Tüketicinin korunması yolunda Erdoğan’ın ettiği kader birliği

Bayram Kısıklı / Türkiye Tüketicileri Koruma ve Eğitim (TÜKETİCİ) Vakfı Başkanı
4.07.2015

Bizzat gözümün önünde yaşanan Tayyip Erdoğan’ın tüketicinin ve mazlumun korunması yolunda ettiği kader birliğini ve bu kader birliğinin doğurduğu Tüketici Devrimi hakkında Açık Görüş okuyucularını bilgilendirmek istiyorum.


Tüketicinin korunması yolunda Erdoğan’ın ettiği kader birliği

1992’de İstanbul Topkapı’da İl Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’la tanıştım. Soğuk savaş sonrasında dünya yeniden kurulurken Avrupa Birliğinin, Türkiye’den Gümrük Birliğine giriş bileti olarak istediği tüketici ve rekabet hukukunun kurulması şartının konuşulmaya başlandığı günlerde Erdoğan’ı tüketicinin korunması konusu hakkında bilgilendirdim. Erdoğan bir il başkan yardımcısını görevlendirerek sürükle iletişim içinde olmamızı istedi.

1994’te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildikten sonra özellikle Genel Sekreteri Doç. Kahraman Emmioğlu ağabeyin katkılarıyla iki kez baş başa tüketicilerin korunması ve bilinçlendirilmesi konusunda detaylı bilgiler verdim. Daha tüketici kanunu ortada yok iken tüketicileri korumak için Tayyip Erdoğan, 27 Temmuz 1994 günü Vakfımızla iki adet tüketici eğitimi işbirliği protokolü imzaladı.

1995’te ilk 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun çıkarıldı. Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri kuruldu ama yaptırım güçleri yoktu. 1997’de, ilk Tüketiciyi Koruma Kanununun hiçbir yetkili hak arama yolu getirmediğini gören Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yetkilerini zorlayarak 1997’de İstanbul’da Zabıta Tüketici Bürosunu kurdu. 30 büyükşehrimize örnek olacak şekilde gerçek anlamda tüketicilerimizin korunduğu ve motorize ekiplerle de desteklenen Tüketici Hakları Zabıta Amirliği başarılı faaliyetlerini sürdürmekte.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığında başarılı çalışmalarıyla; dışlananların, ezilenlerin, fakirlerin, yoksulların, mazlumların, zayıfların, haksızlığa uğrayanların ve hakkını aramak isteyenlerin kalbine gömülmeye başladı Tayyip Erdoğan.

2002 sonunda seçimleri kazanan Erdoğan, aceleyle yangını söndürmek için 4822 sayılı kanunla değişik ikinci Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu ile 2001 krizinde tüketim ve ödeme güçlerini kaybederek banka borçları altında inin inim inleyen milyonlarca tüketicinin banka borçlarını yeniden yapılandırdı ve tüketicilerin nefes almasını sağladı.

15 Mart 2003 Dünya Tüketici Gününde Başbakanlık mührünü alan Erdoğan, “Ben şu anda yatıyorum kalkıyorum, vatandaşlarımızın tüketim gücünü nasıl arttırırım, onu düşünüyorum.” (17.4.2003 Vatan Gazetesi, Murat Birsel röportajı) diyerek görevine başladı.

(Başbakan Erdoğan, tüketicilerin 2002’de 2.598 dolar olan kişi başı milli gelir alım güçlerini 12 yılda 3 katın üzerinde arttırarak 10.000 doların üzerine çıkarttı. Sürekli hizmet üretebilme kabiliyeti ile en önemli ekonomik grubun tüketiciler olduğunu bilerek Avrupa’daki insan/tüketici haklarını Türkiye’ye getirdiği, hem tüketici memnuniyetini hem de tüketim/alım/ödeme güçlerini arttırdığı için tüketici seçmenler; 2002, 2007, 2011 milletvekili seçimlerinde, 2004, 2009, 2014 yerel yönetim seçimlerinde, 21 Ekim 2007 Cumhurbaşkanını Halk Seçmeli referandumu, 12 Eylül 2010 Anayasa referandumu ve 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 9 dokuz kez üst üste sürekli Tayyip Erdoğan’ı seçtiler.)

Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğünün, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bünyesinde üvey evlat gibi sürekli dışlanması, işadamı kimlikli bakanlar nedeniyle tüketicinin korunması konusunun şimdiye kadar tüketici hakları (mazlum) boyutuyla ele alınmasını engelledi. ‘Tüketicinin korunması bu kadar, daha ne hakkı olacak’ diyen ve gerçekte tüketici haklarına inanmayan tüketiciden sorumlu bakanlar görüldü. Böyle yapısal sıkıntılar devam ederken Başbakan Erdoğan’ın, 2011’de bakanlıkları yeniden düzenlemesi ve tüketicinin korunmasından sorumlu Gümrük ve Ticaret Bakanlığını kurması ile yeni bir döneme geçildi.

Avrupa gibi...

Avrupa Birliği Komisyonunca 10 Ekim 2011’de kabul edilen ve 22 Kasım 2011 günlü Resmi Gazetesinde yayımlanan AB Tüketici Hakları Direktifi ile Türkiye’de tüketicileri gerçek anlamda koruyacak olabildiğince mükemmel yeni bir tüketici kanununun hazırlıklarına başlandı. Tüketicilerden gelen şikayetler ve çözümleri üzerinde çalışıldı. Yoğun şikayet alınan sorunların dünyadaki çözümleri ile AB ülkelerinde tüketici sorunları ve çözümleri araştırıldı.

AB Tüketici Hakları Direktifine göre, 20 yıllık yaşanan tüketici sorunlarını çözme tecrübesiyle A’dan Z’ye yeniden silbaştan hazırlanan, aslında üçüncü olan ama gerçekte Avrupa’daki gibi ilk kanun olan 6502 sayılı (Yeni) Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, 28 Kasım 2013 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak 28 Mayıs 2014 günü yürürlüğe girdi.

Yeni Tüketici Kanunu’nun mevzuatı 25. ve son uygulama yönetmeliğinin 28 Mayıs 2015 günü Resmi Gazetede yayımlanmasıyla tamamlandı ve Tüketici Devrimi başladı.

Tüketici devrimi

Almanya ve Fransa’daki gibi haklarla donatılmış AB Tüketici Hakları Direktifini ülkemizde kurumlaştıran Yeni Tüketici Kanunu ile ayıplı mal ve hizmetlerde hak arama süresi 30 günden 6 ay = 180 güne uzatılmış, Tüketici Hakem Heyetlerinin yetkileri 1.200TL’den 3.300TL’ye çıkarılmış ve uzman raportörlerle güçlendirilerek hızlandırılmıştır.

Tüketici Kredisi Sözleşmelerinde, Ön Ödemeli Konut Satış Sözleşmelerinde, İşyeri Dışında Yapılan Sözleşmelerde, Mesafeli Sözleşmelerde,  Finansal Hizmetlere İlişkin Mesafeli Sözleşmelerde, Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmelerinde Cayma Hakları

7 günden 14 güne uzatılmıştır.

Konut Finansmanı Sözleşmeleri, Paket Tur Sözleşmeleri, Abonelik Sözleşmeleri, Promosyon Uygulamaları, Fiyat Etiketi, Tanıtma ve Kullanma Kılavuzu, Garanti Belgesi, İhtiyari Garanti, Satış Sonrası Hizmetler ve Ticari Reklamlar ile Haksız Ticari Uygulamalarla ilgili yeni haklar getirilmiştir.

Ayrıca Tüketici Devrimi ile;

A-Bankacılık sektöründe yaşanılan tüketici sorunlarını çözmek için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu bünyesinde Finansal Tüketici Hakları Dairesi Başkanlığı kurulmuş ve tüketici şikayetleri çözülmeye başlanmıştır.

B-İnşaat sektöründe yaşanılan tüketici sorunlarını çözmek için Hazine Müsteşarlığı bünyesinde Ön Ödemeli Konutlarda Bina Tamamlama Sigortası sistemi kurulmuş ve maketten konut satışlarında yaşanılan tüketici şikayetlerine çözüm getirilmiştir.

Bilinçsiz tüketici kalmaz

Yeni Tüketici Kanunu ile bireylerin ve ailelerin tüketici olarak günlük ekonomik hayatları, daha hızlı hak arama yolları ve daha güçlü haklarla donatılarak yeniden düzenlenmiştir. Güçlü, haklarla ve hak arama yollarıyla donatılmış, soran ve hakkını arayan tüketiciler dönemi başlamaktadır. Tüketici Devrimi ile artık zayıf tüketici yoktur ama bilinçsiz, bilgisiz, eğitimsiz, haklarını ve hak arama yollarını, akıllı alışveriş ilkelerini bilmeyen tüketici çoktur. Adeta Yeni Tüketici Kanunu ile kurumlaştırılan haklarını kimse bilmemektedir. Yapılması gereken tek şey, bir çocuğun büyütülmesi sabrı ile sahip oldukları yasal haklarla ilgili tüketicilerimizi bilgilendirmek, eğitmek ve bilinçlendirmek.

[email protected]