Sosyolojiye muhtaç sosyallikler

MURAT GÜZEL / Açık Görüş Kitaplığı
5.09.2015

Toplumsal işleyişi anlamak ve açıklamak için bilimsel, sosyolojik teorilere ne kadar muhtacız? Böyle bir ihtiyaç varsa bu hepimizin mi yoksa sadece sosyologların mı?


Sosyolojiye muhtaç sosyallikler

Toplumu, toplumsal eylem, kurum ve etkileşimleri, yani kısaca toplumsal gerçekliği anlamak ve açıklamak üzere geliştirilmiş bir disiplin sosyoloji. Sosyologların toplumu ve toplumsal gerçekliği kavramak için kullandıkları kavram, önerme, argüman zincirleri ve teorilerin genelde yalnızca alanı yakından takip eden uzmanlar tarafından anlaşılan soyut bir dile sahip olduğu da söylenebilir. Bizzat “toplum” kavramının kendisi de bir soyutlamadan ibaret kalır nihayetinde, hatta sosyolojiden önce “toplum”un var olup olmadığı, sosyolojinin incelediği soyut teorik nesnenin bizatihi disiplinin icat ve inşa ettiği bir nesne olduğuna ilişkin de literatürde yaygın bir tartışma vardır.

Yine de mevcut sosyolojik teorilerin büyük bir kısmı toplumsal gerçekliği kavrama iddiası taşırlar, ancak sadece uzmanların anlayabileceği özel bir dile sahip olmaları sebebiyle gerçekliği açıklama iddiası taşıyan teorilerin gerçeklikle kurdukları ilişkinin ne menem bir ilişki olduğu da muamma doludur. Bazen bizatihi konuyla ilgili sosyolojik bir teorinin varlığı sebebiyle yaşanan gerçekliğin değiştiği görülür. Kimi Marksistlere göre, Karl Marx’ın teorisinin başına gelen de budur: Kapitalizmin kökünü kazımaya dönük bir devrim vaadiyle ifade edilmiş Marksist teori, kapitalizmin bu vaade ilişkin gerekli tedbirleri alması sebebiyle akamete uğramıştır.

Gerçek dünyadaki toplumsal fenomenlerin nasıl olduğunun kavranması, sosyolojik teori inşa etme çabasında olan ve bu amaçla modeller öneren bilim adamları için zordur; uzman olmayanlar içinse teorilerin diline de vakıf olmadıkları için imkansıza yakındır.

Peki toplumsal işleyişi anlamak ve açıklamak için bilimsel, sosyolojik teorilere ne kadar muhtacız? Bu ihtiyaç varsa hepimizin mi yoksa sadece sosyologların mı? Ancak bu soruya nasıl bir cevap üretilirse üretilsin, toplumu, toplumsal işleyişi kavramak için eninde sonunda bir teoriye, bir “bakış”a muhtaç olduğumuz da besbellidir.

Sosyolojik teoriler bu bakımdan, beşeri bir birer faaliyet olarak, toplumsal gerçekliğin nasıl göründüğünü açıklamak için bize modeller önerirler. Her beşeri faaliyette olduğu gibi bu faaliyette birtakım sınırlılıkların olması neredeyse mukadderdir. Önerilen modellerin topluma giydirilmeye çalışılan elbiseler olması kuvvetle muhtemeldir. Kimi elbisenin dar, kimisinin bol gelmesi gibi sosyolojik teorilerin de yaşanan gerçekliğe tetabuk etmeyen bazı yönlerinin olması da bir o kadar kaçınılmazdır. Yine de yaşanan gerçekliği anlama noktasında epey yardımlarını görürüz bu teorilerin.

Richter’in Sosyolojik Paradigmalar adlı kitabında, toplumsal gerçekliği bir araya getirmeyi mümkün kılan pek çok parçayla ilgili ifadeler ve başlangıç noktaları yer alıyor.

[email protected]

Sosyolojik Paradigmalar, Rudolf Richter, Çev. Necmeddin Doğan, Küre, 2015

Siyasal iletişimin temel kavramları

Darren G. Lilleker bu kitabında interdisipliner bir bakış açısıyla siyasal iletişim alanıyla ilgili önemli satır başlarını açıklıyor. Kitap boyunca 52 ayrı kavram detaylıca inceleniyor. Siyasal iletişimdeki geleneksel olguları ve güncel akımları ele alan bu kitap, siyasal iletişimin uğradığı dönüşüm sürecini de yakından gözlemleme imkanı sunuyor. Odaklandığı kavramları “kökenler”, “akademik ve pratik tartışmalar” ve “ilave okumalar” ile temel ve yetkin bir düzeyde ele alan kitabın bölümleri, siyasal iletişim disiplinine bir giriş niteliği taşıyor.Kitapta ayrıca siyasal iletişimdeki son gelişmelerin eleştirel bir değerlendirilmesi sunuluyor.

Siyasal İletişim, Darren G. Lilleker,  Kaknüs, 2013

Yörük kültürüne sosyolojik katkı

Bozahmetli Yörük Aşireti, Anadolu Selçukluları döneminde Orta Asya’dan gelerek Toroslara yerleşen Oğuz boylarından bir aşiret. Manavgat-Serik-Alanya-Seydişehir-Beyşehir civarında yaklaşık yirmi bin nüfusu olan aşirette göçebe,  yarı göçebe ve yerleşik hayata geçmiş haneler bulunuyor.  Aşiretin ihtiyarları ve ileri gelenleriyle mülakat ve katılımlı gözlem tekniği kullanarak Bozahmetli Yörük Aşireti’ni sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik açıdan ele alan Fatih Uslu ortaya koyduğu sosyolojik çalışmayla Toroslarda yaygın Yörük kültürünü tanımamız bakımından önemli bir eser ortaya çıkarıyor.

Bozahmetli Yörük Aşireti,  Fatih Uslu, Çizgi, 2015