27 Nisan 2024 Cumartesi / 19 Sevval 1445

Erol Kılıç: 1923’teki İstanbul’u 2023’e taşımak istiyorum

İstanbul’un güzelliklerini minyatür sanatı ile hayata aktaran usta sanatçı Erol Kılıç, en büyük hayalinin 1923 yılındaki İstanbul’u 2023 yılına aktarmak olduğunu söylüyor. Birçok tarihi eseri 1/25 santimetre ölçeğinde, aslına sadık kalarak yorumlayan Kılıç ile İstanbul aşkını konuştuk.

GİZEM TÜMBAY KOÇAK 18 Şubat 2017 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Erol Kılıç: 1923’teki İstanbul’u 2023’e taşımak istiyorum

Rami’deki küçük atölyesinde büyük işler başaran Erol Kılıç, gizli kalmış hünerlerini yeni nesillere aktarma çabasında. Kız Kulesi minyatür eseri ile büyük bir başarıya imzasını atan Kılıç, 20 yıldır kendini bu işlere adamış değerli bir sanatkâr. Asıl mesleği kesme sıvama kalıpçılığı olan Kılıç zamanında Kapalıçarşı’daki küpelerden de esinlenip düğmeler yapmış. 1997 senesinde İstanbul’daki fermuar kalıpçılığı atölyesini kardeşine bırakıp Eski Foça’ya yerleşen Erol Kılıç, ilk eseri ‘L Foça’ isimli sandalını da orada yapmış. İş stresinden dolayı İstanbul’u terk ettiğini söyleyen Kılıç, “Büyük oğlum üniversiteyi kazanınca İstanbul’a geri döndük. Sonra eşimden ayrıldım ve farklı bir yol çizdim. Küçük atölyem hem evim hem de ofisim oldu” diyor. 

Tamamlaması beş yıl süren Kız Kulesi minyatürünün tüm malzemelerinin de gerçek olduğunu söyleyen sanatkar “Kız Kulesi’ni yapmaya Rami Spor Kulübü’nün bir gecesinde karar verdim. Oraya katılan misafirlerden birisine resmen ilk görüşte aşık oldum. O andan sonra Kız Kulesi’nin güzelliğini aşk ile buluşturmaya karar verdim.  İki kıta arasında suyun içerisindeki dünyadaki tek tarihi eser Kız Kulesi. Nadide eserin tarihini araştırırken işin tüm inceliklerini öğrenmeye başladım” diyor. Kız Kulesi’nin tepesine de Türk bayrağını diken sanatçı, dalgalanması için özel klipsler yaptı. Bir milyon dolarlık eser aslıyla bire bir aynı. “Gerçek Kız Kulesi’nin üzerinde 7 bin tane kiremit var, minyatüründe de aynı rakamda var. Tüm ölçüleri aynı oranda. Duvarları aynı taştan. Bahçesinde 22 bin adet parke taşı var tabii minyatüründe de.” İşin özünde empati olduğunu söyleyen Kılıç, “Makasla bile empati kurarım ‘Ben makas olsam ne yaparım’ diye. Çok ince hesaplar yapmamız, gerekiyor” diyor. Şimdilerde Valilik isteğiyle Ayasofya Camii’nin minyatür çalışmasını hazırlayan Kılıç sözlerine şöyle devam ediyor: İki yıldır Ayasofya’ya çalıştım. Eserin tamamı mermerden oluşuyor. En sonunda da ‘Ayasofya Camii’nin içerisindeki sütunlardan bir tane yapayım bu minyatürü sütunun üzerinde sergilerim’ diye düşündüm. Şimdilerde bitmek üzere. Son iki yıldır Galata Kulesi üzerinde çalışan usta sanatçı, kulenin kapılarını uzaktan kumandalı yapmış. Merdiven tırabzanlarını abanoz ağacından, etrafını metalden ve merdivenleri mermerden yapan Kılıç, 2 metre 80 cm uzunluğundaki Galata Kulesi’nin üç sene içinde tamamlanacağını söylüyor.

Bir milyon dolarlık Kız Kulesi eseri gerçeğinin bire bir aynısına sadık kalınarak yapılmış...

HAYALİM GENÇLERE EĞİTİM VERMEK 

Kılıç’ın en büyük hayali 1923 yılındaki İstanbul’u 2023 yılına taşımak: “Kadir Topbaş 7-8 sene önce ‘Adalardan birine Mevlana heykelini koyacağız” demişti. Ben de Adalar Belediyesi’ne gittim. Bana en kötü adayı tahsis etseler, burayı düzenler İstanbul’un 1923’teki halini 2023 senesine yetiştiririm. Bunu bana yardımcı olacak öğrenciler ile yapabilirim. Maliyeti de sıfır. Kanallar açıp, taşlardan yapacağız. Keşke bu projemi hayata geçirebilsem. Bir diğer hayalim ise gençlere eğitim vermek” diyor.