14 Aralık 2024 Cumartesi / 13 CemaziyelAhir 1446

Edebiyatta din ve iktisat

Lütfi Bergen Edebiyatta Din Ve İktisat kitabında Türk edebiyatı ekseninde Türk fikir hayatının, gündelik yaşamın temellerine bir bakış geliştiriyor.

15 Ekim 2012 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Edebiyatta din ve iktisat
ERCAN YILDIRIM

Türkiye’de tüm bilim dallarında olduğu gibi edebiyat incelemelerinde de farklı disiplinlerden yararlanma ve “çok yönlü” bakış açısı kullanılmıyor. Edebi eserler belli klişelerle ele alınıyor. Daha da önemlisi Türkiye’de fikir hayatının genel sorunu uyarınca meseleler belli kalıplar dahilinde sıkıştırılarak yaftalamalara gidiliyor. Edebi eserlerin iktisadi temelleri vurgulanacaksa “yoksulluk romantizmi”, “köy fakirliği”, “sosyalist sınıfçılık” devreye giriveriyor. Din eğer eserde yer bulmuşsa “dinci - gerici” ithamları ya da “alt sınıf” muamelesi istihza ile birlikte veriliyor. Türkiye’deki toplumsal sınıfların, ekonomik yapıların ve değer yargılarının tarihi kökeni, millet bağı içerisinde karşılaştırılarak değerlendirilmiyor.
Azgelişmişlik Üstünlüktür, Ahlak Ayaklanması, İsyandan Dirliğe kitaplarının yazarı Lütfi Bergen fikri birikimini, kendine ait metodolojisini bu sefer edebiyat üzerine yönelterek Edebî Metinde Din - İktisat kitabını yayınladı. Ayışığı Kitapları’ndan çıkan eserde Bergen hem genel olarak edebiyat üzerinden hem de metin incelemeleri ile eserin din ve iktisat temellerini inceliyor. Bergen edebi eserlerin Türkiye’nin iktisadi yapıları bakımından yerini tespit ederken, Osmanlı’dan tevarüs etmiş olan tımar, ahilik gibi yapıları merkeze alıyor. İslam düşüncesinin Anadolu’da kök tutmasından itibaren gündelik ilişki biçimlerine kadar inen yapısı üzerinde duran yazarın yerli bakış açısı kitabın tümüne yerleşmiş. Lütfi Bergen kitabında Anadolu’da kurulan düzenin ekonomik önceliği bulunduğuna işaret ediyor. Çünkü yerlilik değerleri de bir anlamda iktisat anlayışı üzerinden gelişmiş. Batıdan farklı olarak Anadolu’daki “adalet” ve “sosyal adalet” kavramları kendine özgü nitelikler gösteriyor. Devlet ve feodal çatışmalardan ayrı biçimde yerli düşüncede sosyal adalet, hak üzerine kurulmuş. Dolayısıyla modern anlamda sosyal adalet kapitalizmle tanımlanabileceği için Anadolu’daki adalet yapısını açıklayamaz. Ancak Türk edebiyatı bu ince noktayı göremedi. Kapitalizm ve ulus devletin eksenindeki düşünme biçimiyle Türk edebiyatı kapitalizmi de Anadolu’daki iktisadi düzeni de kavrayamadı.


TEMEL MESELE MEDENİYET BUHRANI

Bergen’in kitabında din ve iktisat konularına kaynaklık edecek umumi, çerçeve yazılar geniş yer tutuyor. Edebi metinlerin ideolojik yönleri, sanatın görevi, şiir ve şairin yönelimi, gelenek ve yenilik, Cumhuriyet öyküsünün sosyal yapısı üzerine yazıların yanında Ömer Seyfettin hikâyesinde İslamcı tavır, Kuyucaklı Yusuf ekseninde eşkıyalık ve Anadolu köylüsünün aile ekonomisi, Refik Halid ve Şeftali Bahçesi, Necip Fazıl’ın hikâyeleri, Memduh Şevket Esendal’ın eserleri ve Ahilik Teşkilatı, alafrangalık bağlamında Abdülhak Şinasi Hisar gibi birçok edebiyatçı ve eserlerine değinilmiş.