Suudi Arabistan’ın Katarlaşma modeli

Emrah Usta / Araştırmacı
19.08.2017

32 yaşında, askeri, ekonomik ve siyasi alanında ciddi güç elde eden Veliaht Selman politikalarda belirleyici özne haline geldi. Peki Veliaht Prens neden bu konuma yükseltildi? Kral Selman’a saray darbesinin imkanı var mı?


Suudi Arabistan’ın Katarlaşma modeli

Körfez ülkeleri arasındaki etkileşim Suudi Arabistan ve Katar arasında hız kesmeden devam ediyor. Kral Abdullah sonrasında tahta geçen Kral Selman, geçtiğimiz yıl Turki Bin Faysal Al Saud’un kalıntılarını temizledi. Bu yıl ise, hali hazırda devam eden Saud Bin Nayef, Muhammed Bin Nayef’in alt kadroları temizlenmektedir. İstihbarattan, petrol bakanlıklarına kadar görev değişikliklerini arka arkaya gerçekleştiren Riyad, gelecek dönemlerde ciddi gelişmelere mekan olabilir. Katar krizi ile Kral Selman’ın kendisinden sonra gelen Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın kesin gözüyle yeni kral olarak atanacak olması Suudi Arabistan’da genç jenerasyonun iktidarı ele almasının yolunu açtı. Veliaht Selman, Suudi ekonomisinin canlanması ve petrol gelirlerinin yükselmesi için çeşitli projelerle geliyor. 2030 Suudi Arabistan vizyonunda büyük rolü olan Veliaht Prens, son zamanlarda aldığı kabuller, yaptığı açıklamalar ve Nayef’in bypass edilmesi gibi ciddi olaylarla gündeme geldi.

32 yaşında, askeri, ekonomik ve siyasi alanında ciddi güç elde eden Veliaht Prens, politikalarda belirleyici özne haline geldi. Peki Veliaht Prens neden bu konuma yükseltildi? Kral Selman’a saray darbesinin imkanı var mı?

Belirlenen hedeflerden öte, Veliahtın genç yaşına rağmen ön plana çıkıyor oluşu ‘zihniyet değişiminin’ işareti. Riyad yönetimi petrol ve hac turizminden elde ettiği geliri bir kenara koyarak Suudi Arabistan’a çağ atlatmak istiyor. Kısacası, Suudi Arabistan Katar’ın 2000’ler sonrasında yapmış olduğu politik ivmeyi yakalamak istiyor.

‘Ekonomik nota’

Bir diğer önemli husus, Veliahtın hac turizminin dışındaki turizmin gelişmesi yönünde attığı adımlar. Ekonomiyi canlandırma olarak adlandırılan proje, Kızıldeniz sahilini ve 50 adayı kapsıyor. Bu turizm hamlesi, petrol fiyatlarındaki düşüş karşısında Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’ın ulusal ekonomiyi çeşitlendirme çabası olarak görülüyor.

Riyad’ın bu girişimi, Katar’ın 2000’ler sonrasındaki politikalarını akla getirmektedir. Sermayesini iyi ölçüde kullanan Katar, farklı rezervlere ve kaynaklara yönelerek sadece bir petrol ülkesi olmadığını göstermişti. Dolayısıyla Körfez Birliği içerisinde sorun olan bu husus, Avrupa Birliği’nin entegrasyonunun başındakileri hatırlatmaktadır. Kömür ve çelik etrafında birleşen Avrupalılar ekonomik birleşmesini tamamlayıp siyasi alanda birliğe doğru gitmişti. Körfez içerisindeki altı devlet ekonomik alandaki yaşadığı bu sorunu aşarsa siyasi bütünleşmenin kapılarını açacaktır. Suudi Arabistan’ın 2030 vizyonu diğer körfez ülkelerine verilen ‘ekonomik nota’ özelliği de taşıyor. Katar ile yaşanan kriz buna iyi bir örnektir. Yeni bir Katar olmak isteyen Suudi yönetimi, Katar’ın egemenliği başta olmak üzere her şeyini kontrol altında tutmak istemektedir.

Arap Baharı ile başlayan devrik liderlerin sonu trendi Beşar Esed’le birlikte duraklama dönemine girdi. Krallık ve monarşiler bu duraklama döneminden oldukça memnun. Suudi Arabistan ise kendi içerisinde sessiz devrimler yaptı. Kral Selman dönemi, ülkenin kaostan etkilenmemesi için her türlü çabanın gösterildiği bir dönem oldu.

Petrol piyasasında etkili isimler arasında da bulunan Petrol Bakanı Ali El Nuaymi ve Merkez Bankası başkanının görevden alınması Suudi Arabistan’ın küresel petrol gelirlerindeki oynamaları da dikkate aldığını göstermektedir. Tüm bunlara bakıldığında Suudi Arabistan ‘Rusyalaşma’ politikasını terk etmek istiyor. Petrole bağlı olarak yaşamak istemeyen, turizm ve modernizasyonu öne alan yeni bir Suudi Arabistan’la karşı karşıyayız. Suudi Arabistan, Katar gibi genç lider imajı ile yenilenme peşinde. Ancak Emir Tamim gibi tecrübe sahibi olmayan Veliaht Selman’ın içerideki muhalifleri de az değil. Bu nedenle Veliahtın, kral olarak atanması durumunda bu geçiş süreci sert olabilir. Kral Selman’ın etrafında olanlar İngiltere kökenli olmasına rağmen, Veliahtın danışman kadrosu Amerika kökenlidir. Dış politikada ciddi söz sahibi olan Veliahttın, istihbarat ve iç işlerini kontrol edememektedir.

Veliahtı neler bekliyor?

Veliaht Muhammed’in açıkladığı 2030 vizyonu yine savunma sanayi konusunda içerideki idari ve siyasi yapıya ciddi rol biçiyor. Yemen’deki kara savaşının başarısız olmasının Suudi Arabistan ekonomisine etkisi büyük oldu. Bunun getirdiği yıkım da baz alınarak hem kara hem de hava da savunma ihtiyacı artırılacaktır. İç borçlanma yoluna giden Suudiler çeşitli arayışlar içerisine girmektedir. Orduda yeniden yapılanma konusunda keskin adımlar atılmazken, Veliahtın Jared Kushner ile geliştirdiği Amerikan ittifakı önemli rol oynuyor. İran’ın bölgede ABD ile flörtü Körfez ülkelerini geçmiş dönemde savunma ihtiyacına yöneltmişti. Şimdi ise tersi olarak İran’a karşı silahlanma söz konusu.

Veliaht Selman’ın bahsedilenlerin aksine Türkiye’ye olan tutumu oldukça iyimser. Avrupa Birliği ülkeleriyle ise ilişki geliştirmekten kaçınan Veliaht Selman, pazar arayışı konusunda sıkıntılı sürecin içerisine girecektir. Gelecek yıllarda savunmada Türkiye pazarı konusu oldukça önemli olacaktır. İngiltere’yi terk eden Körfez ülkeleri hem sivil hem de askeri bağlamda Amerika ve Türkiye’ye kayacaktır. Suudi Arabistan, yeni liderle uluslararası sisteme entegre olduktan sonra Türkiye ile daha da yakınlaşacaktır. Türkiye’nin burada yapması gereken iletişim kanallarını güncellemek ve açık tutmaktır.

[email protected]