulara karşılık da Yazıcı, daha eğitim ve öğretim sezonu başlamadan piyasada çocukların kullanacağı materyalleri incelediklerini açıkladı. Yazıcı, şöyle devam etti:
'Kullanım bakımından, sıhhat bakımından, ihtiva ettiği unsurlar bakımından sağlığa zararlı mı değil mi diye elde ettiğimiz verileri ilgili kurumlarla paylaştık. Onu ithal eden ve üreten firmalar nezdinde gerekli belirlemeler yapıldı, bunların bir kısmı piyasadan toplandı. Şu an biz o ilanlarla bilirkte geçen sene yapılanların tamamını şu an internet sitemize koyduk. Sitemize girerseniz, hangi ürünlere denetim yaptığımızı görürsünüz. O ürünleri ithal eden veya üretenlerle ilgili, bu denetim sonucuna uygun olarak yargısal prosese geçilmiştir. Yoksa herhangi bir insanın faaliyeti ile ilgili olarak yargısal aşamalar bitmeden onu kamuoyunda teşhir etmemiz, kamuoyu ile paylaşmamız söz konusu değil. Bu duyurular, ilanlar mevzuata göre yapıldı. Sitemizde de yer alıyor. Herkes mevzuata uyacak. Bizim ürünlerimizde şunlar şunlar çıkmıştır kamuoyuna duyurulur şeklinde ilan verenlere de teşekkür ediyorum. Tüketicilerimizin giderek bilinçlerinin arttığını görmekten de mutluluk duyuyuyorum. Biz bu sene de denetim yaptık ama ben onların sonucunu oransal olarak paylaştım. Sıhhate zararlı ürünleri üreten ya da ithal edenlerle ilgili prosedür devam ediyor. Geçen seneye göre önemli ölçüde azalma var. Hatta giysilerde herhangi bir zararlı unsura da rastlanmadı.'
Yazıcı Yemen'e gemi ile giden bisküvi kutuları içinde bulunan silahlar için başlatılan soruşturma ile ilgili sorulara da şu cevabı verdi:
"Soruşturma devam ediyor. Bu ihracatı yapan firmanın kusurlu olup olmaması ayrı bir şey, gümrükte bulunan görevlilerin yapmaları gerektiği halde yapmadıkları hususlar da inceleniyor. Hem Yemen makamları ile hem de söz konusu geminin vardığı ülkelerin gümrük idareleri ile temastayız. Yani olay nedir, ne eğildir diye tamamen açığa çıkacak. Biz ihracatta kontrolleri asgari tutarız. Sattığı ürünü neden sattığı... Bunlar detaylı. Bir ihbar gelmedikçe, bir risk değerlendirmesi sonucu kırmızı hat uygulaması olmadıkça çok fazla fiziki arama yapmayız. Dahili işleme rejimi kapsamında üretilip ihraç edilenlere çok kapsamlı bakarız. Çünkü orada ihracat kapaması var, KDV iadesi var. Ama bunun dışındaki ihracat işlemlerinde aramalarımız çok alt düzeydedir. Buna bir kırmızı hat sinyali verilmiş, görevlendirilen memur bir arama yapmak durumunda. Ama x ray cihazından geçirecek bir bulguya erişememiş. Denetim elemanlarımız konuyu araştırıp bize bildirecek. Kırmızı hat uygulamasını merkezdeki Risk Yönetimi Kontrol Genel Müdürlüğü denetler. Orada durup dururken bu risklidir, kırmızı hata alayım diyemez. Niye riske düşmüş. Çünkü o firma mayıs ayında kurulmuş, 2 beyanname ile av tüfeği aparatları ihracatı yapmış. Şimdi de bisküvi yapıyor. Bunu yaparken dikkat çekmiş ve o yüzden kırmızı hat sinyali vermiş. Konteynırın tamamını değil, belli yerlerindeki kolilere denetim yapmış ve bir bulguya erişmemiş.'
Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nun ifadesine başvuracağına işaret edilmesine karşılık da Bakan Yazıcı, 'O dönem ben başbakanın avukatlığını, hukuk müşavirliğini yaptım. Sanırım o dosyanın açılması, o dosya süreci, yargıtay süreci, infaz aşaması gibi, o çerçevede benim bilgime başvuracaklar. Ama onun ötesinde de başka bilgilerim var. Onu komisyonla paylaşacağım." ifadelerini kullandı.