20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

ABD, FETÖ'yü daha iyi anladı

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, ABD heyeti hakkında bilgiler verdi. Gül, “New York  savcılığı FETÖ’yü ciddi şekilde soruşturuyor. Ne kadar tehlikeli bir örgüt olduğunun onlar da eninde sonunda farkına varacaklar” dedi. 

MELİK YİĞİTEL6 Ocak 2019 Pazar 07:00 - Güncelleme:
ABD, FETÖ'yü daha iyi anladı

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle kahvaltıda bir araya geldi. İki gün boyunca Ankara’da temaslarda bulunan ABD heyeti hakkında çarpıcı bilgiler veren Gül, heyetinin ziyaretinin 15 Temmuz hain darbe saldırısından bu yana “yeni bir durum” olduğuna vurgu yaptı. Gül, “Bu gelişme çok önemli, yeni gelişmelerin de (iade konusunda) önünü açar. Ben bu heyetin, savcıların şahit olduğu konularla soruşturmanın da bu anlamda farklı gelişmelere gebe olacağını düşünüyorum. Tescili ABD yargısı yapacak. Türk yargısı tescil etmiş zaten. Biz burada ayrıcalık beklemiyoruz. Takibimizde olan bir konu” dedi. 

İADE TALEBİ İLETİLDİ 

Gül, ziyaretin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in iade sürecinden ayrı bir süreç olduğunu belirterek, “Ama ABD’nin kabul edeceği, yargı makamlarının varacağı kanaatler o süreci de olumlu etkileyecektir” değerlendirmesinde bulundu. Gül, heyetin içinde yer alan New York Bölge Savcılığı’nda açılan bir soruşturma çerçevesinde Türkiye’den bazı bilgiler istendiğini söyledi. Türkiye’nin FETÖ elebaşının iadesiyle ilgili taleplerini ABD’ye ilettiğini hatırlatan Gül, ABD yetkililerinin, bu konudaki dijital delilleri bizzat görme ya da bazı tanıklara bizzat ulaşma anlamında talepte bulunduğuna işaret etti. 

Adli yardımlaşma kapsamında Türkiye’nin ABD’li yetkililere yardımcı olduğunu anlatan Gül, “Bilgi sahibi olma isteklerini görünce ciddiye aldıklarını da gördük. ‘Böyle diyorsun ama ben de gözümle göreyim’ anlamında bu çok değerli” diye konuştu. 

GÖZLERİYLE GÖRDÜLER 

Bakan Gül, ABD’deki soruşturmanın daha çok “bireyler üzerinden, kara para ya da illegal yollar gibi vesaire yollar boyutuyla” yürüdüğünü anlattı. Türkiye’ye hem New York hem Washington’dan iki savcı geldiğini ifade eden Gül, “Hakim savcı huzurunda 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde nasıl ifade alınıyorsa o anlamda bir delil niteliği taşıyor. Kağıt üzerinde gönderdiğimiz delillerden öte gözleriyle görüp sorular sordular ilgililere. Bu, New York’tak savcının sanki huzurunda olmuş gibi. Delil niteliği çok önemli” diye konuştu. 

İLLEGAL YOLLARI OLDU 

Adalet Bakanı Gül, “Bir savcısının 10 bin km gelip 12 saat adliyede kalmaları, çok ihtiyatlı da olmak istiyorum. Süreç son tahlilde biz burada elimizden gelen hukuki desteği vermek, süreci Türkiye adına takip etmek istiyoruz. Bunların mali açıdan, her türlü illegal yolları oldu. Tescili ABD yargısı yapacak. Türk yargısı tescil etmiş zaten. Biz burada ayrıcalık beklemiyoruz. Takibimizde olan bir konu” ifadesini kullandı.  

SUİKAST GİRİŞİMİ 

Bakan Gül, 15 Temmuz darbe girişiminde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a suikast girişiminde bulunulmasıyla ilgili tüm bilgilerin de ABD’li yetkililere verildiğini söyledi. Gül, şunları söyledi: “Ben bu heyetin, savcıların şahit olduğu konularla soruşturmanın da bu anlamda farklı gelişmelere gebe olacağını düşünüyorum. Bu konu devlet, millet adına çok önemli. Burada sonuç almak istiyoruz. Söyleyeceğimiz bir şey orada farklı lobilerin süreci sabote etmesine neden olabilir. Bir yargı mensubunun gelmesi, toplantılar yapması çok değerli. 

Türkiye’nin bu konuda adil yargılama yaptığı, deliller üzerinden sonuca gidildiğini göstermesi açısından çok önemli bir süreçti ve buna ABD’li heyet tanık oldu. Türkiye’ye büyük bir saldırı oldu, bununla ilgili özgüven içinde ‘Gelin, hangi sorunuz varsa cevaplayalım’ anlamında, psikolojik, hukuki müdellel olma anlamında önemli.” 

VİCDANI RAHATSIZLIK 

Basan Gül, “Nafakada, yeni düzenlemelerin yeni mağduriyetler oluşturmaması çok önemli. Kadın aleyhine de vazgeçilirse ne olacak. Mağduriyete sebebiyet vermeden, ömür boyu nafaka da vicdanları rahatsız eden bir konu. Tarafların mağduriyetlerine de sebebiyet vermeden, adil hakkaniyetli bir çözüm hususunda çok hassas çalışıyoruz” dedi. Gül, “Kararı meclis verecek, biz her tarafı dinleyip bir sonuca ulaşacağız. 2019’da Meclis gündemine gelir” dedi. 

31 BİN TUTUKLU 

Bakan Gül, Türkiye’de süren FETÖ soruşturma ve kovuşturmaları hakkında da istatistiki bilgiler verdi. Bakan Gül, “FETÖ’den tutuklu ve hükümlü sayısı toplam 31 bin 088’dir” dedi. FETÖ konusunda toplam 143 bin 872 dosya olduğu bilgisini veren Gül, “FETÖ fiili darbe yargılamalarında toplam dava sayısı 289 olup, 241’i sonuçlanmıştır.FETÖ’den, 83 ülkeden 432 kişinin iadesi istenmiştir. Sınır dışı eden ülke sayısı 22, sınır dışı edilen kişi sayısı 97 olmuştur” diye konuştu. 

VERİLEN KARAR SAYISI 

Abdulhamit Gül, “Lekelenmeme hakkı kapsamında ihbarlar sonrasında savcılıklarımız tarafından ön değerlendirme sürecine geçilmiştir. Bu kapsamda soruşturmaya yer olmadığına dair verilen karar sayısı 32 bin 718 olmuştur” bilgisini paylaştı. 

YÜZDE 82 BAŞARI 

Alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olan uzlaşma yöntemi konusunda da bilgi veren Gül, “Ceza anlaşmazlıklarını dostane yöntemlerle çözen uzlaştırma, kişiler arasındaki ilişkileri düzenlemek suretiyle, kamusal barışın yeniden tesisine hizmet ediyor. 2018 yılında uzlaştırma müzakerelerine geçilen 229 bin 376 dosyadan 187 bin 205 dosya uzlaşma ile sonuçlandırılarak yüzde 82 başarı elde edilmiştir” şeklinde konuştu. 

HAKİM SAVCI ATAMASI

Bakan Gül, 31 Aralık 2018 tarihi itibariyle Adalet Bakanlığının toplam personel sayısının 127 bin 158 olduğunu söyledi. Gül, “Yargıda arınma sürecinden sonra hakim-savcı sayımız 19 bin 429 olmuştur. 2019 yılı içerisinde bin adli yargı (mezun) 500 avukatlıktan adli yargı, 100 idari yargı olmak üzere toplam bin 600 hakim-savcı adayının ataması planlanmaktadır. 2019 yılı içerisinde toplam 2 bin 870 adli yargı hakim ve savcı adayının stajlarının tamamlanıp hakim ve savcı olarak göreve başlamaları planlanmaktadır” diye konuştu. 

YÜKÜ DÜŞÜRDÜ 

Gül, arabuluculuk uygulamasının 14 Kasım 2013’de başladığını anımsatarak, “31 Aralık 2018 itibariyle 414 bin 955 dosya uygulamaya tabi oldu. Bunun 61 bin 88’i ihtiyari olarak arabulucuya gitti. 353 bin 897 dosya ise zorunlu arabuluculuğa ait. 2017 yılında iş mahkemelerinde açılan dosya sayısı 210 bin iken zorunlu arabuluculuk uygulamasıyla birlikte mahkemeye taşınan dosya sayısı 92 bin 482’ye indi. Bu sayede yargının iş yükü önemli ölçüde azaldı” dedi.