PKK'nın örgüt kadrolarına mesajı

Faruk Önalan/ Yazar
3.10.2023

Son yıllarda yapılan operasyonlarla özellikle Türkiye içerisinde bitme noktasına gelen PKK, son yaptığı saldırı ile bir nevi örgüt kadrolarına da mesaj vermeye çalışmaktadır. Çünkü özellikle Eylül ayı ortasında Diyarbakır kırsalındaki operasyon örgütte büyük bir moral bozukluğuna neden olmuştur.


PKK'nın örgüt kadrolarına mesajı

Kayseri'nin Develi ilçesinden veteriner hekim Mikail Bozlağan, köy yolunda kendilerine aile süsü vererek otostop yapan kişilerin Ankara'nın kalbinde terör eylemi gerçekleştireceklerinden habersizdi. İyilik yaptığını düşünerek teröristleri aracına aldı. Önce darp edildi, sonra tabancayla katledildi. Tüm dünyada büyük yankı uyandıran bu alçak terör eylemini PKK üstlenmiştir. Buna rağmen özellikle Alman Deutsche Welle'nin (DW) saldırı haberini paylaşırken terörist ibaresini tırnak içinde vermesi büyük tepkilere yol açmıştır.

Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü'ne düzenlenen terör saldırısı gerek adli gerekse ilgili güvenlik birimleri tarafından tüm boyutlarıyla detaylı bir şekilde incelenmektedir.

Terör örgütü saldırıyı, geçtiğimiz haftalarda öldürülen sözde "Amed Eyalet Komutanı" Axin Muş adına düzenlediklerini açıklasa da durumun öyle olmadığı açıktır. Son yıllarda yapılan operasyonlarla özellikle Türkiye içerisinde bitme noktasına gelen PKK, bir nevi örgüt kadrolarına mesaj vermeye çalışmaktadır. Özellikle Eylül ayı ortasında Diyarbakır kırsalındaki operasyon örgütte büyük bir moral bozukluğuna neden olmuştur. Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı koordinesinde, EGM İHA ve J-SİHA'ların da kullandığı operasyonda kırmızı kategoride aranan -KKTC'nin başkenti Lefkoşe doğumlu- Axin Muş kod adlı Hülya Demirer, sözde Lice sorumlusu turuncu kategoride aranan Rohat Pasur kod adlı Cihat Ay, gri kategoride aranan Demhat Setkar kod adlı Çetin Temel ve gri kategoride aranan Agit Berxwedan kod adlı Habib Karakoç etkisiz hale getirilmişti. Bu arada Hülya Demirer, 10 Aralık 2016 tarihinde İstanbul Beşiktaş'ta 44 kişinin (36 polis, 8 sivil), 7 Haziran 2016 tarihinde İstanbul Fatih-Vezneciler semtinde 12 kişinin (5 polis, 7 sivil) şehit edildiği terör saldırılarının da talimatını vermiştir. Yine Eylül ayı ortasında yapılan bir diğer operasyonda kırmızı kategoride aranan PKK'nın sözde Botan Sorumlusu ve aynı zamanda sözde Gabar Eyalet Sorumlusu olan Ercan Serhat kod adlı Reis Gültüran sağ ele geçirilmiş, gri kategoride aranan Renas Tolhildan kod adlı Ramazan Eliçümüş öldürülmüştü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM 28. Dönem 2. Yasama Yılı açılışında yaptığı konuşmada, bölücü terör örgütü meselesinin sınırlarımız içinde büyük ölçüde çözüldüğünü sınır ötesinde de varlığının tamamen ortadan kaldırılacağını vurgulamıştır. Zaten 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsü sonrasında Ankara, önemli bir strateji değişikliği ile terörü kaynağında yok etme kararı almıştır. Bu kapsamda birçok başarılı sınır ötesi operasyonu icra edilmiştir, bugün de bu harekatlar kararlılıkla devam etmektedir. Erdoğan'ın TBMM'ye hitabı sonrasında Kuzey Irak'a yönelik hava harekâtını da bu doğrultuda değerlendirmek gerekmektedir. Operasyon kararları istihbarat havuzundaki bilgilerin değerlendirilmesinin akabinde her türlü saha şartların olgunlaşması ile alınır. Son operasyon ile ilgili yapılan basın açıklamasının satır aralarında bu durum rahatlıkla görülecektir. "Irak'ın kuzeyindeki Metina, Hakurk, Kandil ve Gara bölgelerinde bulunan terörist hedeflerine 1 Ekim 2023 saat 21.00'de hava harekâtları icra edilmiş, icra edilen hava harekâtlarıyla Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) tarafından kullanılan ve içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak ve depolardan oluşan toplam 20 hedef imha edilmiştir." Terör örgütüne yakın açık kaynaklardan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin düzenlediği operasyonda Bıradost ve Balekayeti'nin de vurulduğu söyleniyordu ki buralara Eylül ayı başında da hava harekatları düzenlenmiştir. Bu bölgelerde daha önce Tahran yönetimine karşı cephe açan KDP-İ mensupları bulunmakta, İran da sık sık bu alanlara hava harekâtı düzenlemekteydi.

Hareketlilik artacak

Irak Ulusal Güvenlik Danışmanı Kasım Araci ile İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani arasında 19 Mart 2023 tarihinde bir güvenlik anlaşması imzalanmıştır. Anlaşma çerçevesinde KDP-İ güçleri söz konusu alanlardaki kamplardan çekilmiş, Irak sınır muhafızları bölgeye konuşlanmıştı. Fakat boşaltılan alanlara PKK'nın yerleşme faaliyetlerine karşı yeterince direnç gösterilmemektedir. KDP'ye bağlı Peşmergeler ile PKK arasında sık sık çatışmalar yaşanmaktadır. Hatta PKK ele başı Cemil Bayık, KDP'yi Ankara'ya istihbarat vermekle suçlamış ve "savaşın kaçınılmaz olduğu" tehdidini savurmuştur. Önümüzdeki günlerde İran sınırına yakın Birkim, Choman, Galala ve Sidekan da hareketliliğin artması kuvvetle muhtemeldir.

Şüphesiz Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Eylül ayı içinde kapsamlı Irak ziyareti oldukça önemlidir. Bakan Fidan, Irak Cumhurbaşkanı, Başbakanı, Meclis Başkanı ve birçok yetkili isimle bir araya geldikten sonra Erbil'e geçip KDP Başkanı Mesud Barzani, IKYB Başkanı Neçirvan Barzani, Başbakan Mesrur Barzani ile ayrı ayrı görüşmeler yapmıştır. Bu noktada Irak Başbakanı Muhammed Şiya Sudani'nin "Irak topraklarının komşu ülkelere saldırmak için kullanılmasına ve komşu ülkelerin güvenliği için tehdit oluşturan silahlı grupların Irak topraklarında barınmasına asla izin verilmeyecek" sözünü yerine getirmesi beklenmektedir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın TBMM Genel Kurulu'nda dile getirdiği "bir gece ansızın gelebiliriz" uyarısını 1 Ekim Pazar akşamı icra edilen hava harekâtı ile sınırlamak hatalı olur. Hem Rusya hem de ABD ile varılan mutabakatlar çerçevesinde PKK/SDG terörist unsurlarının sınırın 30 km gerisine çekilmesi gerekmekteydi. Ancak bugüne kadar anlaşmanın gereği yerine getirilmemiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu duruma vurgu yapmıştır: "Güney sınırlarımızın tamamını en az 30 kilometre derinliğinde bir güvenlik şeridiyle koruma, onun ötesindeki faaliyetleri de mutlak denetim altında tutma stratejimiz bakidir. Atacağımız yeni adımlar sadece hazırlık, zaman ve ortam meselesidir. Bunun için, 'bir gece ansızın gelebiliriz' sözü, kulaklardan hiç eksik olmasın, diyoruz."

Meşru müdafaa hakları

Dış Politika ve güvenlik gibi alanlarda birbirinden bağımsız gibi görünen olaylar ya da gelişmeler çoğu zaman birbiriyle ilintili olabilmektedir. Bazen Libya'da ya da Güney Kafkasya'da yaşanan bir hadise ile Suriye veya Irak'taki bir gelişme arasında derin bağlar müşahede edilebilir. Birleşmiş Milletler Anlaşması'nın 51'inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakları doğrultusunda hareket eden Türkiye'nin karşısında, birbirleriyle çatışma halinde görünen ülkeler ortak paydada buluşabilmektedirler.

Son olarak; Bağdat merkezi hükümetinin müracaatıyla, Paris'teki Uluslararası Tahkim Mahkemesinin Irak'ın kuzeyinden petrol ihracatına ilişkin 25 Mart 2023 tarihli kararının ardından Ceyhan limanından yapılan petrol ihracatı durdurulmuştu. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Irak'ın kuzeyinden Ceyhan'a uzanan boru hattının operasyona hazır olduğunu ve bu hafta açılacağını belirtmiştir. Zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan da 21 Temmuz'da Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta düzenlenen NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nin ardından düzenlenen basın toplantısında, Irak'tan petrol alımına yönelik Türkiye'nin bir sıkıntısının söz konusu olmadığını konunun tamamen merkezi yönetim ile IKBY arasındaki sıkıntıdan kaynaklandığını vurgulamıştı. Hattın açılmasıyla, özellikle son dönemde artan hareketlilik ile birlikte bölgesel yönetime zarar vermek isteyen PKK, Kerkük ve Süleymaniye Çemçemal hattında sabotaj eylemleri gerçekleştirebilir. Ankara'daki saldırı ile ilgili, IKBY sözcüsünün kınama açıklamasındaki, "terör ve terörist ideolojiye karşı uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi" çağrısı dikkat çekicidir. Zira 18 Eylül'de Süleymaniye Arbat Havalimanı'ndaki patlama ile ilgili Dışişleri Bakanlığı muhataplarına mesajını net olarak iletmiştir: "Türkiye hem Irak Merkezi Hükümetinden hem IKBY makamlarından PKK ve uzantılarını terör örgütü olarak tanımasını ve terörizmle samimi ve somut şekilde mücadele etmesini beklemektedir."

Türkiye hali hazırda -uluslararası hukuk kaynaklı- Suriye'de Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı Harekât Bölgeleri'nde Irak'ın kuzeyinde ise başta "Pençe-Kilit Operasyon bölgesi olmak üzere birçok alanda askeri güç bulundurmaktadır. Beklenmedik bir anda "bir gece ansızın" geniş çaplı bir harekât ise asla ihtimal dışı değildir.

[email protected]