19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Suç: Ecevit-Gül-Erdoğan hükümetlerine darbe teşebbüsü

Ergenekon’un darbe girişimleri iki döneme ayrıldı... 1. Dönem: Ecevit’in hastalık bahanesiyle devrilmesi ve AK Parti iktidarına yönelik Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz ve Eldiven planları... 2. Dönem: Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet’in bombalanması.

Helin Şahin/İstanbul4 Nisan 2014 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Suç: Ecevit-Gül-Erdoğan hükümetlerine darbe teşebbüsü

Ergenekon örgütünün iki ayrı dönemde darbe girişimlerinde bulunduğu belirtilen gerekçeli kararda, “ilk dönem” olarak Bülent Ecevit’in görevden el çektirilmeye çalışılması ve AK Parti hükümetini devirmek için Jandarma içinde yasadışı kurulan Cumhuriyet Çalışma Grubu (CÇG) eliyle hayata geçirilmeye çalışılan Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz, Eldiven darbe planları sayıldı. Cumhuriyet gazetesinin bombalanması ve Danıştay saldırısı darbe girişimi AK Parti orjinli bir cumhurbaşkanının engellenmeye çalışılması “ikinci dönem” olarak anlatıldı.

Darbeye zemin oluşturmak

Türkiye’deki askeri müdahaleler öncesinde büyük çaplı öğrrenci ve işçi hareketleri, sağ ve sol ideolojiye sahip olanların birbirlerine karşı giriştikleri şiddet eylemleri, mezhep ve etnik köken kışkırtmaları, faili meçhul veya sansasyonel siyasi cinayetler gibi olaylarla kamuoyunun yönlendirildiği hatırlatılan gerekçeli kararda, “Danıştay saldırısı öncesinde de Türkiye’de Umut Kitabevi’nin bombalanması, Danıştay’ın türban kararı, rahip Andrea Santore’nın öldürülmesi, Danimarka’da Hz. Muhammed’e yönelik hakaret nitelikli karikatür yayımlanması ile Cumhuriyet gazesinin bombalanması gibi olayların yaşandığı” kaydedildi.


ERGENEKON DAVASININ 16 BİN 600 SAYFALIK GEREKÇELİ KARARI AÇIKLANDI

İki dönemde darbe girişimi

“Mahkememizde karara bağlanan davada, Ergenekon Terör Örgütü’ nün özellikle Bülent Ecevit başbakanlığındaki 57. Hükümeti ve Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan Başbakanlıklarındaki 58. ve 59. hükümetleri hedef alan faaliyetlerini yoğunlaştırdığı anlaşılmaktadır” denilen gerekçeli kararda, “İlk dönem, Başbakan Bülent Ecevit’i başbakanlık görevinden el çekmeye zorlama ve AKP hükümetine karşı Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde yasadışı olarak oluşturulduğu anlaşılan CÇG’nin faaliyetleri ve planlanıp yürürlüğe konulan Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz, Eldiven darbe planları çerçevesinde hükümeti devirme teşebbüsü olduğu görüldü” denildi.

2. dönem: Danıştay saldırısı

Darbe girişimlerine ait birçok delilin bulunduğu ancak Özden Örnek ve Mustafa Balbay’ın günlüklerinin de darbe girişiminin anlaşılmasına katkı sağladığı ifade edildi. Cumhuriyet Gazetesi’ne bombalı saldırı ve Danıştay saldırısı ile ikinci dönemin başlatıldığını belirten mahkeme, “Bu eylemlerin hemen öncesinde kurulan nefret, şiddet ve darbe söylemleri içeren ve yasadışına çıkan sivil toplum örgütlerinin faaliyetleri ile AK Parti hükümetinin görevlerini engelleme yönünde etkinlikler gösteren Ergenekon Silahlı Terör Örgütü’nün kontrolündeki diğer bir kısım sivil toplum çalışmalarının yapıldığı görülmüştür. Yapılan bu çalışmalar ile öncelikli olarak AK Parti orijinli birinin Cumhurbaşkanlığı’na seçtirilmemesi hedeflenmiştir” ifadelerini kullandı.

AK Parti’yi kapatma davası ve Köşk seçimine müdahale

Ergenekon davasının gerekçeli kararında, sanıkların bazılarının AK Parti’li bir kişinin Cumhurbaşkanı seçilmemesi ve AK Parti’nin kapatılmasına yönelik dava için aktif olarak faaliyet gösterdikleri  anlatıldı. “AK Parti kapatma davasında da bazı sanıkların aktif faaliyetleri oldu” denilen kararda, “Yapılan bu çalışmalar ile öncelikli olarak AKP orjinli birinin Cumhurbaşkanlığı’na seçtirilmemesi hedeflenmiştir” tespiti yapıldı. Kararda, “Genelkurmay Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi’nde yoğunlaşan muvazzaf personel ve silsiledeki üstleri tarafından hükümet aleyhine yasadışı planlar hazırlanmış, sahte isimlerle internet siteleri kurdurularak buralarda hükümeti yıpratıcı psikolojik propaganda içerikli yayınlar yapılmış, bunlarla hem toplumun tahrik olması hedeflenmiş, hem de AK Parti’nin kapatılması sürecinde deliller üretilmiştir” tespiti yapıldı.

AK Parti muhalifi diye kimseyi yargılamadık

Kararda, sanıkların kendilerini “AK Parti muhalifi olduğumuz için buradayız” iddiasına da cevap verildi: “Bir kısım sanıklar icra ettikleri mesleki faaliyetleri AK Parti hükümetine muhalif kimlikleri dolayısıyla yargılandıklarını savunsalar da bunun doğru olmadığı ortadadır. Çünkü sanıklardan çok daha keskin muhalefet yapan gazeteci ve siyasiler sanık değillerdir. Mahkememiz verdiği kararda sanıkları mesleki veya siyasi faaliyetlerinden değil örgüt mensubu olarak işledikleri eylemlerden dolayı cezalandırmıştır.”

SİLAHLAR KAOS OLUŞTURMA POTANSİYELİNE SAHİP

Gerekçeli kararda, Ergenekon yapılanmasının silahlı olduğuna dair sanıklardan Mustafa Dönmez, İbrahim Şahin ve Ümraniye’de ele geçen lav silahları, el bombaları, patlayıcılar ve mühimmatlara dikkat çekilerek “Sanıklarda ele geçen silahlar ve mühimmat nitelik ve nicelik, yani hem sayı hem de özellik olarak çok vahim niteliktedir. Kimisinin mevcut herhangi bir kaydı olmayan, kimisinin ise kayıtlı oldukları yerde sarf edilmiş olarak gözüktüğü bu silah ve mühimmatların toplumda kaos oluşturmaya ve faili meçhul cinayetlerde kullanılabilme potansiyeline sahip oldukları ortadadır” ifadeleri kullanıldı.

Azınlıklara karşı sistematik nefret söylemi

Gerekçeli kararda, Emniyet Özel Harekat Dairesi eski Başkanvekili İbrahim Şahin’in başında olduğu suikast hazırlıklarına da değinilirken, “Geçmişte devlet içindeki derin yapıyla ilişkisinedeniyle çete lideri olmaktan mahkum olan Şahin liderliğinde özellikle azınlık cemaat önderlerine ve Alevi toplum temsilcilerine karşı suikast ve sabotaj planları yapıldığı, dosya genelinde azınlıklara karşı sistematik olarak bir nefret söylemi geliştirildiği açıktır” denildi.