TRT, NBA maçlarının yayın hakkını satın aldı haberleri geldi. TRT Haber ve Spor Dairesi Başkanı Nasuhi Güngör de görüşmelerin sürdüğünü doğruladı.
Bu meseleye iki açıdan bakmak lazım... Birincisi, yayınların TRT’de olması demek daha geniş bir kitlenin basketbolla buluşması demek.
1980’lerin hemen başında Beyaz Gölge dizisinin yarattığı etkiyi bilen biri olarak, NBA maçlarının TRT’de ekrana gelmesinin bir kuşak sonra basketbolda daha başarılı bir Türkiye portresi ortaya çıkaracağına eminim...
***
İkinci nokta daha da yaşamsal... Basketbolda geçen sezon tatsız ve olmaması gereken işler yaşandı, final serisinin son maçı oynanamadı. Sponsorlar çekilme eğilimine girdi, yayın konusu zar zor aşıldı.
Buna karşın Avrupa’da da başarılar kazandığımız bayanlar basketbol ligi Türkiye’de hala yayıncı bulabilmiş değil.
Böyle bir ortamda TRT’nin en fazla seyredilen basketbol organizasyonunda söz sahibi olması gayet iyi bir gelişme. TRT adı kaçan sponsorlukları geri getirmek adına da iyi
olacaktır.
***
Gelelim işin D-Smart yayınına...Ben D-Smart’ın yoğun çabalarla büyüdüğüne inananlardanım. Mesela yılbaşı döneminde çok iyi filmler yayınladılar, platform durmadan gelişiyor.
Buna karşın NBA yayınlarında en iyi maçların CNN-Türk’e kaydırılmış olması D-Smart’a haksızlık oldu bana göre.
***
Gelelim bir başka noktaya son 6 aydır TRT Spor’un adını hiç duymadığımız kadar çok duyar olduk.
Eskiden TRT ve spor kelimeleri Dünya Kupası ya da
Avrupa Şampiyonası dönemlerinde ve sadece futbolla akla gelirdi.
Şimdi bu tablo değişti, görünen o ki daha da değişecek. Kötü oluyor demenin imkanı yok...