Tek Parti içindeki muhafazakar kanat: Anadolucular

MURAT GÜZEL / [email protected]
19.01.2013

Anadoluculuk ve Tek Parti CHP’de Sağ Kanat, gerek inşa dönemindeki resmî milliyetçiliğin, gerek tek parti CHP’nin, zannedildiği kadar homojen olmadığını gösteren, ilginç bir çalışma.


Tek Parti içindeki muhafazakar kanat: Anadolucular

Turancılığı da, İslamcılığı da “vatan toprağı”nı temel almayan ve “hudut tanımayan” ideolojiler olarak gören ve onlara karşı “kök” arama uğraşında tarih ve coğrafyayı Anadolu’ya yerleştiren, geleneğin özü ve üreticisi saydıkları köye mistik bir önem atfeden Anadoluculuk bu nitelikleriyle birlikte yine de Türk milliyetçi ve muhafazakâr ana akımının sapa yollarından biridir. Milletin ve vatanın özü olarak sadece ve sadece Anadolu’yu gören Anadoluculuk, erken Cumhuriyet döneminde biraz kenarda köşede kalmışsa da bu kenardalık büyük ölçüde siyasal açıdandır, yoksa entelektüel etki bakımından pek küçümsenemeyecek boyutlarda etkileri olmuştur. Anadolucu düşünürler Cumhuriyet’in ilk yıllarında ulus-devlet oluşumuna ve resmi milliyetçiliğe destek vermelerine rağmen Cumhuriyet’in “sınır”larını, yönetici kadroları ve milletin bileşenlerini problematize ederek tartışmaları sebebiyle siyasi merkezin dışında kalmaları neticesinde kimlik, şahsiyet ve ahlak buhranlarına sebep olması hasebiyle Cumhuriyet modernizminin kültürel dayanaklarını sorgulayan bir bakış açısıyla Kemalist devrimin radikalizmi ve hızı hakkındaki çekincelerini dile getirmişlerdir.

Buna karşın modernleşmenin getirdiği imkanlardan da yararlanmayı bilen ve bürokrasi ile üniversiteye kadro yetiştirmede etkili örgütlenme tarzına aşina olan Anadolucular tek parti CHPsinin son evresini teşkil eden 1940 ila 1950 arasında dönemin etkili parti genel sekreteri Memduh Şevket Esendal’ın katkısıyla da CHP içinde ağırlıklı bir siyasi kadro oluştururlar. Turancılığa karşı ılımlı bir milliyetçiliği temsil ettiğini düşündüğü Anadolucuların özellikle II. Dünya Savaşı esnasında CHP kadrolarında siyaset yapmasına izin veren İnönü’nün bununla hareketi kontrol altında tutmaya çalıştığı görülür. Anadolucu ekip, böylece, CHP içindeki muhafazakâr kanadın omurgasını oluşturdu.

Metin Çınar’ın çalışması, Anadoluculuğun öncü şahsiyetlerinin, Mükrimin Halil Yinanç’ın, Remzi Oğuz Arık’ın, Nurettin Topçu’nun düşünce dünyasını ele alıyor. Anadolucu kadroların CHP’ye nüfuzunu sağlayan Memduh Şevket Esendal’ın etkisi, tavrı ve fikirleri, kitabın önemli bir bölümünü oluşturuyor. Akım içindeki farklılaşmalar, söz konusu düşünürlerin yanı sıra, Anadoluculuğun değişik renklerini ortaya koyan dergiler boyunca takip ediliyor: Anadolu, Dikmen, Dönüm, Millet, Hareket, Çığır, Bizim Türkiye... Gerek inşa dönemindeki resmî milliyetçiliğin, gerek tek parti CHP’nin, zannedildiği kadar homojen olmadığını gösteren, ilginç bir çalışma.

Milli iktisadın kökleri

Türkiye’de Milli İktisat 1908-1918, Osmanlı İmparatorluğu’nun çözüldüğü, Balkan Savaşları ve Cihan Harbi’nin farklı iktisadi ve toplumsal örgütlenme biçimleri dayattığı, İttihat ve Terakki’nin yönetimindeki kritik bir dönemin ayrıntılı ve kapsamlı bir incelemesini sunuyor. Tanzimat’la gündeme gelen iktisadî liberalizmin, kapitülasyonların çözümsüzlüğü ardından savaş koşulları ve güçlenen Türk milliyetçiliğiyle birlikte korumacı bir iktisat politikasına, “milli iktisat”a evrilişinin izini sürüyor, devletçiliğe, ithal ikameciliğine dönüşecek anlayışın kavranmasına olanak sağlıyor.

Türkiye’de Milli İktisat 1908-1918,
Zafer Toprak, Doğan Kitap, 2012

Marksizmden Teolojiye

Cennetin Eleştirisi adlı bu kapsamlı çalışmada Roland Boer, Marksizm ile teoloji arasındaki diyalog ve tartışmalara eleştirel bir bakış sunuyor. Bloch, Benjamin, Althusser, Lefebvre, Gramsci, Eagleton, Zizek ve Adorno mercek altına alan kitap, tarihsel iki tutkudan, yani Marksizm ve teolojiden hareketle bu iki alanın kendi kavramlarına ve aralarındaki geçişgenliklere, uyumsuzluklara değiniyor. Bunca zengin bir malzeme içinde eleştirinin azlığı düşüncesinden hareket eden yazar, farklı düşünürlerin kendi terminolojilerini çözümleyerek, eksik bırakılan yanlara ışık tutuyor.

Cennetin Eleştirisi, Roland Boer,
çev: Melih Pekdemir, Ayrıntı, 2013

[email protected]