Şunları baştan yazalım da kimse bizi yanlış anlamasın. Terör terördür. Teröristin iyisi kötüsü olmaz.
Terör suçtur. Terörist suçludur.
Suçlunun cezasını adalet vermelidir. İhkak-ı hakk (kendiliğinden hak alma) yanlıştır.
Şimdi gelelim şu Paris baskınına.
Terör eylemi olduğunda şüphe yok. Dolayısıyla zerre kadar aklı olan hiçbir kimse olayı savunamaz, saldırganı haklı gösteremez.
Bize düşen olayı anlamak ve anlatmaya çalışmaktan ibarettir.
Bi defa şunu hemen söyleyelim ki eğer bu olayın arkasında batı istihbaratları yoksa ve sırf ihkak-ı hakk için bir takım Müslümanlar icra ettiyse bilinmelidir ki onlar, Müslümanlara zarar veren ahmakların ta kendileridir.
Hangi akıllı Müslüman, Müslümanları menfaatini düşünen hangi örgüt böylesine Müslümanları ateşe atan bir olaya teşebbüs edebilir ki?!
Avrupa genelindeki Müslümanları bir kenara bırakalım sadece Fransa’da yaşayan Müslümanları zerre kadar düşünen bir Müslüman şahıs ya da örgüt böylesi bir cinayete nasıl teşebbüs edebilir?
Edemez, etmemelidir.
Fransa’da yaşayan beş milyon Müslümanın bundan sonra maruz kalacağı muamele, Avrupa genelinde yaşayan milyonlarca Müslümanın karşılaşacağı ötekileştirme ve uğrayacakları zararı bir Müslüman şahıs ya da örgüt nasıl göze alabilir?
Bu eylemi yapanlar Müslüman bile olsalar arkalarındaki akıl kesinlikle İslam’ın ve Müslümanların menfaatini düşünen bir akıl olamaz.
Kamuoyuna Hz. Peygambere hakaret ettiği gerekçesiyle bir mizah dergisinin (Charlie Hebdo) ve ressamının hedef alındığı pompalanıyor. Sahih İslami anlayışın böylesi bir eyleme izin vermesi asla ve kat’a mümkün değildir. Milyonlarca Müslümana zarar verecek bir eyleme Hz. Peygamber izin verir miydi sanılıyor? Asla. Siyer-i Nebi bunun örnekleriyle dolu.
Meşhur kuraldır içinde bir Müslümanın ve 99 suçlunun bulunduğu bir gemi sırf o bir tek Müslümanın selameti için batırılmaz.
Aralarındaki Müslümanların selameti için bile küfür toplumunu azaba düçar etmediğini (Fetih Suresi 25) bildiren Rabbimize inanan hiçbir mümin böylesi bir cinayete teşebbüs edemez.
Yok, yok biz bu olayı asla tasvip etmeyiz.
Fakat batıya da bir çift sözümüz var: Basın hürriyeti diyerek demokratik haklar diyerek ötekileştirmeyi meşrulaştırmak, başkalarını aşağılamak, inançlarına ve değerlerine hakaret edip aşağılamak gibi hak ihlallerini hoş görmekten, sonra da İslam’ı sorumlu tutmaktan artık vazgeçin!
Ayrıca gerek Ortadoğu’da ve Asya’da gerekse Afrika’da radikal odakların eylemlerine zemin hazırlayan politikalardan vazgeçin!
Unutmayın, darbecilere kucak açar, diktatörleri bağrınıza basar, zalimlere ve işgalcilere destek olursanız radikalizmi siz palazlandırmış olursunuz!
Eğer bu olayın arkasında sizin istihbarat merkezleriniz yoksa ve sırf bazı gafil Müslümanların eyleminden ibaretse bilin ki, bunun sorumlusu da o gafillerin yanı sıra İslam’a ve Müslümanlara karşı takip ettiğiniz politikalar sebebiyle yine sizsiniz.