Adeta ahlaki yozlaşma merkezine dönüşen TikTok'ta çok sık kişisel hayatın ifşası, bedenin ifşası, çocuğa karşı şiddet, siber zorbalık vakaları yaşanıyor. Hafta içinde geleneksel medyanın gündemine taşımasıyla herkesin haberdar olduğu baba tacizi paylaşımı bunlardan sadece biri. Özellikle genç kuşağın takip ettiği TikTok'un kullanıcıları, artış trendinde olan gayri ahlaki paylaşımlara her gün daha fazla maruz kalıyor.
Doç. Dr. Mustafa Bostancı / Sakarya Üniversitesi
Sosyal medya canlı bir organizma olarak hayatın içerisindeki yerini ve önemini korumaya devam ediyor. İletişim, haber alma, eğitim, eğlence gibi ihtiyaçların büyük bir bölümü sosyal medya platformları üzerinden karşılanıyor. Sosyal medya, bir taraftan kullanıcıların bu ihtiyaçlarını karşılarken, diğer taraftan yeni birtakım platform ve özellikleri hizmete sunuyor. Kitlelerin ilgisini çeken platformlar popülerlik kazanırken, tercih edilmeyen platformlar sosyal medyaya veda ediyor. Son zamanlarda özellikle genç kullanıcılar tarafından sevilen ve yoğun ilgi gören sosyal medya platformu olarak TikTok göze çarpıyor.
Türkiye'de birinci
TikTok, Çin merkezli bir şirket olan ByteDance tarafından 2016 yılında Douyin adlı bir video paylaşım platformu olarak kuruldu. Çinli Dauyin 2017 yılında TikTok adıyla uluslararası bir uygulama olarak güncellendi. ByteDance firmasının Şangay merkezli müzik paylaşım platformu musical.ly'i satın almasından sonra TikTok ve musical.ly uygulamalarının kullanıcıları tek bir platformda birleştirildi. 2021 yılı verilerine göre TikTok dünya genelinde 689 milyon aylık aktif hesap tarafından kullanılıyor. Kısa videolar çekme ve canlı yayın yapma özellikleriyle ön plana çıkan platform Türkiye'den yoğun ilgi görüyor. 2020 yılında Türkiye'den en çok indirilen akıllı telefon uygulamalarının başında TikTok geliyor.
Uygulama indirme istatistiklerinden hareketle Türkiye'de 34 milyon civarında TikTok kullanıcısının olduğu tahmin ediliyor. Henüz birkaç yıllık bir maziye sahip olmasına rağmen, TikTok Türkiye'de kullanılan popüler sosyal medya platformları arasında 9. sırada yer alıyor. Dünya genelinde bir kullanıcı günlük ortalama 2 saat 25 dakikasını sosyal medyada geçiriyor. Türkiye özelinde bu süre 2 saat 57 dakikaya çıkıyor. Dünya genelinde bir kullanıcı TikTok'ta aylık ortalama 13.3 saat zaman harcıyor. Türkiye TikTok kullanıcılarının geçirdiği süre ise aylık ortalama 14 saat olarak belirtiliyor. TikTok, Whatsapp, Instagram ve Facebook'tan sonra Türkiye'de en fazla zaman geçirilen sosyal medya uygulaması olarak dikkat çekiyor. TikTok, kullanıcılarına daha fazla takipçiye sahip olmayı ve takipçilerden hediye almayı hem bir yarış hem de gelir yöntemi olarak sunuyor. TikTok kullanıcılarının canlı yayın yapabilmesi için bin takipçiye ulaşması gerekiyor. Takipçiler yayıncılara hediyeler gönderebiliyor. Bir TikTok yayıncısına gönderilen gül hediyesi, gönderici kullanıcıya 25 kuruşa satılırken, 15 kuruş TikTok tarafından kesiliyor ve yayın yapan kullanıcıya 10 kuruş ödeniyor. TikTok'ta kullanılan hediyelerin sayısı oldukça fazla. Alınan hediyeler karşılığı cüzdanda biriken miktar 20 doları geçtiğinde ise kullanıcı kazandığı parayı istediği bir banka hesabına aktararak çekebiliyor. Kısacası Tiktok, kullanıcılar için küçük ama kendisi için büyük maddi kazanç sağlayan bir mantıkla çalışıyor.
Her tık bir veri
Kullanıcı verisinin son derece kıymetli olduğu bir çağda yaşıyoruz. Sosyal medya platformları, kullanıcı tarafından üretilen ve yine kullanıcı tarafından tüketilen içerikleri merkeze alan bir çalışma mantığına sahip. Her paylaşım, her beğeni, her yorum ve kısacası bu platformlarda gerçekleştirilen her tık bir veriye dönüşüyor. İzlenme ekonomisi olarak da adlandırılan bu yeni ekonomik modelin hammaddesi kullanıcı verisi oluyor. Sistemde daha uzun süre kalanlar doğal olarak daha çok veri üretiyor. Bu nedenledir ki sosyal medya platformları daha çok kullanıcıya ulaşmayı ve bu kullanıcıları sistemde uzun süre tutmayı hedefliyor. Bu durum kullanıcıların daha fazla görünür olmasını ve özel hayatlarını takipçilerine daha fazla sergilemesini beraberinde getiriyor. Değerli olanı saklayan, gizleyen, muhafaza eden kültürden, açığa çıkaran, sergileyen, ifşa eden kültüre doğru hızlı bir dönüşüm yaşanıyor. Bauman'ın ifadesiyle "Görünüyorum, öyleyse varım!" yaklaşımı internet ve sosyal medya kullanıcılarının geneli üzerinde hakim bir görüş olarak yaygınlaşıyor. TikTok bunu bir adım daha ileriye taşıyarak görünmekten haz almayı maddi kazanç elde etme boyutuna getiriyor. Daha çok yayın, daha çok ifşa, daha çok hediye ve daha çok gelir mantığıyla kullanıcılara ulaşılması gereken bir hedef gösteriyor. TikTok kullanıcıları daha çok hediye almak ve para kazanmak için gönüllü olarak kendi hayatlarını ifşa ediyor. Mahremiyetin sınırlarının sadece kusurları gizleyen dar bir anlayışa hapsedildiği dijital çağda, gönüllü ifşa sıradan ve olması gereken bir davranış olarak algılanıyor.
Ahlaki yozlaşma
İzleyicilerin dikkatini çekme ve daha fazla görünme çabasının bir sonucu olarak TikTok kullanıcıları ahlaki değerlerin sınırlarını zorluyor. TikTok yayıncıları kendilerinin ve çevrelerinin mahrem hayatlarına ilişkin daha fazla, daha özel bilgileri ifşa ederek gelir elde etmeye çalışıyor. Edep sınırlarını aşan videolar eğlence maskesiyle sunuluyor. Her geçen gün benzer vakaların sayısı artıyor. Genç bir TikTok kullanıcısı anneannesiyle çektiği videoda takipçilerine dünyanın en tatlı anneannesini göstereceğini söylüyor. Sonra ekrana iyice yaklaşmasını istediği anneannesinin başında bir yumurta kırıyor. Yaşlı kadının şaşkınlığı ekrana yansırken torun kahkahayı patlatıyor.
Yakın zamanda gerçekleşen bir başka olayda ise TikTok kullanıcısı bir baba canlı yayında kızına gayri ahlaki söz ve hareketlerde bulundu. Bu davranış büyük bir tepkiyle karşılandı ve kısa sürede sosyal medya platformlarında gündem oldu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada "Sosyal medyada, kızına uygunsuz söylem ve hareketlerde bulunan kişi ile ilgili görüntülerin ortaya çıkmasının hemen ardından il müdürlüğü ekiplerimiz harekete geçmiştir. Çocuğumuz koruma altına alınmıştır. Bakanlığımız tarafından adli süreç takip edilecektir" ifadelerini kullandı. Somut örneklerle ifade edilen gayri ahlaki içeriklerin TikTok platformunda her geçen gün daha da arttığı görülüyor. Geleneksel medyanın gündemine taşındığında herkesin haberdar olduğu bu olayların daha fazlasına TikTok kullanıcıları şahit oluyor. Ahlaki değerlerin göz ardı edildiği canlı yayınlar ve paylaşımlarda kişisel hayatın ifşası, bedenin ifşası, çocuğa karşı şiddet, siber zorbalık vakaları yaşanıyor.
Adeta ahlaki yozlaşma merkezine dönüşen TikTok platformuna karşı bazı devletler birtakım yasaklar getiriyor. ABD eski başkanı Donald Trump'ın TikTok için attığı erişim yasağı adımlarıyla ilgili süreç halen devam ediyor. Pakistan, "ahlaksız ve uygunsuz içeriği filtrelemediği" gerekçesiyle TikTok'u engelleme kararı aldı. Hindistan TikTok erişimini yasaklayan ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye'de TikTok için herhangi bir kullanım engeli bulunmuyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan'ın paylaştığı bilgiye göre, TikTok'un kısa zamanda Türkiye'ye temsilci ataması bekleniyor.
Yasaklamak çözüm mü?
Bauman, post modern bireyi kişisel bilgilerinin ifşa olması endişesi ve başkaları tarafından keşfedilme, bilinme arzusu arasında bocalayan bir varlık olarak tanımlarken, genellikle fark edilme hazzının ifşa olma endişesini bastırdığının altını çiziyor. Sosyal medyada fark edilme arzusuyla hareket eden birey ahlaki ve hukuki kuralları tanımaz hale geliyor. İsmet Özel 1974'de kaleme aldığı Amentü şiirinde "İnsanın gölgesiyle tanımlandığı bir çağ" imgelemesi yapıyor ve insanın vasıfları ve makamıyla değer gördüğü bir döneme işaret ediyor. Yaşadığımız dönem ise "İnsanın takipçi sayısıyla tanımlandığı bir çağ" olarak dikkat çekiyor. Dijital çağda örgütlü kötülükle mücadele etmek kolay görünmüyor. Kamuoyunda sosyal medya yasası olarak bilinen ve 1 Ekim 2020 tarihinde yürürlüğe giren "İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" kapsamında belirtilen yaptırımlar sosyal medya platformlarına çeşitli yükümlülükler getiriyor. Günlük erişimi 1 milyondan fazla olan TikTok platformunun bir Türk vatandaşını bu yasa kapsamında Türkiye'de temsilci olarak ataması gerekiyor. Temsilcinin bir an önce belirlenmesi durumunda platformlarla ilgili sorunların çözümünde kolaylıklar yaşanacağı düşünülüyor. Şüphesiz TikTok kullanıcılarının ürettiği içeriklerin tamamını toptancı bir yaklaşımla gayri ahlaki olarak nitelendirmek doğru olmayacaktır. TikTok'da az da olsa özellikle eğlence amaçlı yayınlanan zararsız içerikler bulunuyor. TikTok gibi platformlarda doğru ve faydalı içerik üretenlerin teşvik edilmesi, kolektif çalışmaları desteklenmesi önem arzediyor. Medya okuryazarlığı eğitimleri kapsamında, ilköğretim düzeyindeki çocukları genelde sosyal medyanın ve özelde TikTok'un riskleri ve tehditleri konusunda bilgilendirmek gerekiyor. Dijital çağda örgütlü kötülükle mücadele için ebeveynlere, eğitimcilere, sivil toplum kuruluşlarına ve kamu kurumlarına daha çok iş düşüyor.
@drmbostanci