Proje kapsamında Saros Körfezi'nin iç kuzey doğu konumunda Sazlıdere mevkiinde, denizde; FSRU gemilerinin bağlanabileceği iskele yapısı, römorkör, palamar ve pilot botlarının yanaşacağı mendirek, iskelenin kıyıya bağlantı noktasında yer alacak kontrol binası yapılacaktır. Karada ise ölçüm istasyonu ve yaklaşık 17 km'lik kara boru hattı inşa edilecektir.
Proje alanı, Edirne şehir merkezinin yaklaşık 115 km güneyinde Keşan ilçe merkezinin yaklaşık 24 km yine güneyinde yer almaktadır. Proje alanının yakın çevresinde, yaklaşık 3,5 km kuzeydoğusunda Sazlıdere Köyü ve yaklaşık 4 km kuzeybatısında Gökçetepe Köyü yer almaktadır.
Saros FSRU Projesi ile ülkemizin doğal gaza dayalı enerji üretim ve sanayi tesislerinin yoğun olduğu, aynı zamanda konut doğal gaz tüketiminin en fazla olduğu noktalara yakın, Marmara Bölgesi'nin Trakya kesiminde, doğal gaz iletim sistemine önemli bir destek, yeni bir giriş noktası oluşturulacaktır.
Tesisin işletme aşamasında iskeleye yanaşacak FSRU gemilerinden yalnızca doğal gaz transferi yapılacaktır. İskele petrol ve beyaz ürün transferinde kullanılmayacaktır.
Proje, Çanakkale ve İstanbul Boğazlarındaki yoğun gemi trafiğinden kaynaklanan "kısıntı/kesinti" ihtimalini ortadan kaldıracaktır. Saros FSRU Projesinin yapımına ivedilikle başlanması, öncelikle ülkemizin doğal gaz tüketiminin en fazla olduğu nüfus ve sanayi yoğun bölgelerinin olağan ve olağanüstü hallerdeki tüketimlerinin öncelikle karşılanması ile Balkanlar ve dünya doğal gaz ticaretinde daha etkin bir ülke konumuna gelerek, gaz iletimi ve ticaret merkezi olma hedefine bir adım daha yaklaşmasını sağlayacaktır.
SAROS FSRU PROJESİ PROJE ALANI SEÇİMİ SÜRECİ
Proje alanı, Saros Körfezi özel çevre koruma bölgesine yaklaşık 3 km, Gökçetepe Tabiat Parkı'na yaklaşık 3.4 km, Mecidiye Göleti içme suyu mutlak koruma alanına yaklaşık 6 km mesafede en uygun lokasyonda bulunmaktadır.
Tesis için yer seçimi yapılırken sahil turizmine açık olmayan, turizmin zarar görmeyeceği ve eğimin yüksek olduğu en uygun alan tercih edilmiştir.
Araştırma bulguları bağlamında, doğal gaz boru hattı güzergâhının belirlenme süreci, çevreye duyarlı bir perspektifle, bilimsel ve teknik yaklaşımlarla yürütülmüş, sosyoekonomik fayda, ulusal ve uluslararası mevzuat ve standartlar gözetilerek proje yapılandırılmıştır.
Doğal gaz boru hattı güzergâhına dair 38 genel müdürlük düzeyinde ve 30 yerel idare düzeyinde olmak üzere toplam 68 kamu kurum ve kuruluşunun görüş, proje, öneri ve izni alınmıştır. Kurumların tamamı mevzuatları, koruma alanları, tesisleri ve projeleri bakımından projenin uygun olduğuna dair olumlu görüş bildirmişlerdir.
GÜZERGÂHIN KESİNLEŞTİRİLMESİ SÜRECİNDE;
· Evleviyetle minimum çevresel etkinin gözetilmesi,
· Diri faylar ve sismik aktivitesi olan bölgeler (deprem bölgeleri) dışında olması,
· Jeolojik-jeomorfolojik yapısı uygun olmayan alanlar (boru inşaatına uygun olmayan zeminler, kütle hareketleri, erozyon, karstik alanlar vb.) dışında olması,
· İnşa edilebilirliğe uygun ve yapım güçlüğünün minimize edilebileceği bölgelerin seçilmesi,
· Birinci sınıf tarım arazilerinden kaçınılması,
· Özellikle meyve bahçesi, üzüm bağları vb. tarım alanlarından geçişlere dikkat edilerek yıllara sâri uzun erimli tarım alanları üzerindeki etkinin minimize edilmesi,
· Arkeolojik nitelikteki sahaların dışında olması,
· Güvenlik riski yüksek bölgelerin dışında olması,
· Ekolojik bakımdan önemli sahaların dışında olması,
· Güzergâh boyunca dere, karayolu, demiryolu gibi özel geçişlere dikkat edilmesi,
· Milli parklar, tabiat parkları, tescilli sit ve doğal alanlar dışında olması,
· Göl ve göletlerin koruma alanlarının, su havzaları ve sulak alanların dışında olması,
· Maden sahaları ve taş ocakları dışında olması,
· Orman alanları ve orman ağaçlandırma sahaları dışında olması hususları
dikkate alınarak proje tasarımı yapılmıştır.
SAROS FSRU PROJESİ KAPSAMINDA TARIM VE ORMAN ALANLARI
· Proje sahası, Edirne Tarım ve Orman İl Müdürlüğü teknik personeli tarafından sahada parsel bazında incelenmiş, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamında hazırlanan "Toprak Koruma Projesi" Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından onanmıştır. Yalnızca bir mera parselinden geçiş yapılan boru hattı güzergâhına dair Tarım Dışı Kullanım İzni alınmıştır. Boru hattının geçtiği tarımsal nitelikteki arazilerde irtifak hakkı tesis edilmiştir. Devam eden yapım sürecinde güzergâh koridorundaki nebati tarım toprağı sıyrılarak, inşaat koridorunun hemen kenarında depolanmakta olup yapım akabinde yeniden yerine serilecektir.
· Boru hattının tamamlanmasının ardından arazi sahipleri tarafından yeniden mevsimsel tarım yapılabilecektir. Ayrıca ağaç tarımcılığı yürütülen kapalı bahçelerden boru hattının geçirilmemesine özen gösterilmiştir.
· Orman alanlarında boru hattı geçişi, 6381 Sayılı Orman Kanununun 17. Maddesi ve uygulama yönetmeliği çerçevesinde yapılmıştır. Güzergâh kesinleştirilirken orman yangın önleme şeritleri ve kadastro yolları kullanılmıştır. Orman Genel Müdürlüğüne ilgili mevzuat kapsamında sunulan Orman Geçişi İzin Dosyaları ilgili diğer kurum ve kuruluşların da görüşleri çerçevesinde uygun bulunarak onanmıştır.
· Güzergâhın belirlenme sürecinde ormanlık alanlardan geçilmesinin zorunlu olması halinde, ağaç zayiatının minimize edilebilmesi için 2016 yılında meydana gelen yangın sonrası oluşan ağaçsız alanlar özellikle tercih edilmiştir.
PROJE GÜZERGÂHINDA FAY HATTI
Söz konusu proje, fay hattına yaklaşık 8 km uzaklıkta bulunup yaklaşık 9.0 şiddetindeki bir deprem dikkate alınarak tasarım yapılmıştır. Söz konusu iskele, Kıyı ve Liman Yapıları, Demiryolları, Hava Meydanları İnşaatlarına İlişkin Deprem Teknik Yönetmeliğe uygun olarak depreme dayanıklı dizayn edilmiş olup ÇED raporunda duyarlı yöreler ve fay hattı için verilen bilgiler detaylandırılmıştır.
BOTAŞ'IN ÇEVRE HASSASİYETİ
Uzman ornitolog(kuş bilimci) tarafından proje bölgesinde ve güzergah üzerinde, detaylı flora fauna analizleri yapılmış, kuşlar üzerindeki hassasiyet göz önüne alınarak yapılandırılan bilimsel gözlem sonuçları raporlanmıştır.
Planlanan projenin deniz ve kıyı ekosistemi üzerindeki etkilerini değerlendirmek amacıyla uzman hidrobiyologlar tarafından proje alanında yapılan saha çalışmasında, teşhis edilen Kara Florası, Fitoplankton, Bentik Flora, Bentik Omurgasız ve Makrozooplankton türleri arasında IUCN, CITES ve BERN sözleşme kriterlerine göre tehdit altında ya da tehlike altında olduğu bildirilen bir tür bulunmamaktadır.
Ayrıca proje sahasında Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce koruma altına alınmış bir alan da bulunmamaktadır.
Proje alanında bulunan deniz çayırlarının (Posidonia oceanica ve Cymodocea nodosa) taşınması ülkemizde ilk olarak Kuruluşumuz tarafından gerçekleştirilmiş, inşaat faaliyetleri öncesinde belirlenen uygun bölgeye nakledilmiştir. Taşıma çalışmaları deniz biyologları ve hidrobiyologlar koordinasyonunda gerçekleştirilmiştir.
Taşıma yapılmayan ancak proje etki alanında bulunan deniz çayırlarının izlenmesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü, Deniz İzleme Kılavuzlarında bulunan "Bölüm 8 Makroalg ve Deniz Çayırları İzleme Kılavuzu" çerçevesinde yıl bazında gerçekleştirilecektir.
Yapım sürecinde gerçekleştirilen faaliyetlerin deniz ekosistemine olası etkileri hidrobiyologlar tarafından izlenmekte, üçer aylık periyotlar halinde (mevsimlik izleme) ilgili ihtisas kuruluşlarına raporlama yapılmaktadır. Proje işletme aşamasında izleme çalışmaları ilk yıl için 6 aylık, devamında ilkbahar mevsiminde yıllık periyotlar şeklinde uygulanacak ve raporlanacaktır. İzleme çalışmaları, hidrobiyolog ya da deniz biyologları koordinasyonunda yürütülmekte olup 3 yıl boyunca devam edecektir. Böylelikle deniz ekosistemi hem inşaat hem de işletme dönemlerinde kontrol altında tutulacak, herhangi bir menfi durumla karşılaşıldığında müdahale edilebilecektir.
Proje kapsamında gerçekleştirilen dip taramasında bütün süreç titizlikle yürütülmüştür. Proje alanı içerisinde ve etki alanında deniz canlılarıyla birlikte bütün canlıların korunmasına özen gösterilmiş, sürdürülebilirliğe aykırı bütün etkiler önlenmiştir.
BOTAŞ tarafından, Projede kara boru hattının olabildiğince orman yangın önleme şeridinden, orman yolu kenarından veya yola yakın olarak geçmesine dikkat edilmiştir. Proje sahasındaki ağaçlar hakkında özel ve profesyonel bir çalışma yapılmış olup yaklaşık 7591 ağacın proje sahasında bulunduğu hesaplanmıştır.
Proje bölgesinde yer alan ağaç ekosisteminin korunması adına bölgedeki ağaç popülasyonu hesaplanarak taşınabilir durumda olan yaklaşık 5.000 ağacın taşınması sağlanmıştır.
Projeden etkilenen her bir ağaç için de ayrıca en az 10 katı ağacın dikileceğinin sözünü veren BOTAŞ tarafından Saros FSRU Projesi kapsamında Orman Genel Müdürlüğü ile yapılan protokol çerçevesinde Proje güzergâhı olan; Keşan Orman İşletme Müdürlüğü Saros Şefliği, Çamköy Şefliği, Koru Dağı Şefliği sorumluluk sınırları içerisine 100 bin adet orman fidanının dikilmiştir.
Projenin deniz kısmında ise uzmanların yaptığı saha çalışması ile tespit edilen deniz canlıları arasında tehdit altında ya da tehlike altında olduğu bildirilen hiçbir tür bulunmamaktadır. Ayrıca deniz çayırlarının (Posidonia oceanica ve Cymodocea nodosa) Türkiye'de ilk defa taşınmıştır. (BOTAŞ tarafından gerçekleştirilen taşıma çalışmalarına deniz biyologları ve hidrobiyologlar koordinasyonunda 2020 Aralık ayında başlanmış ve toplamda yaklaşık 15.000 m2 deniz çayırı taşınmıştır.)
Ayrıca proje bölgesinde yer alan Keşan ilçesinin Sazlıdere köyünün yanı sıra Gökçetepe, Mecidiye, Pınarköy, Yerlisu, Beyköy, Erikli, Yayla ve Danişment köylerine 100 bin zeytin fidanı dikildi. Saros Körfezi'ne dikilen 100 bin zeytin fidanı ile aynı zamanda bölgede unutulan zeytincilik kültürünün yeniden canlanmasına katkı sağlanmaktadır.
ÇED SÜRECİ
Proje ile ilgili ilk ÇED Olumlu Kararı 19.04.2019 tarihinde alınmıştır. Bahse konu ÇED Olumlu Kararı, Edirne İdare Mahkemesi tarafından 26.02.2020 tarihinde iptal kararı verilmiştir.
19 Nisan 2019 tarihli ÇED Olumlu Kararı, SAROS FSRU Gemi İskelesi Yapım İşinin dayanağı olan ÇED Olumlu Kararı değildir. Saros FSRU Gemi İskelesi Projesinin inşaat işlemlerinin dayanağını oluşturan ÇED Olumlu Kararı, 25.06.2020 tarihli ve 5922 Karar sayılı ÇED Olumlu Kararıdır.
25.06.2020 Tarihli ve 5922 Karar sayılı ÇED Olumlu Kararı için açılan dava, Edirne İdare Mahkemesi'nin 2020/956 Esas Sayılı Dosyası ile görülmektedir. Bu davada ise davacı tarafların yürütmenin durdurulması talebi, Edirne İdare Mahkemesince 15.06.2021 tarihinde oy birliği ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı lehine reddedilmiştir.
Ayrıca 12.11.2019 tarihinde imar planı onayı alınmıştır. Devam eden yapım süreci 25.06.2020 tarihli ÇED Olumlu Kararı çerçevesinde yürütülmektedir. ÇED Olumlu Kararı ve imar planı izni dâhil bütün yasal izinler, kamu kurum ve kuruluşları dahil ilgili bütün tarafların olumlu ve uygun görüşleri alınmış olup çalışmalara bu doğrultuda devam edilmektedir.