29 Mart 2024 Cuma / 20 Ramazan 1445

Yıldırım-İmamoğlu ortak yayını (16)

Yıldırım-İmamoğlu ortak yayını (16) - CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu: - "Bugün vaat verme pozisyonu bize aittir ama Sayın Yıldırım'a ait değildir.

17.06.2019 - 00:44
25 yıldır yönetiyor" - AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım: - "İstanbul'un dikey yapılaşmasında ilçeler bazında inceleme yaptım, 22 ilçede yoğunlaşmış, bu 22 ilçenin 18'i CHP belediyesi. Dikey yapıların 4 tanesinde AK Parti'li belediye başkanları var"

İSTANBUL (AA) - İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi öncesi, AK Parti adayı Binali Yıldırım ile CHP adayı Ekrem İmamoğlu, ortak yayına katıldı.

Yıldırım ile İmamoğlu, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen ortak yayında, gazeteci İsmail Küçükkaya'nın sorularına yanıt verdi.

Seçilmesi halinde İstanbul'da kadının güçlendirilmesi ve çalışma hayatına katılması için ne gibi projeleri hayata geçirmeyi planladığına ilişkin soru üzerine İmamoğlu, "Siyasi kalitemiz konusunda yine bir yorumda bulundu. Kalite yorumu yapınca incitici oluyor. Bu tabii hoş bir yorum değil. Zira, Beylikdüzü halkı ortaya koyduğu takdirle de bizim 5 yılda neler başardığımız hususunda net bir refleks ortaya koymuştur." dedi.

İmamoğlu'nun, "Bugün vaat verme pozisyonu bize aittir ama Sayın Yıldırım'a ait değildir. 25 yıldır yönetiyor." demesi üzerine Yıldırım, "Bunu anlamadım. Ben de belediye başkan adayıyım. Bu ne biçim laf." yanıtını verdi.

Ekrem İmamoğlu, "Sayın Yıldırım'a şunu söylemeye çalıştım; Siz, 25 yıla yakındır 17 yılı da özellikle AK Parti dönemine ait olmak üzere, 15 yıl da AK Partili belediye başkanlığı olmak üzere yönetimdesiniz zaten. O anlamda vaat bize yakışır. Siz, bir şey yapmamışsanız, kadın ile ilgili eylemleriniz yeterli değilse, bugün bunları vaat haline getirmişseniz sevindirici." ifadelerini kullandı.

- "Vaatlerimize eşlik ediyor olması mutlu edici"

Söylediği birçok vaadin tarihlerinin olduğunu anlatan İmamoğlu, şöyle devam etti:

"15-20 gün sonra Sayın Yıldırım'ın bunları da açıklıyor olması, bizim vaatlerimize eşlik ediyor olması benim açımdan mutlu edici. Bunu eleştirmem. Tabii ki bizdeki açıklamaların takip ediliyor olması... 31 Mart seçimleri ve şimdi yenilenecek olan kısmı ile beraber bizim söylemlerimiz üzerine oturmuştur. Biz, insana, kadına, çocuğa, bu şehrin gençlerine oturttuk zemini. Bu çok değerli bir şey. Biz, hızlıca 150 kreş açacağız. En fazla çocuk sayısı olan ve kreşi olmayan 150 mahallede hızlıca kreş açacağız. Sadece kreş meselesi değil bu kadınların söz hakkı olma meselesi. Kadın istihdamı ve kadın emek ofisleri, bu ofisler üzerinden satın alma garantisiyle kadınların çalışabilmesine fırsat tanımak, kadınların hayat içinde olmasını sağlamak."

Annelerin 0-4 yaş arası bebekleriyle İstanbul'u ücretsiz dolaşmalarını sağlayacaklarını aktaran İmamoğlu, kadına yönelik projelerine ilişkin şunları söyledi:

"Yine 0-4 yaş arası çocuğu olan annelerin, bütün sosyal tesislerimizden yüzde 40 indirim almalarını sağlayacağız. Kadın sağlığı tarama merkezi, aynı zamanda 7/24 hizmet veren iki adet istasyon sığınma evi açacağız. Kadın sığınma ve şiddet kriz merkezi açacağız. 2015 TÜİK verilerine göre İstanbul güvenlikte 73. sırada. Her 10 kadından dördü şiddet görüyor. Çocuğu ile beraber kadını, ihmal ve istismar hususları üzerinden destekleyeceğiz. Bu anlamda özel ekiplerimiz olacak. 961 mahalledeki mahalle evlerimizde iki sosyolog istihdamı sağlayacağız. Niye? Özellikle çocuk istismarı ve kadına şiddetle ilgilensin diye. Bütün bunlar bugünün ev kadınlarına olağanüstü hizmet ortamı yaratmış olacak."

- "Ne FETÖ'yü görmüşlüğüm ne de yurtlarında kalmışlığım var"

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, "Siz hayatınızda FETÖ'nün yurtlarında kaldınız mı, okullarına gittiniz mi, mesela örgüt elebaşını gördünüz?" şeklindeki soruya, "Yok. Yani benim ne FETÖ'yü görmüşlüğüm ne de yurtlarında kalmışlığım var." yanıtını verdi.

Daha sonra Küçükkaya, "Çarpık kentleşme, yapılaşma... Hangi partili belediye olursa olsun karşı karşıya kaldığımız hazin bir durum. İkinizden de bunun yanıtını merakla bekleyeceğim." ifadelerini kullandı.

Bu sırada İmamoğlu, "İçeriklere konu olarak girme zorunda olduğunu hissettiğim anlamda bir yön çizebilmek adına kaç sorumuz kaldığını bilmek istiyorum." diye konuştu.

Küçükkaya'nın "Son bir soru, bu sorudan sonra benim özel bir sorum var, sonra bitiyor." yanıtı üzerine İmamoğlu, "Tamam, çünkü ben bazı alanlara girmek istiyorum." dedi.

İsmail Küçükkaya'nın, ek söz hakkı verebileceklerini dile getirmesinin ardından Yıldırım da "Şimdi bir şeyi konuşalım, biz doğrusunu istersen ulaşımı konuşmadık. İstanbul'un en büyük sorunu. Trafiği konuşmadık, çevreyi konuşmadık, otoparkı konuşmadık. Daha birçok konular var. Herhalde Ekrem Bey de bunu uygun görür." ifadelerini kullandı.

İmamoğlu da "Ben tam da o anlamda söyledim. Bazı hususları konuşmadık." dedi.

- "İstanbul'un yeşile ihtiyacı var"

İmamoğlu, İstanbul'un kent yönetimi hakkında yöneltilen soruya, "İstanbul'un yönü yok. İstanbul'un gittiği yerle ilgili bir tanım yok. Buna Sayın Yıldırım da katılacaktır. Öyle bir hale gelmiştir ki nüfus planlamasında kaç milyon olacak İstanbul? 20 mi, 25 mi 30 mu? Kaç milyonluk nüfus yerleşimi planlanıyor? Böyle bir yönü yok. İstanbul şehrinin yönünü çizeceğiz. İlk bir yıl içerisinde mevcut durumu belirleyeceğiz sonraki bir yıl içerisinde de İstanbul'a 2030 ve 2050 hedeflerimizi açıklayacağız. Bu hedefler bizim ortaya koyduğumuz yıllar değildir. Dünya çapında şehirlere atfedilen birtakım dönüm noktalarıdır. Bunlar BM çapında çalışılmış yıl parametreleridir." yanıtını verdi.

İstanbul'un kırsalda kalacak mahalleri gibi hususlarda bir planlama getireceklerini aktaran İmamoğlu, şöyle devam etti:

"Yeşil alan konusunda özellikle az önce konuyla ilgili söylediler, birtakım raporlar açıkladılar ama İstanbul yeşil alan bakımından dünyanın en sıkıntılı metropollerinden biri. Dünyanın önde gelen ülkeleri arasında birçok verimiz geri... OECD ülkelerinde çocuk yoksulluğu konusunda son sıradayız. Yeşil alan keza aynı. Bunların hepsi yaşamı etkileyen şeyler. Biz, 15 vadide yaşam vadisi açıkladık. Bunu neden açıkladık? İstanbul'un yeşile ihtiyacı var. Kuzey kuşağı açıkladık. Kuzey ormanlarına verilen sıkıntı ve tahribattan sonra özellikle böyle bir çalışmayla tam 30 milyon metrekarelik yeşil alanı bu şehre katma zorunluluğumuzu paylaştık. Bunun yanı sıra İstanbul'da kentsel dönüşüm çok önemli bir konu. Buna neden giriyorum? Depremi tetikleyen bir husus olduğu için. Ben demedim. Bu şehri 25 yıl yönetenler 'Bu kente ihanet ettik.' cümlesini kuranlar söyledi. 25 yıldır yönetiyorsunuz. Sahile kurulan o yüksek binalar, birçok ilçede yeşil alanların imara açılarak, özellikle deprem toplanma alanlarının yok edilmesiyle bu kentin yeşil alan fakiri haline getirilmesi... Bu unsurlarda katı, sıkı ve şehrin değişmez kurallarını var edeceğiz."

- "37 milyon 500 bin metrekare ilave yeşil alan kazanmış olacağız"

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım da yeşil alanın bir şehir için 2 şekilde önemli olduğunu anlatarak, "Birisi şehrin nefes alması. İnsanlar binalardan, yeşil alan olmamasından bunalıp, kendini atacak bir yer bulması lazım, bu anlamda önemli. Bizim de 20 tane 'Yeşil Koridor' projemiz var. Bu Silivri'den başlıyor, Pendik'e kadar devam ediyor. Esasında bunlar şu, İstanbul'un dereleri bunlar önceden buralar dereydi daha sonra yapılaşmadan dolayı bir kısmı artık adı kaldı kendisi yok. Biz bütün bu dereleri ihya edeceğiz. Bu dereleri ihya ettikten sonra 37 milyon 500 bin metrekare ilave bir yeşil alan kazanmış olacağız. Bu alan hem derenin etrafında yürüyüş bisiklet, piknik alanları olacak buradan da yatayda millet bahçelerine geçiş olacak, ondan sonra her mahallede 200 metre mesafede çocuk parkı olacak. Sonra semt parkları, sonra millet bahçeleri ve bu koridorlarla entegre olacak dolayısıyla kuzey ormanlarına erişimi bu koridorlarla sağlayacağız veya kuzeyden Marmara'ya inişi sağlamış olacağız." diye konuştu.

Bu şekilde de yeşil alan miktarını artırırken buraların depremde geçici barınma alanları olarak kullanılacağını dile getiren Yıldırım, şunları kaydetti:

"Bu çok heyecan verici bir proje ve çok kolay da yapılabilir bir projedir bunu yaptığımız zaman İstanbul'un kişi başı yeşil alan miktarı 10 metrekarenin üzerine çıkmış olacak. Şu anda 8 metrekare civarında. Tabii dikey yapılaşma kötü bir şey hem şehirde sosyalleşmeyi ortadan kaldırıyor, aynı zamanda da şehrin güzelliğini, kimliğini ortadan kaldırıyor. Ben gelmeden baktım. İstanbul'un dikey yapılaşmasında ilçeler bazında inceleme yaptım, 22 ilçede yoğunlaşmış, bu 22 ilçenin 18'i CHP belediyesi. Dikey yapıların 4 tanesinde AK Parti'li belediye başkanları var. "

(Sürecek)