Lacan’ı ve psikanalizi savunmak

AÇIKGÖRÜŞ KİTAPLIĞI/ MURAT GÜZEL/[email protected]
15.12.2012

Psikanalizi tıbbi psikolojiye dönüşmekten koruyarak, onun eleştirel potansiyelini sürdürmesini sağlayan Lacan’la ilgili Roudinesco’nun kitabı hem Lacan’ı hem psikanalizi savunuyor.


Lacan’ı ve psikanalizi savunmak

Yirminci yüzyılın en etkili düşünürlerinden olan psikanalist Jacques Lacan, güncelliğini korumaya ve tartışılmaya devam ediyor. Düşüncelerinin özgürlükçülerden ziyade baskıcıların amaçlarına hizmet ettiğini iddia edenler olduğu gibi, şahsı hakkında da olumlu ve olumsuz birçok mit ortaya atılıyor. Lacan’ı yakından tanıyan psikanalist ve tarihçi Elisabeth Roudinesco Lacan hakkındaki bazı iddiaları çürütmek ve onu gerek insan olarak gerek düşünceleriyle daha iyi tanımamızı sağlamak için söz alıyor.

Lacan’ın da Freud ve ardılları gibi hâlâ kâh bir şeytan kâh bir idol gibi göründüğüne işaret eden Roudinesco “Bu nedenle de her şeye ya ak ya kara gözüyle bakılıyor ve tarih inkâr ediliyor. Psikanalistler de bunun dışında kalmıyor: kapalı dil, melankolik havalara girme, toplumsal sorunlara kapalılık, geçmişe özlem... Tarih yerine eskiyi anmayı, olayların incelenmesi yerine papağanca tekrarını, şimdiki zamana bağlanma yerine geçmişe hayranlığı öne çıkarıyorlar. “Yarının başka bir gün” olduğunu bile bile unutuyorlar” tespitini yapıyor.

Lacan’ın törenlerin, geleneklerin ve simgesel yapıların savunucusu olduğunu söyleyen Roudinesco, onun bazen kendine bile karşı gelerek değişim süreçlerinde yer aldığını, bu değişim süreçlerinin paradokslarını, söz ve dil oyunlarıyla olduğu gibi kabul ettiğini, 20. Yüzyılın Freudcu olmasına mukabil, 21. yüzyılın daha şimdiden Lacancı sayılabileceğini savlıyor.

Freud’un mirasçıları

Demokratik toplumların mümkün tek ufkunun, insanın karmaşıklığının bütün yanlarını -iyisi olsun, kötüsü olsun bütün yanlarını- anlamayı sağlayacak tek görüşün, Freud’un çıkışı olduğunu savunan Lacan’ı anlamayı kolaylaştırmak üzere yazdığı kitabında Roudinesco, Nazilerin Yahudileri yok etmesini ölüm dürtüsünden hareket ederek yeniden yorumlamayı Freud’un mirasçıları arasında bir tek Lacan’ın becerebildiğini ileri sürüyor. Psikanalizi tıbbi psikolojiye dönüşmekten koruyarak, onun eleştirel potansiyelini sürdürmesini sağlayan Lacan’la ilgili Roudinesco kitabı bu anlamda çifte bir savunma stratejisini güdüyor: Hem Lacan’ı hem de psikanalizi savunuyor.

Nihayet Konevi biyografisi

Muhyiddin Arabi’nin üvey oğlu ve şarihi, Mevlana Celaleddin Rumi’nin çağdaşı, öğrencileri aracılığıyla Osmanlı medeniyetinin fikri temellerini derinlemesine etkilemiş bir düşünür Sadreddin Konevi. Ancak bugüne kadar Konevi’nin hayatı hakkında dört başı mamur, ayrıntılı, arşivlere ve belgelere dayalı bilgilerimiz son derece kısıtlı ve yetersizdi. Türkiye Selçukluları Tarihi alanının belki de yaşayan en önemli entelektüel siması olan Prof. Dr. Mikail Bayram’ın Anadolu ve İran’daki yazma eserler kütüphanelerinde sarf ettiği 30 yıllık mesainin bir ürünü Konevi biyografisi. Bu bile yetersiz belki Konevi’yi anlamak için, ama iyi bir başlangıç.

Sadrud-din-i Konevî, Mikail Bayram, Hikmetevi, 2012

Alevi Kürtlerin kimliği

Alevi Kürt kimliği üzerine yaptığı kapsamlı araştırmada Erdal Gezik, konuya çok geniş bir bakış açısıyla yaklaşıyor: Etnik ve dinsel tanımlamanın sorunlarını, dilsel ayrışmanın boyutlarını, Alevi-Sünni ilişkilerini, Şeyh Sait İsyanı ve Dersim 38 olaylarının kolektif hafızada yarattığı yarılmaları kültürel ve tarihsel boyutlarıyla ele alıyor. Gezik’in işlediği aşiret olgusunun önemi, çoklukla göz ardı edilen Dersimli Seyitlerin etkileri, Ankara’nın yürüttüğü siyasetin Alevi Kürt kimliğinin şekillenişinde oynadığı rol gibi konular, hem yeni sorular ve bakış açıları geliştiriyor hem de geçmişle günümüz arasında var olan sarsılmaz ilişkinin arka planına ışık tutuyor. Alevi Kürtler, Erdal Gezik, İletişim, 2012