14 Aralık 2024 Cumartesi / 13 CemaziyelAhir 1446

Erdoğan: Benim kavgam ülkeye ve milletine düşmanlık edenlerle

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin en büyük rüzgar enerji santralinin açılışında yaptığı konuşmasında, 'Benim kavgam ülkeye ve milletine düşmanlık edenlerledir' dedi. Erdoğan ayrıca ' İşimiz batıdaki ekonomik analiz yapan çevrelere kalsa yağmurlu havada bir bardak su vermezler' diye konuştu.

30 Ocak 2015 Cuma 07:00 - Güncelleme:

 
  Kırşehir'in Mucur ilçesinde Polat Enerji tarafından kurulan 150 megavat gücündeki Türkiye'nin en büyük rüzgar enerji santralinin açılışını yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Santral kendi alanında ülkemizin en büyük enerji santrallerinden birisi. 285 milyon dolarlık yatırım ile ülkemize kazandıran sayın Adnan Polat beyin şahsında ortakları ile birlikte Polat Enerji şirketini tebrik ediyorum" diyerek şu şekilde konuştu:
 
  "Türkiye geliştikçe, büyüdükçe üretimi arttıkça refah seviyesi yükseldikçe enerji talebi, enerji yatırımı ihtiyacı sürekli artıyor. Bir ülkenin refah düzeyi nedir diye baktığınız zaman. O ülkenin enerji tüketimine bakılır. Enerji tüketimi fazlaysa refah düzeyi de fazladır. Bugün Türkiye 12 yıl öncesine göre iki kat fazla enerji tüketiyor. 120 milyar dolarlık yeni enerji yatırımına ihtiyacımız var. Enerjide dışa bağımlılığımızı azaltmamız stratejik bakımdan hayati öneme sahip. Devreye giren her enerji tesisi bizim için altın kıymetinde. Bununla birlikte doğalgaz ve petrol yerine kömüre dayalı termik santraller ve diğer kaynakları ikame etmenin çabası içindeyiz.
 
  Siz bakmayın batıdaki çevreci akımların kömürü kötülediklerine. ABD gibi gelişmiş ülkelerde birinci sırada kömür var. Nükleer enerjiyi en çok kullanan yine gelişmiş ülkelerdir. Türkiye’ye gelince herkesin çevrecilik damarı kabarıyor. Burada dert çevrecilik hassasiyeti değil, Türkiye’nin gelişmesini büyümesini engellemek. En büyük çevreci biziz. Son 12 yılda bu alanda ortaya konulan performansı hiçbir iktidar ortaya koyamamıştır. Ülkemizdeki yenilenebilir enerji kaynaklarının tamamını seferber etmiş durumdayız. Örneğin rüzgar enerji santralleri ile Türkiye bizim dönemimizde tanıştı. Türkiye’nin hedeflediğimiz şekilde büyümesi sadece bu kaynaklarla gerçekleştirmesi mümkün değil. Bunların yanında kömür ve nükleer enerjiyi de kullanacağız Sinop ve Akkuyu ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Elbette tahrip etmeden çevreyi bozmadan bunu yapacağız. Ne çevreciliğin kalkınmamızı engellemek için silah olarak kullanılmasına izin vereceğiz. Şu 12 yılda bizim Türkiye genelinde diktiğimiz ağaç ve fidan miktarı 3.5 milyar. Bunların yaklaşık 600 milyonu yetişmiş ağaçlardır. Diğerleri fidandır. Süratle bunu dikmeye devam ediyoruz. Dengeli sürdürülebilir bir kalkınma anlayışı ile ülkemizi 2023 hedefine ulaştırmakta kararlıyız. Enerji yatırımlarında önceliği özel sektöre veriyoruz. Özel sektörümüzü bu alanda yatırım yapmaya teşvik ediyoruz ve yine edeceğiz. Yenilenebilir enerji yatırımları için çok daha özendirici teşvikler veriyoruz. 
  Su Akar Türk Bakar derlerdi. Şimdi Su akar Türk yapar diyorlar. Bir taraftan barajlar ve hidroelektrik santralleri ile enerjimizi elde ediyoruz. Aksi halde durum bizim için felaket olabilirdi. Bu dikili olan rüzgar enerji santrallerinin kanatları döndükçe buraya farklı bir hava veriyor. Yurt dışında bunları geçmişte gördüğümüz zaman bizim ülkemizde niye yok diye bakardık. 
 
  Biz geldik, siyasi hayatımın en etkin döneminde tümüyle doğalgazı götürdük. Herkes huzurlu bir şekilde evlerinde otursun diye. Bizim insanca yaşamak hakkımız değil mi? Bunları yapalım. 780 bin kilometrekarelik vatan toprağı üzerinde bunu sağlamak siyasilerin görevidir. Hamd olsun bu adımlar atıldı ve RES’lerle yenilenebilir enerjide bir çevrecilik dersini veriyoruz. 
 
  Büyüyen güçlenen Türkiye zorlukları aşarak hedeflerine ulaşacaktır. Bildiğiniz gibi 17-25 aralık darbe teşebbüsünün hedeflerinden birisi de ekonomiydi. Enerji bakanımız olmak üzere bu alanda görev yapan kamu personeli de hedefler arasındaydı. Biz buradaki asıl amacı biliyoruz. Amaç Türkiye’yi ekonomik olarak çökertmekti. Türkiye’yi geçmişte yaptıkları gibi faiz lobisine Türkiye’yi esir etmekti. 
 
YAĞMURLU HAVADA BİR BARDAK SU VERMEZLER
 
  Toplanan vergilerin tamamının tek başına faiz ödemelerini karşılayamadığı dönemleri yaşadık Türkiye’de biz ülkemize o günleri bir daha asla yaşatmamakta kararlıyız Merkez bankasının uyguladığı faiz oranlarına itirazlarımı dile getiriyorum. Bu ülkede her faize giden kuruş bu milletin hakkıdır. Bu kaynak aynen burada olduğu gibi yatırıma, üretime, istihdama dönüşecek. ‘Yatırım notumuz zarar görür’ diyorlar. İşimiz batıdaki ekonomik analiz yapan çevrelere kalsa yağmurlu havada bir bardak su vermezler. Ekonomik potansiyeli bizimle mukayese bile edilemeyecek ülkeler allanıp pullanırken Türkiye kriz ülkesi olarak gösteriliyor. Hepsi yalan. Bizim bunların hiçbirine eyvallahımız olmadı olmayacak. Onlara rağmen büyüdük ve güçlendik. Bunu kendi içimizdeki bir takım kuruluşlarımıza hala anlatamadık. 
 
  Türkiye’de geçtiğimiz 12 yılda pek çok şey nasıl düzeldiyse bu mesele de inşallah makul bir seviyeye gelecek ve oturacak. Türkiye’yi siyasi ve ekonomik olarak çökertmek isteyen üst aklın kuklaları da yerine oturup kalacak.
  Paralel yapı başta olmak üzere demokrasimize kast edenlere karşı mücadelemiz sonuna kadar sürecek. Biz ülkemize yatırım yapan herkesin yanındayız. Benim kavgam bu ülkeye düşmanlık edenlerle, öfkem ülkesine ve milletine düşmanlık edenlere karşıdır. Bu ülkeye hizmet eden herkese gönlüm de kapım da sonuna kadar açıktır.
  Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Büyüyen Türkiyenin küçülen enerjisi olmaz. Türkiye'nin ekonomik büyümesinden daha yukarılarda büyüyerek buraya geldik. Tüm katılımcılarla beraber Kırşehir çok önemli enerji yatırımları kazandı. Türkiye'nin vazgeçilmez yenilenebilir enerji kaynaklarından en nadide olanlarından biridir. Büyümemiz ve gelişmemiz devam edecek. Engeller tabii ki olacak. Her birisi makul noktalarda değil. Biz samimi çevrecileri istisna tutarak mücadelemize devam edeceğiz. Türkiye'deki oluşan güçlü siyasi yapı ile birlikte büyüme ve gelişme devam edecek" diye konuştu.
 
  Polat Enerji tarafından kurulan ve temelleri 2012 yılında atılan rüzgar enerji santrali Geycek'te 70 adet rüzgar tribünü yer alıyor. yılda ortalama 400 milyon kilovatsaat elektrik üretecek olan santral, 150 bin kişinin elektrik ihtiyacını karşılayacak.