‘Kendimizi bilmediğimiz için dünyayı anlamıyoruz'

Prof Dr. Bengül Güngörmez / Bursa Uludağ Üniversitesi, Sosyoloji Bölümü
29.10.2021

Bursa'nın kültür şehri olmasına yakışır bir şekilde Yazarlar Birliği tarafından 60 yıl sonra Ahmet Hamdi Tanpınar Bilgi Şöleni Yıldırım Belediyesi'nin ev sahipliğinde 14-16 Ocak tarihlerinde düzenlenecek.


‘Kendimizi bilmediğimiz için dünyayı anlamıyoruz'

"Cedlerimiz inşa etmiyorlar, ibadet ediyorlardı. Maddeye geçmesinin ısrarla istedikleri bir ruh ve imanları vardı. Taş, ellerinde canlanıyor, bir ruh parçası kesiliyordu. Duvar, kubbe, kemer, mihrap, çini, hepsi Yeşil'de dua eder, Muradiye'de düşünür ve Yıldırım'da harekete hazır, göklerin derinliğine susamış bir kartal hamlesiyle ovanın üstünde bekler. Hepsinde tek bir ruh terennüm eder. Ah bu eski sanatkarlar ve onların her dokundukları şeyi değiştiren, en eski bir unsurdan yepyeni bir alem yapan sanat mucizeleri! Dedelerimiz bu mucize ile ve onun etrafına taşıdığı imanla Bursa'nın ve İstanbul'un çehresini değiştirdiler, onları yarım asır içinde halis Türk ve Müslüman yaptılar." Bu satırlar Bursa'yı derin düşünceler ve büyük bir zevkle gezen edebiyatçımız Ahmet Hamdi Tanpınar'a ait. Tanpınar'ın hususi bir ehemmiyet atfettiği beş şehirden birisi Bursa'dır.

Gerçekten de Evliya Çelebi'nin "ruhaniyetli bir şehir" olarak tarif ettiği Bursa, geçmişin izleriyle silinmeyen hayaletleriyle doludur ve onlar anılmayacak gibi değildir: Geyikli Baba, Konuralp, Emir Sultan, Nilüfer Hatun, Şeyhülislam Karaçelebizade Aziz Efendi, İsmail Hakkı Efendi, Eşrefoğlu, Vani Efendi ve Mevlid'i yazan Süleyman Çelebi.. Bursa'da iz bırakmış mühim şahsiyetleri saymakla bitiremeyiz. Aynı zamanda Osmanlı'nın kuruluş asrının merkezi de olan Bursa, Osman Gazi ve Orhan Gazi'yi de bağrında yatırmaktadır. Bursa sultanların şehridir. Osman Gazi ve Orhan Gazi'nin yanı sıra Sultan Murad Hüdavendigar, Yıldırım Bayezid Han, Sultan Çelebi Mehmed, Sultan II. Murad olmak üzere altı sultanın Türbelerine ev sahipliği yapmaktadır. Bursa farklı medeniyetlere ev sahipliği de yapmıştır: Bitinya, Roma, Bizans, Anadolu Selçuklu ve erken dönem Osmanlı. Şeyh Küşteri'nin hayal perdesi Bursa'da kurulmuş, Hacivat ve Karagöz'ün halk irfanı dolu sözlerine bütün bir şehir sahne olmuştur.

Türk dünyasının kalbi

Osmanlı İmparatorluğu'nun başkentlerinden birisi olan Bursa geçtiğimiz aylarda Özbekistan'da gerçekleştirilen TÜRKSOY'un 38. Daimi Konsey toplantısında tarihine yakışır bir şekilde "2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti" seçilmiştir. Bursa Büyük Şehir Belediyesi, Türk Dünyası temalı pek çok etkinliğe önümüzdeki yıl imza atmaya hazırlanıyor. Şehirde kültürel ve ticari hayat canlanacak. Sempozyumlar, fuarlar, spor aktiviteleri, sergiler ve gösteriler, bilim adamları ve entelektüellerin buluşmaları gibi etkinliklerin yanı sıra ticari fuarlar, sanayi, ticaret ve turizm alanlarında etkinlikler yapacak. 2022 yılında Türk dünyasının kalbi Bursa'da atacak.

Üç büyük şehirden hemen sonra gelen Bursa kültür ve sanayinin, tarihin, eski ve yeninin buluştuğu ender şehirlerden bir tanesi. İstanbul'a yakınlığı, hatta İzmir ve Ankara ile bağlantısı onu sanayi ve ticaretin merkezi haline getiriyor. Kültür, tarım, sanayi ve turizm şehrin en önemli geçim kaynakları arasında.

Tanpınar'ın sanat eserine benzettiği ve büyük ve zümrütten yontulmuş bir kadehe benzettiği Bursa ovasından bugün ne kadarı kaldı bilemiyorum. Bildiğim bir şey varsa cedlerimiz gibi inşa, yani ibadet etmediğimiz. Kadim şehirlerimiz gittikçe daha fazla betonlaşıyor, binaların görüntüleri çirkinleşiyor. Halbuki bazen çirkinlikten kurtulmak ve yeniden yaratmak için yıkmak gerekir. Belediye başkanımız Alinur Aktaş beyefendi Bursa'nın şu anda betonla sarılmış olan asıl ruhuna itibarını geri vermek üzere Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi Çarşıbaşı Kentsel Tasarım Projesi adıyla bir yıkım sürecini başlattı.

Tarih binadan arındırılacak

Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi'ni, etrafını çevreleyen binalardan arındırarak Osmanlı payitahtı olan Bursa'da 14. yüzyılda oluşmaya başlayan, 16. yüzyılda han, bedesten ve çarşıların şekillenmesiyle gelişimini tamamlayan tarihi bölgeyi gün yüzüne çıkartmak böylelikle mümkün olacak. Çevresinde yükselen betonarme yapılar nedeniyle Ulu Cami ve tarihi çarşıları görünmez hale gelmişti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın da desteklediği proje kapsamında bugüne kadar 28 bina yıkıldı ve yaklaşık olarak 3600 metre karelik bir alan ortaya çıkartıldı. Kamulaştırma ve yıkım devam ediyor. Ulu Cami'ye kadar olan bölgedeki sonradan yapılmış binalar kaldırılarak tarihi alanın ortaya çıkması sağlanacak. Bu alan şehir sakinlerinin nefes alacağı, aidiyetlerini ve kimliklerini derinden hissedecekleri bir alan olacak. Hanlar bölgesindeki kamulaştırma ve yıkım bazı çıkar sahiplerinin hoşuna gitmeyebilir lakin Bursa'yı kısmen de olsa eski ihtişamına kavuşturma işini üstlenecek cesaretli bir siyasetçi siyasi risk alsa da hem Bursa'da yaşamış geçmişlerinin hem de Bursa halkının çıkarlarını korumaktadır. Alinur Başkan, şehir hayatını kolaylaştıracak projelere de imza atmaktan geri kalmıyor. Metro inşaatından, milli parklara, yenilenebilir enerji tesislerinden, tarıma yönelik yatırımlara pek çok uzun soluklu projeyi de gerçekleştiriyor. Ben kendisini tanıma şansına rahmetli Prof. Dr. Hüsamettin Arslan Hocamız adına tahsis edilen seminer salonunu yaptırdığında ulaştım. Ricamızı kırmadı, şahsi olarak hocayı tanımadığı sadece çalışmalarından bildiği halde "hocalarımıza sahip çıkmak gerekir" dedi ve kendi bütçesiyle seminer salonunu yaptırdı. Böylelikle okulumuz güzel bir seminer salonu kazanmış oldu. Başkanımıza buradan teşekkür ediyor, yukarıda sözünü ettiğim gayretleri için takdir ediyor ve başarılarının devamını diliyorum.

Altıparmak Caddesi'nden Tophane'ye doğru bir yürüyüşe çıkın. Osman Gazi ve Orhan Gazi'yi ziyaretten sonra Muradiye'ye oradan da Çekirge ve Kükürtlü'ye doğru yol alın. Yol üzerinde sizi Hacivat ve Karagöz kaşılayacak. İsterseniz Tophane bölgesini es geçerek Heykel'e doğru yürür Ulu Cami'de dinlenebilirsiniz. Koza Han, İpek Han, Pirinç Han, Emir Han gibi hanlardan birini seçerek hava soğuksa bir bardak çay ya da salep içerek gününüzü gün edebilirsiniz. Kar yağdığında oralarda dolaşmak pek keyiflidir. Sanki Osmanlı İmparatorluğu döneminde yaşıyor hissine kapılırsınız. Güzel ipek kumaşlar, el yapımı bakır kaplar, bin bir çeşit altın, gümüş takılar ya da değişik ev eşyaları arayışındaysanız Bakırcılar Çarşısı'nda, Kuyumcular Çarşısı'nda, Tahtakale Çarşısı'nda alışveriş yapabilir tarihi koklayabilirsiniz. Güzel bir tabak döner üstüne de tatlı niyetine kestane şekeri yiyebilirsiniz. Pideli köfte ve tahinli alternatifleriniz arasında. Bursa zanaat ve halk sanatları alanında Unesco yaratıcı şehirlerinden biri olarak seçildi ve Türkiye'nin gelecek ekonomisini inşa etmede önemli bir rol üstlenecek olan elektrikli otomobil TOGG fabrikasının inşaatı Gemlik ilçesinde hızla yükseliyor. Bu, daha fazla istihdam ve daha fazla ihracat demek. Yerel kültür, ticaret, teknoloji ve ihracat bu şehirde birleşiyor. Bu şaşırtıcı değil çünkü Tarihi İpek Yolu'nun son durağı Bursa'dır.

İki büyük hastalık

Son olarak Bursa'nın kültür şehri olmasına yakışır bir şekilde Yazarlar Birliği tarafından 60 yıl sonra Ahmet Hamdi Tanpınar Bilgi Şöleni Yıldırım Belediyesi'nin ev sahipliğinde 14-16 Ocak tarihlerinde düzenlenecek. Tanpınar'ın Beş Şehir'inden biri Bursa'dır ve Bursa hakkında yazdığı bölüm o kadar güzel ki anılmayı sonuna kadar hak ediyor. "Kendimizi bilmediğimiz için dünyayı anlamıyoruz " der Tanpınar. Medeniyetimizi saran iki büyük hastalık var bugün: Betonlaşma ve sanal alem. Konut ihtiyacı ruhsal ihtiyaçların elbette önüne geçti ama maneviyatını kaybeden toplumlar altından sarayda da otursalar mutluluk bulamazlar. Menviyatımız geçmişimiz, geçmişimiz kendimiziz. Dünyayı anlayacaksak anlamaya kendimizden başlamalıyız.

Son olarak bir tavsiye: Bugün kendinize bir Türk kahvesi yapıp, kahveyi içerken Yücel Arzen'in Ayasofya'sını açıp dinleyin. Ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

[email protected]