2 Mayıs 2024 Perşembe / 24 Sevval 1445

Nükleer çağa ilk adım

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rus Lider Putin’in temelini bugün birlikte atacağı Akkuyu Nükleer Santrali, yeni bir dönemin kapısını açıyor. Türkiye enerji, sağlık, sanayi ve savunma başta olmak üzere birçok alanda çağ atlayacak.

3 Nisan 2018 Salı 07:00 - Güncelleme:

Türkiye’nin nükleer enerjideki 60 yıllık rüyası gerçek oluyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Viladimir Putin, 60 yıldır Türkiye gündeminde olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) temelini bugün atıyor. Santral 2023 yılında hizmete girecek. Nükleer enerji Türkiye gündemine ilk olarak ABD ile 1955 yılında imzalanan ‘Sulh İçin Atom’ anlaşması ile girmişti. Bu süreç, 1976 yılında Akkuyu Sahası’nın nükleer güç santrali yeri olarak uygun görülüp lisanslanması ile devam etmişti. Akkuyu bölgesinde bir nükleer güç santrali yapılması için birçok kez girişimde bulunulmasına rağmen her seferinde süreç akamete uğradı. AK Parti hükümetinin Rusya ile kararlılıkla yürüttüğü görüşmeler 2010 tarihinde iki ülke arasında, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin (Akkuyu NGS) Tesisine ve İşletimine Dair İşbirliği Anlaşması’nın imzalanmasıyla sonuçlandı ve süreç başladı. İkinci santral ise Sinop’ta Japonlar tarafından yapılacak. Planlara göre Akkuyu devreye girdiğinde Türkiye’de tüketilen elektriğin yüzde 10’unu üretecek. Bir başka ifadeyle İstanbul’un enerji ihtiyacını tek başına karşılayabilecek.

DÖNÜM NOKTASI

Akkuyu, sadece enerji açısından değil bir çok konuda Türkiye için dönüm noktası olacak. 20 milyar dolarlık maliyetiyle ülkede tek kalemde yapılan en büyük yatırım olacak Akkuyu NGS devreye girdiğinde 2 bin 764 kişiye sabit istihdam sağlayacak. Yatırım yalnızca alternatif enerji kaynağı oluşturulması adına değil, yeni sanayi kolları ve nükleer teknoloji adına da önem taşıyor. Bir nükleer santralin yapımında 515 bin parça kullanılıyor. Akkuyu’nun inşasında, maksimum düzeyde Türk mühendis istihdam edilecek, yerli ekipman kullanılacak ve böylece yeni sanayi kolları da oluşacak. Bu modelle Türkiye, kendi enerji sektörünün hem çeşitlendirmesini hem de büyümesini karşılayacak bir yapıya girecek.

EKONOMİYE KATKI

Projede yer alacak Türk şirketlerinin ekonomiye 6-8 milyar dolar arasında katma değer getirmesi beklenirken, savunma sanayiinden sağlık sektörüne uzanan geniş bir alanda yeni teklojiler geliştirilmesinin de yolu açılacak. Böylece Türkiye birçok alanda teknolojik üstünlük sağlayacak. Uzmanlar bu konuda bir de örnek veriyor: “Nükleer takatli denizaltılar yakıt ikmali yapmaksızın dünya denizleri üstünde ve altında dolaşabilecek. Sürat avantajı nedeni ile denizaltılarımız su üstü gemilerine ve atacakları torpidolara yakalanamayacak, hızla yer değiştirerek istenilen yer ve zamanda kolaylıkla harekat icra edebilecek. Üstelik dizel denizaltılar gibi pillerini şarj etmek için satha çıkmak zorunda kalmayacağı için gizliliği muhafaza edilecek, düşmana yakalanmayacaktır. Çok daha büyük tonajlardaki gemiler, çok daha süratli ve çok daha ekonomik şekilde harekat icra edebilecektir.”

NÜKLEER İÇİN KAMU SPOTU

Enerji Bakanlığı, nükleer santral için çok özel bir kamu spotu hazırladı. Nobel ödüllü Prof. Dr. Aziz Sancar ve UNESCO ödüllü Prof. Dr. Bilge Demirköz’ün oynadığı kamu spotunun yönetmenliğini Eric Will, görüntü yönetmenliğini ise Joel Cartier gerçekleştirdi. Çekimleri 4 gün, post prodüksiyonu ise 1,5 ay süren filmin yapımcılığını da bir Türk şirketi üstlendi.

Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin temelinin atılacağı bölge, temel atma törenine hazır.

TÜRKİYE NELER KAZANACAK?

DOĞAL GAZ İTHALATI DÜŞECEK

 Akkuyu’nun devreye girmesiyle doğalgazda bağımlılık azalacak. Bu konuda Fransa örnek gösteriliyor. Fransa’nın petrol (% 99) ve doğal gaz (%  97) ithal oranı Türkiye’deki gibi yüksek olmasına rağmen, Fransa’nın enerjide ithal bağımlılık oranı yüzde 50. Türkiye’de bu oran yüzde 72. Bunun temel sebebi, Fransa’da elektrik üretiminde nükleer enerjinin payının yüzde 75 olması.

MALİYETİ 5.5 YILDA ÇIKACAK

Santral yıllık 35 milyar kilowaat elektrik üretecek. Bu miktarda bir elektrği üretmek için 3.6 milyar dolarlık doğal gaz ithal etmek gerekiyor. Akkuyu devreye girdiğinde doğal gaza ödenecek para ile sadece 5.5 yılda yeni bir Akkuyu kurulabilecek.

YERLİ SANAYİİ İÇİN ADIM 

Akkuyu ile birlikte Türkiye, nükleer santral kurma konusunda kendi modelini oluşturuyor. Bu model içerisinde en önemli nokta olabildiğince yerli üretime önem verilmesi gösteriliyor. Bu çerçevede projenin kurulum aşamasının yüzde 40’lık kısmında Türk şirketleri de yer alacak. 550 bin parçanın üretiminde Türk şirketler de görev alarak yerli üretim için deneyim kazanacak.

YETİŞMİŞ İNSAN KAYNAĞI 

Türkiye’nin ilk nükleer santrali yerli yatırımcılara sunacağı fırsatların yanında, nükleer mühendislik alanında da birçok fırsat sunacak. Akkuyu NGS’de çalışmak üzere Rusya’da eğitim alan 248 öğrenciden, 6.5 yıllık eğitim sonunda mezun olan 35’inin bu aydan itibaren projede görev alması bekleniyor. Santralde Türk mühendislerin de çalışacak olması nükleer teknolojilerin geliştirilmesinin de ilk adımı olacak.

BİNLERCE KİŞİYE İŞ 

Bölgedeki istihdamı artıracak olan Akkuyu’nun inşaatında, en yoğun döneminde yaklaşık 10 bin kişi çalışırken, işletme aşamasında ise 3 bin 500 kişiye iş imkanı sağlanacak.