Güney sınırında terör devleti kurdurmak istemeyen Türkiye, Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı gibi iki başarılı harekâta imza attı. Fırat’ın batısındaki terör koridorunu ortadan kaldıran ve İdlib’i silahsız bölge haline getiren Türkiye milyonlarca sivilin de hayatını kurtardı. İdlib’de dünyaya insanlık dersi veren Türkiye, Fırat Nehri’nin doğusundaki terör bataklığını da yerinde kurutacak. Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sıra Fırat’ın doğusundaki terör öbeklerini dağıtma kararımızı hayata geçirmeye geldi” sözünün ardından dün önemli bir gelişme yaşandı.
AKAR SAHAYA İNDİ
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, önceki gün Şanlıurfa’da sınır birliklerinde inceleme ve denetlemelerde bulundu. Ardından Bakan Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar ile dün Hatay’a geçti. Denetleme ve incelemelerine buradaki birliklerde devam eden Akar, daha sonra MİT Başkanı Fidan ile bir araya geldi. Bakan Akar; Güler, Dündar ve Fidan’ın da katıldığı heyetler arası toplantıda, Suriye’nin kuzeyindeki son gelişmeler değerlendirildi. Soçi’de imzalanan mutabakat çerçevesinde İdlib’deki son durumun da gündeme geldiği toplantıda, ateşkesin devamına ilişkin çalışmalarla bölgede huzur ve istikrarın sağlanmasına yönelik yapılması gerekenler ele alındı. Akar, konuya ilişkin “Soçi’deki mutabakat doğrultusunda ateşkesin ve istikrarın devamı için her türlü gayret gösterilmektedir. Rusya ile bu konudaki yakın iş birliğimiz devam ediyor” ifadelerini kullandı.
MANEVRA BAŞLADI
Sınırdaki bu kritik görüşmenin ardından TSK’nın sisleme ve manevra faaliyetlerine başladığını gösteren fotoğraflar bölgeden gelmeye başladı. TSK tarafından Suriye sınırındaki birliklere takviye amaçlı gönderilen askerler, Hatay sınırında eğitim faaliyetlerinde bulundu. Türkiye’nin farklı birliklerden İdlib sınırındaki Yayladağı ilçesi gönderilen askerler, bir süre sınırın sıfır noktasında seyretti. Ardından tanklar bölgedeki arazide sisleme ve manevralar yaparak, çeşitli eğitim faaliyetlerinde bulundu.
POMPEO’DAN TAAHHÜD
Aynı saatlerde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile telefonda görüştü. Bakan Çavuşoğlu, Pompeo’nun daha önce Türkiye’nin tepkisini çeken açıklamalarını dün düzelttiğini söyledi. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un İsrail’de yaptığı açıklamaların da kabul edilemeyeceğini vurgulayan Çavuşoğlu, “İşine gelince tamam işine gelmeyince, ‘Türkler Kürtleri katlediyor.’ Siz geçmişte de Kürtleri kullandınız. Dertleri başka. Biz kararlıyız, kimseden icazet almıyoruz. Yeri ve zamanını her zaman biz belirleriz gerekli adımları atarız ve sınırımızın ötesindeki terörü de ne gerekiyorsa onu yapacağız. Bundan hiç kimsenin endişesi olmasın” dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Robert Palladino görüşmeye ilişkin, “(Bakanlar) ABD güçlerinin Suriye’den maksatlı ve koordineli bir şekilde çekilmesinin parçası olarak ABD ile Türkiye arasındaki dayanışmanın önemi konusunda mutabık kaldı. Bakan Pompeo, Türkiye’nin güvenlik kaygılarını gidermeye yönelik taahhüdünü yineledi” açıklamasında bulundu.
‘Türkiye Kürtlere düşmandır sözü cahilce’
Merkezi Washington’da bulunan Amerika Türk Koalisyonu (TCA), ABD’li hükümet yetkililerinin söylemlerini eleştirdi. TCA, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’den çekilme kararının ardından ABD’li yetkililerin, Kürtler ve Türkiye hakkındaki yorumlarına ilişkin yaptığı açıklamada: ABD’li hükümet yetkililerinin sorumsuz bir şekilde, ‘Türklerin, Kürtleri katletmeyeceğinden emin olmak’ gibi saldırgan bir dil kullanmasından derin endişe duyuyoruz. Türkiye hükümeti ya da Türk halkının Kürtlere karşı düşman olduğuna yönelik genelleyici bir ifade, provoke edici ve cahilcedir” görüşüne yer verildi. Türkiye’nin 80 milyonluk nüfusunun 10 milyonundan fazlasının Kürt kökenli olduğuna ve bu kişilerin Türk hükümeti, iş dünyası ve sanayisine entegre olarak, yüksek pozisyonlara atandıkları ve bu alanlarda büyük katkılar yaptıklarına işaret edilen açıklamada, Türkiye’nin, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile de olumlu ilişkiler ve yakın ekonomik iş birliği kurduğu vurgulandı.
KÜRTLER YPG DEĞİL
Açıklamada, dünyadaki on milyonlarca Kürdün PKK’dan ayrı tutulması gerektiğine işaret edilerek “Suriye’deki bütün Kürtler, PKK bağlantılı YPG’yi desteklemiyor. Bu nedenle Türkiye, en başından beri ABD’nin YPG güçlerini desteklemesi, eğitmesi ve bunlara silah vermesine yönelik yanlış kararına, kararlılıkla karşı çıkıyor” değerlendirmesi yapıldı.
YPG ZULMÜNDEN KAÇTILAR
Türkiye’nin, aralarında Arap, Türkmen ve Kürtlerin bulunduğu yaklaşık 3.5 milyon Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaptığına ve bu Kürtlerin bir kısmının PKK/YPG tarafından zorla yerinden edildiğine işaret edilen açıklamada, “Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğinin de belgelediği üzere, Suriye’deki iç savaş boyunca binlerce Suriyeli Kürt, DEAŞ’ın zulmünden kaçarak Türkiye’ye sığındı” denildi.