Palmira Rusya’nın aklına neden şimdi geldi?

Samir Hafez / Suriye Türkmen Birliği Başkanı
2.04.2016

Palmira, diğer adıyla Tedmur, Arap prensi Zenubiya’nın kurduğu 2000 yıldan daha eski bir medeniyete sahip Unesco korumasında harika bir eserdir.


Palmira Rusya’nın aklına neden şimdi geldi?

Çölün ortasında düz arazide yer alan bu harika tarihi kente ve Irak petrolünü Suriye üzerinden pompalamak için kurulan IPC şirketinin T3 yerleşim merkezinin bulunduğu Baniasa kentine yaptığım ilk ziyaret 1963’te idi.

DAEŞ burayı Suriye rejiminin elinden 2015’in Ağustos ayında almıştı fakat bu ele geçiriş oldukça şüpheliydi. Zira Suriye’nin ikinci en büyük silah deposu Tedmur’da bulunuyordu ve o depo ciddi bir çatışma yaşanmadan, olduğu gibi DAEŞ’e bırakılmıştı o günlerde.

Bu durum ister istemez akla şu soruları getirdi; Esed rejimi burayı, DAEŞ’i güçlendirmek, dünyaya barbar İslami bir örgüt görüntüsü vermek ve bu örgütün dünya kültürünü nasıl tahribata uğrattığını göstermek ve G2’de ortaya attığı ‘terör’ sözüne tüm dünyayı inandırmak için mi teslim etti?

Akla gelen bir başka soru da Tedmur müzesinin 83 yaşındaki zavallı müdürünün orada kalmasını isteyerek, kasten katledilmesine, DAEŞ tarafından hunharca öldürülmesine neden izin verildiği... Rejimin amacı kendisini barış simgesi gibi gösterip ‘terör’e karşı olduğunu ispat etmek miydi?

Burada unutmamak gerekir ki DAEŞ o müzelerde yağmaladığı tarihi eserleri Lübnan’a kaçırıp dünyaya satarak hem kendine hem de Esed’in şebbihalarına para kaynağı sağladı.

Sonuç itibariyle bu işten hem DAEŞ hem de rejim karlı çıktı.

Zekice kurgulanmış bir plan

Bugün gelinen noktada şunu sormak lazım: Rusya 30 Eylül’den bu yana Suriye’de Sünni halkın yaşadığı bölgelerde özellikle de Bayırbucak’ta bombalanmadık sivil yerleşim yeri bırakmadı. 6 aydır okul, hastane, çarşı, pazar demeden saldırdı, sivilleri katletti. Tüm bunu yapıp DAEŞ’e dokunmazken Palmira’yı kurtarmak şimdi mi aklına geldi?

Elbette ki hayır, bu çok zekice kurgulanmış bir plan... Birincisi; Suriye’deki Esed rejimini ve güya bölgeden çekilen Rusya’yı uluslararası kamuoyunda DAEŞ terörünü hedef alan iki rejim olarak göstermek istediler. Başardılar da. Dünya bu planı yuttu. Görünen o ki yutmaya da devam edecek.

Zira Esed’in geçtiğimiz pazar günü Fransız delegelerine yaptığı açıklama ‘Rusya’nın DAEŞ’e karşı bize yapmış olduğu yardımı, muhalefetin, başta ABD olmak üzere diğer 60 dostu yapamadı’ şeklindeydi.

Yani burada kastettiği, Rusların küçük Sünni kentine 40 sorti yaparak 117 mevziyi bombalaması ve 3 bine yakın sivili, Halep ve İdlib’e, kimlik kontrolü yaparak göç ettirmesi.

Böylece Rusya İran ve Rejimin planladığı amaç, Sünni halkın her yerden çekilmesi, Humus’un doğusunda Şam’dan Humus’a Tarsus ve Lazkiye’nin kuzeyine kadar uzanan bir Nusayri devleti oluşturmak.

Şehadet bekliyoruz

Fakat unutulmamalı ki  biz hala Bayırbucak’ın yüzde 15’ini elimizde tutuyoruz. Sultan Adulhamid ve Jabalul İslam tugayları mücahitleri olarak hiçbir yerden ciddi yardım görmediğimiz halde dimdik ayaktayız. Bayır’ın tüm sivil halkını Türkiye’ye taşıdık rahatız ve şehadet bekliyoruz.

Ayrıca şunu belirtmek lazım, Suriye’de Rusya’nın G3’te BM 2254 no’lu kararı ile 18 ay sonra yeni anayasa yazılıp seçim yapılacaktı. Fakat Esed’e kalsa 13 Nisan’da seçim yapma kararı almış. Haliyle Rus yönetimiyle ters düşmüş oldu ki yönetime dair garip bir benzetme yaparak “Köpeğin kuyruğu köpeği yönetir” diyerek Esed’i eleştirmişlerdi.

Böylece Esed ve Rusya’ya göre her şey tamam: Nisan’daki G3’e ihtiyaç kalmadığı gibi üstlendiği Suriye’nin bölünmesi planı uygulanmaya başlanabilir.

Tedmur’da 3 hafta önce başlayan çatışmaların zamanlaması manidar. Zira DAEŞ’in gerçek güçleri daha baştan Suhne kasabasına ve Rakka’ya zaten çekilmişti. Tedmur’da kalanlarsa kurban olarak seçilen, şehirde mukavemet için göstermelik bulunan üç-beş zavallıdan başkası değildi. 400 ölü bıraktı. Ve işin acı tarafı Esed’in ordusu, Sünni gençleri öne sürerek ölümlerine yol açtı, 180 ölü verdiğini itiraf etti üstelik. Sünni kesimde sokaktan zorla adam toplayarak böyle yerlere sürmekten çekinmiyor... Aksi halde yüz binlerce genç, devrimin beşinci yılından sonra neden denizlerde boğulmayı göze alarak Avrupa’ya göç etsin?

Amaç Sünnileri ya ölüme ya da göçe zorlamak... Son olarak belirtmek gerekir ki hatırlayacaksınız Humus’un doğusu ve Şam’ın 210 km uzağında olan Tedmur ve etrafındaki bölgede, büyük miktarda gaz ve petrol yatakları çıkmıştı. Zaten halihazırda Suriye’de bulunan ve rejimin elinde tuttuğu Humus’un doğusundaki petrolün yüzde12’si buradan çıkıyor.

Eh, bir taşla nelerin elde edildiğini görüyorsunuz.. Yani olan Sünni kesime oldu ve Rusya’nın Suriye’den çıktığı sadece bir hikaye...

[email protected]