18 Nisan 2024 Perşembe / 10 Sevval 1445

Nurdun: Hiçbir zaman Afrika ülkelerine kendi taleplerimizi dayatmıyoruz

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca düzenlenen Türkiye-Afrika Medya Zirvesi'ndeki panelde konuşan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Başkan Yardımcısı Rahman Nurdun, 'TİKA, Afrika'da her sene ortalama 400 proje gerçekleştiriyor. Diğer ülkelerin yardım faaliyetlerinden farkımız Cumhurbaşkanımızın da her zaman dile getirdiği, Türk tipi kalkınma modeli. Biz, hiçbir zaman Afrika ülkelerine kendi taleplerimizi dayatmıyoruz.' dedi.

AA26 Mayıs 2022 Perşembe 17:09 - Güncelleme:
Nurdun: Hiçbir zaman Afrika ülkelerine kendi taleplerimizi dayatmıyoruz

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca düzenlenen Türkiye-Afrika Medya Zirvesi'nin ikinci gününde, "Afrika'nın Beşeri Sermayesine Yatırım" başlıklı oturumda, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Türkiye Maarif Vakfı ile Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) çalışmaları ele alındı.

Panelde konuşan YTB Başkan Yardımcısı Abdulhadi Turus, başkanlığın çalışmalarına ilişkin bilgi verdi, uluslararası burs programının 2012'den beri devam ettiğini söyledi.

Medya konusunda özellikle yanlış algıların önüne geçebilmek için hemen hemen Afrika ülkelerinin tümünde Anadolu Ajansı, TRT ve diğer basın kuruluşlarının tecrübelerini Afrika'daki medya ekipleriyle paylaşmaya çalıştıklarını dile getiren Turus, şöyle konuştu:

"Aslında Türkiye'nin bir bakış açısı var. Biz, 'Kendi tecrübelerimiz çok iyi, onları paylaşıyoruz.' demiyoruz, aynı zamanda Afrika'nın çok nitelikli tecrübelerini kazanmaya çalışıyoruz. Üstten bir bakış açısıyla 'Biz size medyayı anlatıyoruz.' demiyoruz. Tam tersi Afrika'nın tarihsel zenginliğinden ve tarihsel tecrübelerini göz önünde bulundurarak onlarla birlikte bu iki tecrübeyi nasıl birleştiririz, dünyaya nasıl katkı sağlayabiliriz, nasıl daha iyiye götürebilirizin peşine düşüyoruz. Tam da beşeri sermayeyi nasıl daha iyiye götürebiliriz, dünyanın ortak sorunsal niteliklerini birlikte nasıl çözebilirizin peşine düşüyoruz. Türkiye'nin bugün dış politikadaki amacı nedir dediğimizde biz, dünyanın neresinde bir mazlum, neresinde bir ihtiyaç sahibi varsa Sayın Cumhurbaşkanımızın tabiriyle az ya da çok oraya gidip, ona dokunup, nasıl çare bulabilirizin peşine düşüyoruz."

- "DOĞRULARI NASIL ANLATABİLİRİZİN PEŞİNDEYİZ"

Abdulhadi Turus, diğer amaçlarının da dünyanın neresinde bir tecrübe, iyilik, fayda varsa onu alıp dünyanın tamamına nasıl dağıtabilirizin peşine düşmek olduğunu belirterek, bu noktada Türk dış politikasının diğer kolları YTB, TİKA, Maarif Vakfı, Yunus Emre olarak bunu koordine etmeye çalıştıklarını anlattı.

Dünyanın algı üzerine yürütülmeye çalışıldığını dile getiren Turus, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yanlış algıların önüne geçip, doğruları nasıl anlatabilirizin peşine düşen bir Türkiye var. Bunun için YTB de özellikle Afrika'nın sosyolojisini bilen sivil toplum kuruluşlarıyla, akabinde bizim mezun ettiğimiz arkadaşlarla doğru algıyı nasıl oluşturabiliriz, dünyada birilerinin anlattığı o yanlış algıların karşısına doğruyu ve dünyanın iyiliği için oluşabilecek bütün unsurları temel niteliklerle nasıl faydaya dönüştürebiliriz diye medya çalışmaları yapıyoruz."

- "TİKA, AFRİKA'DA HER SENE ORTALAMA 400 PROJE GERÇEKLEŞTİRİYOR"

TİKA Başkan Yardımcısı Rahman Nurdun, TİKA'nın Afrika'da ilk olarak 2005'te Addis Ababa'da ofis açtığını, daha sonra Kenya ve Senegal ile devam ederek ofis sayılarını artırdıklarını anlattı.

Nurdun, TİKA'nın çalışmalarıyla ilgili şunları söyledi:

"TİKA, Afrika'da her sene ortalama 400 proje gerçekleştiriyor. Diğer ülkelerin yardım faaliyetlerinden farkımız Cumhurbaşkanımızın da her zaman dile getirdiği, Türk tipi kalkınma modeli. Biz, hiçbir zaman Afrika ülkelerine kendi taleplerimizi dayatmıyoruz. Diyoruz ki bir yardım talebiniz varsa talebe yönelik yardım yapalım. O bölge için ne uygunsa onu uygulamak en doğrusu. Temiz suya erişim, açlıkla mücadele, işsizlik gibi sorunlar var. Biz her zaman samimi yaklaşalım, karşılıklı tecrübe paylaşımında bulunalım. Biz her zaman insana dokunan yardım yapıyoruz."

Sahaya inip taleplere göre proje geliştirdiklerini aktaran Nurdun, bu projelerin arasında sağlık, tarım ve mesleki eğitimin bulunduğunu aktardı.

Projelerden örnek veren Nurdun, bunlardan bazılarının Türkiye-Libya Dostluk Fizik Terapi Merkezi, Somali'de Recep Tayyip Erdoğan Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Sudan'da Muhafaza Binası'nın restorasyonu olduğunu söyledi.

- TÜRKİYE'NİN KÜRESEL EĞİTİM MARKASI

Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün de Türkiye'nin Afrika açılımının fiili olarak 2005'ten sonra başladığını söyledi.

Son 15 yılda Türkiye-Afrika ilişkilerinin güçlenerek yeni bir boyuta evrildiğine değinen Akgün, Türkiye ile Afrika'nın birbirini tamamladığını, ilişkilerin insani yardım ve kalkınmanın ötesine yöneldiğini ifade etti.

Türkiye Maarif Vakfının, Türkiye'nin dış politika açılımları içerisinde TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, YTB gibi kurumların en sonuncusu olarak bu aileye katıldığını anlatan Akgün, "Türkiye Maarif Vakfının diğerlerinden farklı olarak amacı sadece Türkiye adına yurt dışında insanlığın ortak birikimleri temelinde eğitim yapmak olan bir kurum." ifadesini kullandı.

Vakfın son 6 yılda yaptığı faaliyetlerle 49 ülkede 400'ün üzerinde eğitim kurumuyla toplamda 50 bin öğrenciye hizmet veren küresel bir eğitim markası olduğuna vurgu yapan Akgün, "Türkiye'nin dünyadaki dost ve kardeş ülkeleriyle insani temeldeki ilişkilerini uzun dönemli olarak kurmaya hizmet eden bir eğitim kurumuyuz. Afrika özelinde söylemek gerekirse Maarif Vakfı okullarının bulunduğu bu 49 ülkenin 25'i Afrika kıtasında ve Afrika'da 189 eğitim kurumumuzla 19 yurdumuzla 20 bin civarında öğrenciye hizmet veriyoruz." diye konuştu.

Akgün, okul çağına gelmiş her bir çocuğun eğitimine ulaşabilme hakkına katkı sağlamaya gayret ettiklerini sözlerine ekledi.