Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası İnsan Hakları Konferansı ve Yankılar Sergisi Açılış Programı'nda açıklamalarda bulundu.
Ortaya koyduğu mücadeleyle tüm dünyada hafızalara kazınan, zulme rıza göstermeyip adaletin sesiyle haykıran şehit Malcom X'i de rahmetle ve hürmetle anıyorum

Her iki isim de vicdan ve adaletin, hak ve hakikatin farklı coğrafyalardaki gür ve mağrur sesi oldu.
İsrail'in tüm ihlallerine rağmen yaralarını sarmaya çalışan Filistinli kardeşlerimiz başta olmak üzere Sudan'da, Yemen'de, Somali'de ve daha pek çok yerde zor günler geçiren tüm mazlumlara gerek şahsım, eşim ve milletim adına buradan dayanışma mesajlarımı yolluyorum.
İnsanlık, binlerce yıllık tarihinde şuna defalarca kez şahitlik etmiştir: Haksızlığın karanlığı, hakikatin ışığını asla bastıramaz. Doğru, eninde sonunda kendine bir yol bulur, bir mecra açar ve çağlayan bir ırmak misali gönüllere akar.

Doğru kendine eninde sonunda bir yol bulur, bir mecra açar ve çağlayan bir ırmak misali gönüllere akar, kalpleri aydınlatır.
Rahmetli Malcolm X, "Bütün uyuyanları uyandırmaya bir uyanık yeter" demişti. Geriye dönüp baktığımızda şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: Türkiye'de bütün uyuyanları uyandırmaya bir Şule, bir ışık, bir alev yetmiştir
Şule Yüksel Şenler ablamız defalarca tehdit edilmiş, evi kundaklanmış, konferanslarına bomba ihbarları yapılmıştı. Ancak hapse mahkûm edildiği dönemlerde bile davasından taviz vermemiş, devrin eli sopalı müstekbirlerine boyun eğmemiş, fikrin surlarına iman ve mücadelenin sancağını dikmiştir.
Malcolm X'in şu sözü, zalimlere karşı mücadelemizde hepimize ilham oluyor: "Zulüm, kısmak istediği sesi nara yapar ve bazı ölüler, yaşayanlardan daha yüksek sesle konuşur."
Ülkemizde ise Malcolm X'in adı sadece gönüllerde ve zihinlerde değil, Amerikan Büyükelçiliği'nin bulunduğu caddede de yaşamaya devam ediyor.
Arakan'dan Somali'ye, Suriye'den Gazze'ye nerede bir mazlum varsa onun imdadına koşmaya, yarasına merhem olmaya çalıştık.