Eserlerinde Anadolu motiflerini, el işi ve işliklerini sıkça kullanan ve bir coğrafyanın etnolojik tarihini resmin farklı imkanlarıyla belleklere taşıyan ressamlarımızdan Devrim Erbil, Sürmeli Hotel İstanbul’da açılan ‘Şiirsel Soyutlama’ adını verdiği yeni sergisinde yaklaşık 60 yıllık kariyerinin özetini veriyor.
-Sanatla dolu 60 yılın birikimine dair ne söylemek istersiniz?
15 yaşımdan beri resim yapıyorum. Türkiye’de en çok sergi açan en çok öğretim görevlisi yetiştiren ve en çok Anadolu’da konferans veren kişi olmak gibi özelliklerim var. Burada gördükleriniz son dönem işleri ama hepsinin ayrı bir öyküsü var. Farklı tekniklerle çalışıyorum. Sanatın elit bir kesim içinde kalmasına gönlüm razı olmuyor. Sanatın insanlığın ilk dönemlerinden en ileri toplumlara toplumların yapısına eklenmiş ayrılmaz bir kurumdur. Ne kadar geniş kitleye ulaşırsa o kadar anlam kazanır.
-Bu nasıl sağlanabilir...
Mesela özgün baskı Grek tipografi, gravür serigrafi, çoğaltılan resim sanatın demokratikleşmesidir bence. Paylaşılması ve daha çok yayılma imkanı bulmasıdır. Halı ve kilim insanlığa Türkler’in armağan ettiği Orta Asya’dan getirdiği bir tekniktir. Bununla çağdaş söylemler dile gelebilir. Büyük bir kolleksiyonum var hiç satmadım. Bunları bir müzede toplayacağım. Maalesef geleneksel halı ve kilim işçiliği can çekişiyor.
-Bir hoca olarak öğrencilerinize ilk neyi tavsiye ediyorsunuz?
Sevgi önemli. İşini, eşini, dünyayı sevmesini, üretici olmasını dünyaya yeni bir gözle bakmasını istiyorum.
USTA RESSAMI ÜÇ KARDEŞ AĞIRLADI
Halil Dikmen ve Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun öğrencisi olan, Türk resminde ‘Soyutçu 7’leri kuran Devrim Erbil, Sürmeli Otel’in yeni hizmete giren salonunda açtığı ‘Şiirsel Soyutlama’ sergisiyle verimli sanat hayatını sürdürüyor. 19 Eylül’de açılan sergide ev sahipleri Selin, Seda ve Eda Sürmeli ile Erol Evgin usta ressamla...