16 Nisan 2024 Salı / 8 Sevval 1445

Işık ve rengin Alman üstadı

Sakıp Sabancı Müzesi’nde 18 Şubat’ta açılan MACK Sadece Işık ve Renk adlı sergi, 20. yüzyıl ortası avangart sanat ağı ZERO’nun kurucularından Alman sanatçı Heinz Mack’ın yapıtlarını bir araya getiriyor. 18 Mart’a kadar açık kalacak sergide modernist sanatçının, resim, heykel ve kinetik sanat eserlerinden oluşan zengin bir seçki sunuluyor.

21 Şubat 2016 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Işık ve rengin Alman üstadı

Sakıp Sabancı Müzesi, Alman modernizminin öncülerinden Heinz Mack’ın 60 senelik uzun ve üretken kariyerini, 100’den fazla eser ile galerilerinde ağırlıyor.

Tahincioğlu ana sponsorluğunda S.Ü. Sakıp Sabancı Müzesi’nde (SSM) 18 Şubat’ta ziyarete açılan sergi, 17 Temmuz’a kadar açık kalacak.

MACK. Sadece Işık ve Renk adlı sergi, 20. yüzyıl ortası avangart sanat ağı ZERO’nun kurucularından Alman sanatçı Heinz Mack’ın yapıtlarını bir araya getiriyor. Sergi, Mack’ın ZERO akımının belkemiğini oluşturan erken dönem eserlerinden yola çıkarak uzun ve üretken kariyeri boyunca ortaya çıkardığı resim, heykel ve kinetik sanat eserlerinden zengin bir seçki sunuyor.

Kromatik Takımyıldızlar

Sergide yer alan eserler arasında Mack’ın doğadaki renk ve formların izini sürerek açık alanlar için tasarladığı enstalasyon (yerleştirme) çalışmaları, farklı malzemeler kullanarak yaptığı anıtsal heykeller, ışık objeleri, rotorlar, rölyefler ve Kromatik Takımyıldızlar adını verdiği büyük boyutlu tablolar bulunuyor. Sergi kapsamında Sakıp Sabancı Müzesi galerilerinin önemli bir kısmı ise, Heinz Mack’ın 1960’lı yıllardan itibaren el değmemiş doğal alanları sanata ayrılmış mekânlara dönüştürdüğü Land Art (Arazi Sanatı) çalışmalarından hareketle, doğa ve sanatı bir araya getiren benzersiz bir deneyim alanına dönüştürüldü. SSM sergi alanı, sanatçının 1960’larda Sahra Çölü ve Kuzey Kutup coğrafyasına yaptığı keşif gezileri doğrultusunda, çöl ve ışık temalarıyla şekillendi.

Küratörlüğünü Dr. Nazan Ölçer ile sanat tarihçisi Sir Norman Rosenthal’in üstlendiği sergi, sanatçının 85. yaşını ve kariyerinin 60. yılını Uzakdoğu, Avrupa ve Türkiye’de gerçekleşen bir dizi sergiyle taçlandırması açısından da önem taşıyor.