Böyle buyurdu Konfüçyüs

MURAT GÜZEL / Açık Görüş Kitaplığı
21.11.2015

Çin İmparatorluğu’nun resmi felsefesi haline dönüşen ve 1912’ye kadar okullarda öğretilen Konfüçyüsçülüğün en temel metni olan Üstad Dedi Ki kolay okunabilen bir bilgelik kitabı.


Böyle buyurdu Konfüçyüs

Çince Kongzi ya da Kongfuzi (Üstad Kung) olarak bilinen Konfüçyüs M. Ö. 551-479'da Çin'in Lu eyaletinde doğan, yaşayan ve ölen en ünlü Çinli filozof ve devlet adamıdır.

Çin'in Sokrates'i kabul edilen Konfüçyüs bir din kurucusu, ya da bir reformcu olarak ortaya çıkmamış, bozulmuş ve yıkılmak üzere bulduğu Kadim Çin dinini canlandırmaya çalışmıştır. Misyonunu, “Ben eskiye inanan biriyim; bir kurucu değil bir aktarıcıyım.” sözleri ile tarif etmiştir. Bütün eski Çin metinlerini gözden geçirmiş, daha önceki Çin filozof ve düşünürlerinin yazılarını derleyerek yorumlamıştır. Ona büyük bağlılık gösteren ve ondan edebiyat, tarih, felsefe-ahlak öğrenen öğrencileri, ölümünden sonra onun sözlerini ve görüşlerini toplamışlardır.

Konfüçyüs her ne kadar kendisini bir "aktarıcı" olarak nitelese de adı filozoflar, devlet adamları, büyük öğretmenler ve ahlakçılar arasında değil, peygamberler arasında zikredililir. Dinler Tarihi araştırmcacıları da onu bir "din kurucusu" olarak ele alır. Buna karşın bir filozof olarak Konfüçyüs'ün temel ilgi alanı insan ve insan ile toplum ilişkileri oluşturur. "Doğru yol", "üstün insan", "Tanrı", "soyluluk", "kavramların kargaşadan arındırılması", "erdemlilik" gibi öğretisinin merkezinde yer alan kavramların örüldüğü Üstad Dedi Ki kitabı öğrencilerinin Konfüçyüs'ün konuşmalarını derlemesiyle oluşturulmuş ve Konfüçyüs öğretisi için kutsal kitap sayılması gerekli.

Toplam 20 kitaptan oluşan Üstad Dedi ki, içerdiği birçok hikmetli sözleri içeren bir ahlak kitabı olarak okunabilir. Konfüçyüs'ün öğretisi din değil, eski Wu-dinine dayanan etik felsefedir. Bütün eski Çin metinlerini gözden geçiren, daha önceki Çin filozof ve düşünürlerinin yazılarını derleyerek yorumlayan Konfüçyüs'e büyük bağlılık gösteren ve ondan edebiyat, tarih, felsefe-ahlak öğrenen öğrencileri, ölümünden sonra onun sözlerini ve görüşlerini toplamışlardır. Öğretisi, değişik zamanlarda farklı nitelikte felsefi ve dinî bir kimlik kazanıp ahlaki-siyasi bir öğreti olarak öne çıkmıştır. Konfüçyüs'e göre anne ve babaya saygı, büyüklere hürmet, ahlak kurallarının başında gelen erdemlerdendir. Ona göre "adalet kutup yıldızı gibi yerinde durur ve geri kalan her şey onun etrafında döner!"

Çin’in Sokratesi

Şair-yazar Hakan Arslanbenzer'in pürüzsüz bir tercümeyle Türkçe'ye  kazandırdığı yaklaşık 2 bin 500 yıllık  sözler, konuşmalar ve konuşma parçalarından oluşan ve Çin İmparatorluğu’nun resmi felsefesi haline dönüşen ve 1912 yılına kadar okullarda öğretilen Konfüçyüsçülüğün bu en temel metni olan Üstad Dedi Ki (Lun Yü) okumakta da zorlanılmayacak bir bilgelik kitabı.

[email protected]

Üstad Dedi Ki, çev. Hakan Arslanbenzer, Avangard, 2015

Sanat, seyirci ve skandal

Perniola’ya göre zamanımızda sanat, özerkliğini yitirerek piyasaya ve kitle iletişimine kaynar. Gizemli atmosferinden, aurasından ve eleştiriden yalıtılır. Peki geriye ne kalır? Sanatın gölgesi kalır.Perniola'ya göre  çağdaş sanat ile seyirci topluluğu arasındaki ilişki, artık takdir ve hayranlık isteği üzerine değil, tahrik ve skandal üzerine kuruludur. Dolayısıyla sanatsal değer, enformasyon ve iletişim piyasasına dayanma eğilimi gösterir. Walter Benjamin’den, Gilles Deleuze ve Giorgio Agamben’e birçok filozofu; Andy Warhol’dan, Joseph Kosuth ve Guy Debord’a sanatçıları; Derek Jarman’dan Wim Wenders’e sinemacıları tarayarak, çağdaş bir sanat felsefesinin veya felsefi bir sanat ve sinemanın olanaklarını arar.

Sanat ve Gölgesi, Mario Perniola, çev. Kemal Atakay, İletişim, 205

Akıl nasıl modernleşti?

ABC Aklın Modernleşmesi, metin üzerine bir kitaptır. Metnin dönüşümü, alfabenin ortaya çıkmasıyla, sözlü kültürden yazıya geçişle, hafızanın yerini unutuşun almasıyla, yazıdaki kelimelerin arasına boşluk konmaya başlamasıyla ve nihayet yazının benliği kurgulamasıyla ve kurgunun/yalanın edebiyatı değiştirmesiyle bugün yaşanan elektronik çağa dönüşümüdür. Okulsuz Toplum, Şenlikli Toplum ve Sağlığın Gaspı kitaplarında okul, hastane ya da otomobil gibi endüstriyel araçlar üzerine yazan Illıch bu araçların gerçeklik algımızı nasıl biçimlendirdiğini ve daha önemlisi insan zihninin bu araçları kullanarak gerçekliği nasıl inşa ettiğini inceler. Illich, kendisine sorulan Batı Kültürünü biçimlendiren en önemli araç nedir sorusuna "alfabe" diye cevap verir.

ABC Aklın Modernleşmesi, Ivan Illıch-Barry Sanders, Çev. İsmail Avcı, Ümit Şahin, Yeni İnsan, 2015