19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

NATO'dan uyarı: Rus denizaltı faaliyetleri tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Rus denizaltılarının Kuzey Atlantik'teki faaliyeti son yıllarda tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını söyledi. Stoltenberg, Rusya tarafından Avrupa'da konuşlandırıldığı iddia edilen 9M729 füzeleriyle ilgili endişelerini tekrar dile getirdi.

star.com.tr13 Temmuz 2020 Pazartesi 14:02 - Güncelleme:
NATO'dan uyarı: Rus denizaltı faaliyetleri tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Redaktionsnetzwerk Deutschland'a (RND) verdiği röportajda, Rusya'nın ittifaka yakın bölgelerdeki silah konuşlandırma faaliyetlerinden duyduğu endişeyi dile getirdi.

Stoltenberg, 'Atlantik merkezli bir ittifakız. Burada çok şey oluyor. Son yıllarda Kuzey Atlantik'te Rus denizaltılarının tüm zamanların en iddialı etkinliğini kaydettik.' dedi.

Stoltenberg, Rusya'nın Avrupa'da konuşlandırıldığı iddia edilen 9M729 (NATO kodu SSC-8) füzeleriyle ilgili endişelerini tekrar dile getiRDİ.

Genel Sekreter, 'SSC-8 füzeleri gibi silahların konuşlandırılması bizim için endişe verici bir neden. Çünkü bu, Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler (INF) Anlaşması'nın da ortadan kalkmasına nden oldu.

Moskova'yı INF Antlaşması'nı ihlal etmekle suçlayan Stoltenberg, 'Diğer yeni savaş sistemlerinin kullanımı konusunda endişeliyiz.' dedi.

'DİYALOĞA İHTİYACIMIZ VAR'

Silahsızlanma konularında Rusya ile bir diyalogu savunan Stoltenberg, 'Silahsızlanma konusunda yeni bir anlaşmaya ihtiyacımız var, ancak yeni bir silahlanma yarışına ihtiyacımız yok.' dedi.

Stoltenberg NATO ve Rusya arasında en yüksek askeri düzeyde temaslar olduğuna dikkat çekti ve yakın zamanda NATO Askeri Komitesi Başkanı Stuart Peach ile Rus Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov arasında bir telefon görüşmesi yapıldığını hatırlattı.

Norveç'in başbakanı olarak görev yaptığı yıllarından söz eden Stoltenberg, 'Soğuk Savaş'ın en soğuk evrelerinde bile her zaman Rusya ile pragmatik bir anlayışa varılabilir. Bu, güç ve diyalog tezahürünün birbirini dışlamadığını gösteriyor.' ifadelerini kullandı.

star.com.tr