Fikri takip dedikleri iş neredeyse yok kadar azdır bizim memlekette. Örnekleri sıralayayım hemen... Mesela lunapark ölümleri. İki sene kadar önce bir ölüm yaşandı sonra üst üste güvenlik haberleri yapıldı bir hafta sonra ardı arkası kesildi. Go-kart sahasındaki ölümü hatırladınız mı?
Hani atkısı lastiği dolandığı için ölen gencecik kız var ya, ardından çıkan haberlerin etkisi de 1 hafta sürdü. Sonra sonrası gelmedi bu haberlerin...
***
Şimdi kayak merkezlerinde ölüm haberleri geldi üst üste. Göz göre göre geldi kazalar, milli kayakçımız Aslı Nemutlu’yu Erzurum’da kaybettik sonra pistlerin güvenliğini bir hafta konuştuk ve bıraktık.
Şimdi gelen haberlerin ardından 1 hafta daha konuşup bırakacağız meselenin peşini. Medyanın en etkin olduğu ve sonuç alabileceği alandır güvenlik alanı ama fikri takip olmayınca işe yaramaz... Yukarıda saydığım örnekler bu alanı ne kadar boş bıraktığımızı gösteriyor ama değişen olmuyor...
***
Aslı Nemutlu örneğinden devam edelim... Erzurum’da dava süreci devam ediyor, kaç medya kuruluşunda haberi yapılıyor, ajanslar geçiyor ama bültenlere girmiyor. Hadi ölümle biten ihmal kazası hep olmuyor diyelim... TEM’de emniyet şeridini kullananlara karşı bir hafta haber yapıldı sonuç alındı, emniyet şeridi yine eski halinde ama görmüyoruz nedense.
Medya siyasete akıl vermek yerine siyasete ve bürokrasiye sorun olan alanları göstermek için vardır. Arıza şeridi ihlallerini haber yapa yapa cezanın artmasını sağlarsınız, görev o zaman tamamlanmış olur.
***
Günlük bültenleri kurtarmak, sıcak olduğu dönemde etkileri takip etmek herkesin yaptığı iş fark yaratmak sorun çözülünceye kadar olanı takip etmekle sağlanır ancak.
Gündemi yoğun bir ülkeyiz, “Bu söylediklerin ancak Baltık ülkelerinde yapılabilir biz de olmaz” diyenler fena halde yanılıyorlar.
Bugün kadın cinayetleri konusunda en ağır yaptırımların olduğu ülkelerden biri olmamızın sebebi medyanın sorunu gündemde tutacak kadar fazla olay yaşanması. Olması gerekense tek bir ölümün bile medya için alarm zillerini çaldırması...