Narin, 12 Eylül öncesinde grevleri durdurmak ve yeniden fabrikaları çalışır hale getirmek için bazı sendika ve sendikacılarla uzlaşabildiklerini belirterek, ancak DİSK'in uzlaşmak gibi bir anlayışının olmadığını öne sürdü. Narin, bu sebeple pek çok fabrikanın bitmek bilmeyen grevler yüzünden kapanmak durumunda kaldığını iddia etti.
'O dönemde işvereni işinin başında, işçiyi de işinin içinde tutmaktı bizim gayemiz' diyen Narin, 'Ancak DİSK'i hiçbir zaman ikna edemedik. Kendilerine göre ideolojik ama milletin menfaatine ters düşen bir mantık içindeydiler' ifadesini kullandı.
-'Sendikaya para ödeyeceklerine avukat tutarlar, daha ucuza gelir'-
Narin, o dönemde de bugün de sendikaların kendi aidatlarıyla ayakta kalması ve sadece işveren ile yapılan pazarlık dönemlerinde değil her zaman işçiye hizmet götürmek mecburiyetinde olduklarını düşündüğünü belirterek, '(İşçiler sendikalara 3 yılda bir bizimle görüşsünler) diye mi para ödüyorlar. Avukat tutarlar, daha ucuza gelir. Evet sendikalar bugün zayıflıyor ama işçilerine hizmet götüremedikleri için zayıflıyor. Sendikacıya, 'ne kadar aidat alıyorsun, ne kadarını işçiye veriyorsun' diye sormak lazım' diye konuştu.
Asker-sermaye ilişkilerinin sorulması üzerine Narin, 'Ankara Genel Müdürlüklerle dolu. Devletle iş yapmak isteyen insanlar var. Burada askerlerle de sivillerle de yani bürokratlarla diyalog kurup iş yapmayı garipsememek lazım. İş yapmak istiyorsan bürokratların yanına gideceksin' dedi.
12 Eylül askeri darbesinden sonra bazı gazetelerde işçileri kast ederek '20 yıldır biz ağladık, onlar güldü' şeklinde bir demecinin çıktığının hatırlatılması üzerine Narin, 'Yeni yapılan anayasada işçi ve işveren dengesinin kurulmasından bahsederken, söylediğim sözü bir gazeteci o şekilde yazmış. Adamın ağzı torba değil ki. Şimdiye kadar hep işçi lehine kanunlar çıkartıyordu, şimdi denge geliyor demek istedim' ifadelerini kullandı.
-'Sağ iktidar geldiyse bırak da rahat uyuyayım'-
12 Eylül 1980 sabahı eşinin kendisini, 'Kalk kalk, tanklar geçiyor' diyerek uyandırdığını belirten Halit Narin, 'Eşim 'kalk tanklar geçiyor' diyerek uyandırdı. Ben de 'Eğer Sol iktidara geldiyse, beni şimdiye dek camdan atmış olurlardı, Sağ iktidar geldiyse bırak da rahat uyuyayım' dedim' şeklinde konuştu.