Sarı-Lacivertli oyuncu, her şeyden önce hedeflerini büyük tuttuklarını dile getirerek, “AEL Limassol’u burada da yenersek, 10 puanla gruptaki ilk amacımıza ulaşacağız. Ben her zaman hedefleri büyük tutarım. Fenerbahçe olarak bizim hedefimiz UEFA Kupası... Şimdi bana yine tepki gösterecekler, ‘Bu oyunla mı kupayı alacaksınız’ diye; hedefi yüksek tutmak ve istemek çok önemli. Alınmayacak hiçbir kupa yok” diye konuştu.
'Artık Alex'siz Fenerbahçe var'
Volkan Demirel, Alex de Souza konusuna da değindi. Sarı lacivertli file bekçisinin açıklamalarından bazı satırbaşları şöyle oluştu:
- Ayrılıklar sadece futbol da değil her yerde üzer. Gitmesi gerekiyor muydu gerekmiyor muydu? Bu futbolcuların bileceği bir konu değil. Alex benim için çok önemli biri 9 sene boyunca takım arkadaşım, 5 sene boyunca kaptanım oldu. Onunla hala konuşup yazışırken bile kaptanım diyorum.
- Benim için çok değerli ama alınan bir karar var ve yolumuza devam edeceğiz. Alex’li Fenerbahçe vardı artık Alex’siz Fenerbahçe var. Twitter’dan o mesajı attığında uyarmak bana düşmez. Biz sadece izledik ve karar verilirse ona uyduk. Alex’in aramızda kalmasını isterdik ancak günün şartları böyle gerektirdi.
'Galatasaray beni çok şaşırttı'
Şampiyonlar Ligi’nde Galatasaray’ın daha çok puan toplayacağını düşünüyordum; ama futbol bu, kağıt üzerinden bakıldığı zaman her şey tutmuyor. Galatasaray’ın hak ettiği şekilde daha çok puan toplaması gerektiğini düşünüyorum.
- Bireysel anlamda ligin en iyi takımıyız, çok iyi futbolculara sahibiz; ama kazanmak takım olmaktan geçiyor veya uzun vadeli bir başarı hedefliyorsanız iyi takım olmalısınız. Biz de en kısa sürede bu takımı oluşturarak hem içerde hem dışarıdaki performansımızla bunu gerçekleştireceğiz.
- Çok ceza alıyoruz. İnşallah böyle şeyler tekrarlanmaz çünkü taraftarımızla birlikteyken daha güçlüyüz. Bir grup çıkıyor bir şey yapıyor sonra tüm Fenerbahçe taraftarına mal ediliyor, bu tüm takımlarda geçerli.
'Prim istemedik'
Milli Takım çocukluktan itibaren hayal edilen bir yerdir. Milli takıma seçilen futbolcu o formayı giydiği an onun için en büyük prim budur. Hiç bir zaman milli takımda prim talep etmedik.
'Burak’ın ağzını burnunu kırdım!'
Milli Takım kampında istirahat ediyorduk. Burak uyuyordu. Çok yakın arkadaşım beni arayıp, “Burak’la kavga mı ettiniz?” diye sordu. Ben de nereden çıktığını sorduğumda Twitter’da konuşulduğunu söyledi. Ben de ona, “Evet ağzını burnunu kırdım valla dövdüm” dedim. O anda Burak içeri girdi, “Abi ne olmuş ya?” dedi. Ben de, “Burnunu kırdım ya, arkadaşıma onu anlatıyorum” cevabını verdim. Bunlar tamamen faso fiso...
'İftira atmak çok kolay'
İki milli maçtan sonra ‘Fenerbahçe’de oynuyor, milli takımda oynamıyor’ dediler. Evet, Romanya maçında geç kaldım ve hatalı bir karar verip golü yedim. İnsanlara iftira atmak çok kolay ancak insanların içlerinde düşündükleri, beyninde yaşadıkları, gece yatağa yattığında düşündükleri önemli. Ben hiçbir futbolcunun bilerek milli takımda hata yaptığını düşünmem. Düşünenlerden de şüphe ederim.