Bağımlılıklardan kurtulma yöntemi olarak müzik

Prof. Dr. Evren Kutlay / Yazar
20.02.2022

Sevdiğimiz bir müziği dinlemenin vücudumuzda dopamin seviyesini arttırdığını biliyoruz. Dolayısıyla, sigara bağımlılığının psikolojik ve bilişsel tahribini bertaraf edebilmek, bırakma sürecinin yumuşak geçişine yardımcı olmak, beynin öğrenme ve muhakeme etme alanlarını uyarmak için müzik teorileri uygulamalarına başvurabiliriz.


Bağımlılıklardan kurtulma yöntemi olarak müzik

Her sene 9 Şubat'ı Dünya Sigarayı Bırakma Günü olarak idrak ediyoruz. O gün, tüm dünyada sigaranın sağlığa zararları konusunda farkındalık oluşturmak üzere çeşitli etkinlikler yapılıyor. Mart'ın ilk haftasını ise biz Yeşilay Haftası olarak kutluyoruz. Birinci Dünya Savaşı ve Milli Mücadele yıllarında toplumumuzun işgale karşı mücadele ruhunu zayıflatarak azmini, dirayetini kırmak ve zihinleri ve bedenleri uyuşturarak bağımlılık yaratmak üzere yaygınlaştırılması tasarlanan maddelerin tüketiminin önüne geçmek için Sultan VI. Mehmed Vahîdeddin'in onayıyla, Ord. Prof. Dr. Mazhar Osman Uzman ve arkadaşları tarafından, 5 Mart 1920 tarihinde, günümüzde Yeşilay olarak faaliyet gösteren "Hilal-i Ahdar Cemiyeti" (Yeşil Hilal) kurulmuştur. Kamu yararına çalışan, ulusal ve uluslararası düzeyde faaliyetleriyle rol model olan Yeşilay, kurulduğu yıldan günümüze kadarki süreçte bağımlılık yapan ürün ve mecralar çeşitlendiğinden, mücadele alanlarına, insan bedeninin biyolojik mekanizmalarını nörokimyasal etkilerle kontrol altına alarak psikolojik ve sosyal varlığına sızan alkol, tütün ve uyuşturucu maddelerin tüketimi ile insanın davranışsal ve ruhsal yönelimlerini ele geçirerek, dışardan görünür, yenir-içilir, kana karışır kimyasal bir madde olmaksızın fiziksel tahribe de yol açabilen kumar, internet ve teknoloji bağımlılığını eklemiştir. Ortak paydalarında mikro düzeyde insanı, makro düzeyde ise toplumu çok yönlü istila etmeyi hedefleyen her bir bağımlılık ürünü bağımsız başlıklarda değerlendirilmeyi ve ayrı ayrı kurtuluş önerilerini gerektirdiğinden, bu yazımızda sigarasız bir hayatı müzikle tasarlama fikrimizi sunacağız.

Bağımlılık köleliktir

Bağımlılık, kişinin, tükettiği bir maddenin, kullandığı bir nesnenin veya yaptığı bir davranışın fiziksel ve/veya ruhsal sorunlara yol açtığını bilmesine rağmen üzerinde kontrolünü kaybettiği için onu bırakamamasıdır. Kronik bir beyin hastalığı olarak da tanımlanmaktadır. Beynin önce ödül merkezini ele geçirerek salgılattığı dopamin hormonu ile muhakeme, karar verme, öğrenme gibi alanlarına yönelerek kontrol altına alan bağımlılık, insanın hayatı üzerindeki hâkimiyetini yaşarken sona erdirir.

Öyleyse bağımlısı olacağınızın ispatlandığı, zararlarının üreticisi tarafından dahi paketi üzerinde beyan edildiği bir maddeye hayatınızın dümenini körü körüne teslim etmek niye? En nihayetinde, bağımlısı olduğunuz her şey onu üretenle yaptığınız, daimi olması hedeflenen ve koşulsuz kabulünüzü garantileyen bir sözleşmedir. Bu sözleşme, ürünün daimi kapitali, şartsız yatırımcısı, talepkâr olmayan sağlayıcısı ve hatta gönüllü reklam ve pazarlama sorumlusu, dolayısıyla da yayıcısı olmayı üstlendiğinizin aleni beyanıdır. Maddi-manevi bağlılıkla, canınızı dahi ortaya koyabildiğiniz, tek taraflı kazanıma dayanan bir ilişkiyi hayatınızın hangi alanlarında kabul edersiniz? Arkadaşlık? Evlilik? Çalışma ya da okul hayatı? Maddi (fiziksel, iktisadi, emek, vb.), psikolojik ve davranışsal adanmışlık kapasitenizi kendinize yönlendirseniz, sevdiklerinize aktarsanız hayatınızda neler değişirdi? Farkındalık geliştirmek olumlu çıkışa giden kararları aldıran, iyileşmeyi seçtiren, iradeyi uyandıran, tedaviye ikna eden en güçlü adımdır. Bu adımı hayata geçirmek için illa olumsuz sonucu beklemek gerekmiyor; çünkü sonucun olumsuz olacağı kaçınılmaz bir gerçek. Bağımlı olmamak idealdir; fakat olunması da bir son değildir. Bağımlılık tuzağına düşmemek, düştüyseniz de prangalarınızdan kurtulmak için faydalanabileceğiniz alanlardan biri müziktir.

Bir nefes müzik çek

Bağımlılık tedavisinde müzik tedavi süreçleri hem müziğe mahsus icra ve teoriler ışığında hem de müziğin sağlayacağı sosyokültürel ortamın faydası yoluyla tasarlanabilir. Bağımlılık gelişiminin şiddetini belirleyen çevre, maddeye erişim kolaylığı ve başlanılan yaş gibi kriterlerin tamamını müzik kapsayabilir. Müziğin psikolojik ve fizyolojik tepki oluşturma potansiyelinden, çeşitli makamların ve tonların duygu durum düzenlemesinde kullanıldığından önceki yazılarımızda bahsetmiştik. Sevdiğimiz bir müziği dinlemenin vücudumuzda dopamin seviyesini arttırdığını biliyoruz. Dolayısıyla, sigara bağımlılığının psikolojik ve bilişsel tahribini bertaraf edebilmek, bırakma sürecinin yumuşak geçişine yardımcı olmak, beynin öğrenme ve muhakeme etme alanlarını uyarmak için müzik teorileri uygulamalarına başvurabiliriz.

Sosyokültürel bağlamda ise müzik eğitimi ve uğraşısı orkestra, müzik grupları, koro gibi toplu icra alanlarına dahli sağlayacağından çevrenin pozitif yapılanmasına hizmet edecektir. Bu tip performans gruplarına erken yaşlarda katılabilme imkânı kişiyi bağımlılık ortamlarından uzaklaştıracak, takım çalışması ile birlikte bütüne duyulan sorumluluk ve bağlılık duygusunu pekiştirerek müzik üzerinden içinde bulunulan gruba aidiyeti inşa edecektir. Böylelikle genç yaşlardan itibaren zarar verenin tanımı yapılarak, çerçevesi çizilerek bağımlılığından kaçınılacak, fayda sağlayana bağlılık deneyimle geliştirilecektir.

No Smoking Orchestra

Sigara bağımlılığıyla mücadelede müziğin sosyokültürel gücünden ve algı yönetimi kapasitesinden faydalanan bir topluluk örneği ünlü Sırp sanatçı Emir Kusturica ile sahne alan No Smoking Orchestra (Zabranyeno puşenye (Sırpça)/Sigara içmek yasaktır orkestrası)' dır. Grubun adı bir yandan sigarasız bir hayatın müzikle kucaklaşmasını vurgularken, diğer yandan müziği, tütün tüketiminin tetiklendiği var sayılan eğlence kültürünün bir paydaşı olarak değerlendirildiğinde bile, Balkan ezgilerinden oluşan hareketli ve coşkulu repertuarlı grubun mutlak özgürlük felsefesini seçtiği isimle- sigarasızlık üzerinden- tanımlamaktadır. Diğer bir deyişle, grubun kimlik temsilinde öne çıkan sigara yasağı, bağımlılıkları reddeden müzikli bir yaşamı sembolize etmektedir.

Tütün ürünlerinin kullanımının, kişinin solunum sisteminde kendine var oluş alanı tanımlayarak zamanla tüm bedenini ele geçirdiği düşünüldüğünde ses eğitimini ve bazı çalgıların icracılığını non-smoking (sigara içilmeyen) alanda tanımlamak mümkün görünüyor. Sigara kullanımı ağız ve burundan nefes alıp verme döngüsüyle başlayıp elin mekanik bir hareketle ağza götürülmesiyle süre geldiğinden aynı mekanizmaları faaliyete geçiren nefesli çalgıların icrası ve solo veya koroda şarkı söyleme aktivitesi sigara bağımlılığının tedavisinde modellenebilir. Sigara tüketimi seste bozukluğa ve akciğer kapasitesinde düşmeye yol açarak performansı zora sokacağından kendiliğinden gözden düşer. Üstelik böyle bir yönelim, çoğu bağımlının bağımlılığına gerekçe gösterdiği el ve dudak tiryakiliğinden kurtulmaya da alternatif bir yöntem oluşturabilir. Tüm beden hareketlerinin ideal potansiyelinin idraki ve sürdürülebilirliği oksijen kapasitesine bağlı olduğundan vurmalı çalgıların performansı da benzer bir tedavi platformu sunabilir.

Oflamak yerine üflemek

Müzik sizin dostunuz olmak için fırsat kollar. Bir de ondan bir nefes almayı, onu içinize çekmeyi deneyin. Hayatın zorlu mücadelesini verirken oflayacağınız anlarda nefesli çalgınıza üfleyin. Ya da ciğerlerinize her nefesinizde doldurduğunuz hayat zerreciklerini dumanlar altında boğmaktansa notalara dönüştürüp dünyaya haykırın. Tüttürün müziğinizi her dar anda, her keyifte, kutlamada... Sigaraya yaptığınız maddi ve manevi yatırımı, sigara içebilmek için toplumsal alanda dahi katlandığınız külfeti, vefakâr ve cefakâr yüreğinizin yüklendiği bin bir fedakârlığı, zihninizin fazladan bir sigara anı daha yaratabilmek için ortam kollamaktan yorgun düşüren hesaplarını müziğe yönlendirin. Pişman olmayacaksınız.

[email protected]