Yetiş ya piro yetiş ya dedem!

Özgür Özel tıpkı Kılıçdaroğlu gibi CHP'nin grup başkanvekiliydi. Özel, iyi bir hatip ve başarılı bir ikinci adamdı. Ancak o başarısını genel başkanlık sürecinde gösteremedi. Öyle görünüyor ki partiyi iktidar yapabilmek için yola çıkan Özel, İmamoğlu yüzünden kimi şehirlerde yerel iktidarı da kaybetmiş olacak.

Deniz Baykal skandal bir kaset marifetiyle alaşağı edildikten sonra Kemal Kılıçdaroğlu 2010'da partinin genel başkanı oldu. Öncesinde CHP'nin medyatik grup başkanvekiliydi. Genel başkan olduktan sonra CHP içerisinde zamana yayılan sessiz bir 'devrim' gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu, 13 yıllık genel başkanlık sürecinde katı laik, islamofobik, ırkçı damarı kısmen partiden tasfiye etti. Tüm bu gelişmelerde parti içi dengeleri korudu. Partiyi bir arada tuttu ve CHP'nin bugünkü halini görünce iyi bir liderlik sergilemiş olduğunu da anlamış oluyoruz.

Öte yandan CHP'nin tarihi boyunca orduyu, bürokrasiyi ve medyayı arkasına alarak din hürriyetini yok sayan söylem ve icraatlarını bir süre devam ettirdi. Çözüm sürecine karşı çıktı. Hatta Erdoğan'ın Dersim katliamı için devlet adına yaptığı özür açıklamasına destek vermediği gibi bu konuda da pek bir açıklama yapmadı.

Neyse ki Kemal Bey 2017'de yaptığı "adalet yürüyüşü" ile CHP'nin tarihsel söyleminden farklı bir dil kullanmaya başladı. 2023'te cumhurbaşkanı adayı olduktan sonra mütedeyyin ve Kürtlere yönelik 'helalleşme' hamlesini açıkladı. CHP kurmayları dahil tabanı, medyası ve okur-yazar çevresi bu hamle karşısında deve kuşu taktiğini uygularken -ki onlar baltalarını bilemekle meşguldü- mütedeyyin ve Kürtler de bu çağrıyı pek samimi bulmadı. HDP hariç.

Değişim fitilini İmamoğlu ateşledi

Ancak her şeye rağmen Kemal Bey parti içi barışı korumakla birlikte, sağ ve sol muhalif partileri tesbih taneleri gibi CHP'nin ardına dizmeyi başardı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde başarısız olunca kendisine yönelik "değişim" itirazları başladı. Değişim fitilini ateşleyen ilk isim ise Ekrem İmamoğlu oldu.

Kılıçdaroğlu, seçim yenilgisinden sonra 13 Haziran 2023'te yaptığı ilk grup konuşmasında parti içinden yükselen "değişim" taleplerine yanıt vererek, değişimin önünü sonuna kadar açacağını belirtip "Gemiyi sağlam limana götürmek yine kaptanın görevidir. Gemiyi sağlam limana götüreceğimi herkes bilsin." diyerek yerel seçimlere kadar partinin başında kalmak istediğini ifade etti.

Ancak İmamoğlu'nun başını çektiği değişimci ekibin gemiye yönelik saldırıları hiç durmadı. Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adaylığı vesilesiyle 7 Mart 2023'te 'son' grup toplantısı ile veda konuşması yapmıştı. Konuşma sırasında hüngür hüngür ağlayan CHP'nin grup başkanvekili Özgür Özel seçimlerden sonra "Parti içi iktidarı kazanmak için değil, partimizi iktidar yapabilmek için CHP Genel Başkanlığı'na adayım" diyerek Kılıçdaroğlu'nun karşısına dikildi. İmamoğlu'nun CHP delegelerini 'maharetli' bir şekilde 'ikna' ederek Özel'in genel başkanlık seçimini kazanmasını sağladı.

Özel'in işi hiç kolay değil

Yerel seçimlere gidilen süreçte Özgür Özel'in işi hiç de kolay olmadı. İmamoğlu'nun gölgesi altında belirlenen belediye başkan adayları sonrası parti içi kaynama hat safhaya ulaştı. Başta İstanbul ilçeleri olmak üzere Türkiye genelinde bir çok belediye başkanını İmamoğlu'nun tayin ettiği tartışmalar kamuoyunun önünde cereyan ediyor.

İmamoğlu'nun bu müdahalesine itiraz eden ve içlerinde Gürsel Tekin gibi partinin ağır topları olan bir çok isim CHP'den istifa etti. Seçime iki aydan kısa bir süre kala böyle bir durumun yaşanması halk nezdinde "Bunlar daha kendi içlerinde bir birlik sağlayamıyor, şehirleri nasıl yönetecekler" yorumlarının yapılmasına neden oluyor.

İmamoğlu'nun İBB'deki birçok bürokratı İstanbul dahil çeşitli yerlerde belediye başkan adayı oldu. İstanbul ilçe adayları tanıtım toplantısına Özgür Özel katılmazken, İmamoğlu konuşması sırasında bazı partililerce protesto edildi. İBB Ulaşım Daire Başkanı Utku Cihan CHP'nin Hopa Belediye Başkan adayı oldu. Adaylığını İmamoğlu ile çektiği bir videoyla sosyal medyada paylaşarak adeta İmamoğlu'nun asıl genel başkan olduğu iddiasını tasdikledi. İmamoğlu da o videoda Hopa'ya gençliğinde çok sık gittiğini vurgulayarak "Şehvetle anıyorum tüm Hopa'yı" diyerek Cihan için Hopalılardan destek istedi.

Diğer taraftan Kılıçdaroğlu'nun CHP'yi bir inanç ve hemşehri grubuna dönüştürdüğü eleştirileri yapılsa da her şeye rağmen parti içi barış sağlamıştı ve Millet İttifakı ile sağ-mütedeyyin çevrelere açılmayı denemişti. Özgür Özel ise partiyi sol-özgürlükçü çizgiye çekeceği vaadiyle yola çıktı ancak parti içi iktidara yönelerek Kılıçdaroğlu'na yakın olan kişileri tasfiye edip İmamoğlu ekibinin partiye hakim olmasını sağladı. Hizipler yer değiştirdi. 'Herkesin partisi olacak' iddiasıyla yola çıkan Özgür Özel CHP'si şu anki haliyle her CHP'linin bile partisi değil artık.

'Beni bu adamdan kurtarın'

Özgür Özel, 22 Ocak'ta Kılıçdaroğlu ile bir görüşme gerçekleştirdi. CHP'ye yakınlığıyla bilinen gazeteci Enver Aysever o görüşmeye ilişkin ilginç bir iddiada bulundu: "Bildiğim, emin olduğum bir şey var. Özgür Bey ile Kemal Bey'in yaptığı ikili görüşmede, Özgür Bey diyor ki, 'Genel Başkanım lütfen beni bu adamdan kurtarın.' Şaka gibi geliyor değil mi? Ama gerçek... İstedikleri kadar yalanlasınlar, bunu her yerde ispatlarım. Kemal Bey'e pişman olduğunu, Ekrem Bey'in başına bela olduğunu ve parti kültürünü bilmediğini söylüyor." Nitekim bu iddia yalanlanmadı.

Özgür Özel tıpkı Kılıçdaroğlu gibi CHP'nin grup başkanvekiliydi. Özel, iyi bir hatip ve başarılı bir ikinci adamdı. Ancak o başarısını genel başkanlık sürecinde gösteremedi. Öyle görünüyor ki partiyi iktidar yapabilmek için yola çıkan Özel, İmamoğlu yüzünden kimi şehirlerde yerel iktidarı da kaybetmiş olacak.