Aynı sofradan yemek yiyenler birbirine ihanet etmez

Afrika dünyanın hala en bakir kıtası. Kültürel mirası da hem köklü hem de farklılıkları bir arada barındırıyor oluşuyla dikkat çekiyor. Buna karşın hala zengin yemek kültürüne dair dünyada ve Türkiye’de çok kısıtlı kaynak var. Geçtiğimiz günlerde ülkemizde bu açığı kapatacak önemli bir çalışma yayınlandı: Afrika Yemek Kültürü. Kitap, Türkiye-Afrika kültürel ilişkilerinin bir nişanesi olarak Cumhurbaşkanlığı himayelerinde yürütülen “Afrika El Sanatları ve Kültür Evi” projesinin banisi Cumhurbaşkanımızın Eşi Emine Erdoğan’ın girişimleriyle hayat buldu. 

Türkiye’nin Afrika ile ilişkileri 500 yıla dayanıyor. 54 ülkenin bulunduğu kıtada 2 bin farklı dil konuşuluyor ve bir o kadar da farklı topluluk var. Bu nedenle yemek kültürü de çok fazla çeşitlilik gösteriyor. Afrika Yemek Kültürü kitabı da Afrika’nın beş farklı bölgesinden 50’nin üzerinde yemek tarifini barındırıyor. Ayrıca kitabın her bölümünde bölgelere has mutfak kültürüne dair bilgilere ve geleneksel yemek kültürünü yansıtan reçetelere yer verilmiş... Kitapta reçeteler bölümünde yer alan tüm yemekler, Afrika Büyükelçi Eşleri tarafından Cumhurbaşkanlığımızın baş aşçıları ile birlikte hazırlanmış.  Afrika Yemek Kültürü, Türkiye’de bu kapsamda hazırlanan ilk çalışma. 

AİLE KADAR KUSKUS VAR

Afrika mutfak kültürü anaerkil bir görünüm sergiliyor. Her evde anneden kıza itinâ ile aktarılan birbirinden çeşitli geleneksel yemek tarifleri, Afrika Kıtası’nın somut olmayan kültürel mirasının da önemli bir parçası. Nitekim, UNESCO somut olmayan kültürel miras listesine aday Kuzey Afrika bölgesinin gözdesi bin bir yüzlü “kuskus” yemeği, “ne kadar aile varsa o kadar kuskus çeşidi vardır” sözüyle betimlenmektedir.