25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

AK Parti 18 yaşında: Reformların ve gönüllerin partisi

Siyaset sahnesine Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 2001'de giren AK Parti, reformlar ve seçim başarılarıyla dolu 18 yılı geride bıraktı. Parti, 4 başbakan, 2 Cumhurbaşkanı çıkardı.

14 Ağustos 2019 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
AK Parti 18 yaşında: Reformların ve gönüllerin partisi
AK Parti, 3 Kasım 2002'deki genel seçimlerden bu yana 17 yıldır girdiği tüm seçimlerden birinci parti çıktı. Türkiye, bu süreçte önemli kalkınma hamleleri yaparak 2023 vizyonunu ortaya koydu
 
AK Parti,17 yıllık iktidarında Danıştay saldırısı, e-muhtıra, kapatma davası, Gezi kalkışması, 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe girişimleri karşısında demokrasinin yılmaz bekçisi oldu.
 
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki "Erdemliler Hareketi" ile 2001'de siyaset sahnesinde yerini alan AK Parti, çeşitli engellemelere rağmen reformlar ve seçim başarılarıyla dolu 18 yılı geride bıraktı. "Erdemliler Hareketi", 14 Ağustos 2001'de "AK Parti" adıyla siyaset sahnesine girerek son 17 yılda girdiği tüm seçimlerden birinci parti olarak çıkmayı başardı. Girdiği ilk genel seçimde, 3 Kasım 2002'de iktidara gelen AK Parti, "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" sloganıyla çıktığı siyaset yolunda, 4 başbakan 2 cumhurbaşkanı çıkardı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde, 1997'de Siirt'te okuduğu Ziya Gökalp'ın Asker Duası şiiri nedeniyle 1999'da 10 ay hapse mahkum edilen ve bu nedenle siyasi yasaklı olan Erdoğan, liderliğini yaptığı parti, 3 Kasım 2002'de tek başına iktidar olmasına rağmen başbakan olamadı. Erdoğan'ın giremediği 3 Kasım genel seçimlerinden AK Parti 34.28'lik oy oranıyla birinci parti olarak çıktı. Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 312. maddesinde yapılan değişiklikle Erdoğan'ın siyasi yasağının kalkmasının ardından, Kurucu Genel Başkan Erdoğan, 8 Mart 2003'te mahkumiyetine neden olan şiiri okuduğu Siirt'te yapılan yenileme seçimlerinde milletvekili seçilerek TBMM'ye girdi. Erdoğan, 15 Mart 2003'te 59'uncu Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni kurarak başbakanlık koltuğuna oturdu. 2004'te girdiği ilk yerel seçimden üzde 41.7'lik oy oranıyla sandıktan birinci parti çıkan AK Parti, 11'i büyükşehir olmak üzere 1950 belediyeyi kazandı. 2007'deki genel seçimlerde yüzde 46,58'lik oy oranına ulaşan AK Parti, Tunceli dışındaki 80 ilden milletvekili çıkarmayı başardı ve tek başına iktidar oldu.
 
E-MUHTIRA VE DARBE ÇIĞIRTKANLIĞI
 
Ankara'da 17 Mayıs 2006'da Danıştay binasında Alparslan Arslan'ın gerçekleştirdiği silahlı saldırıda, Danıştay 2. Dairesi üyesi Mustafa Yücel Özbilgin hayatını kaybederken aralarında Daire Başkanı Mustafa Birden'in de yer aldığı 4 üye ise yaralandı. Saldırının ardından Anayasa Mahkemesi, Danıştay, Yargıtay, Sayıştay, Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi üyeleri ile Türkiye Barolar Birliği temsilcilerinin bulunduğu bir grup, Anıtkabir'e yürüdü ve saldırıdan hükümeti sorumlu tuttu. Hükümet ise saldırıyı, istikrarı bozmak ve hükümeti yıkmak için yapılan bir teşebbüs olarak nitelendirdi. Meclis'te 28 Ağustos 2007'de yapılan oylamada, Abdullah Gül, Türkiye Cumhuriyeti'nin 11. Cumhurbaşkanı seçildi. Bu seçimlerden önce Milli Görüş kökenli bir siyasetçinin cumhurbaşkanı adayı olmasını istemeyen muhalif kesimler tarafından "Cumhuriyetine sahip çık" sloganıyla "Cumhuriyet Mitingleri" düzenlendi. Nisan ayının son günlerinde 27 Nisan 2007'de ise Türk siyasi tarihine "e muhtıra" olarak geçen Genelkurmay Başkanlığı'nın laiklik vurgusu içeren açıklaması yayımlandı. Türk demokrasi tarihine "e-muhtıra" olarak geçen 27 Nisan bildirisi de Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi milli iradeyi hedef alan bir girişim olarak akıllarda kaldı. Cumhurbaşkanlığı seçimi için yapılan ilk oylamanın ardından gece yarısı Genelkurmay Başkanlığının internet sitesine bir bildiri konuldu. AK Parti, e-muhtıraya karşı dimdik durdu. 'Cumhuriyet mitingleri'nde 'Ordu Göreve' yazılı pankartlarla açıkça darbe çığırtkanlığı yapıldı.
 
367 KRİZİ, HALKIN DEMOKRASİ DERSİ
 
Abdullah Gül, 367 krizi sonrası TBMM üyelerince 2007'de Cumhurbaşkanı seçildi. Kurucu Genel Başkan Erdoğan ise cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçilmesinin önünü açan 21 Ekim 2007'deki halk oylaması sonrası gerçekleştirilen ilk seçimde Cumhurbaşkanı oldu. Erdoğan, 2007'deki halk oylamasıyla cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine imkan tanıyan düzenleme uyarınca 10 Ağustos 2014'te yapılan seçimde, oyların yaklaşık yüzde 52'sini alarak doğrudan halk tarafından seçilen ilk cumhurbaşkanı oldu. Kurulduktan yaklaşık bir yıl sonra yapılan genel seçimde iktidara yürüyen AK Parti, bu dönemde vesayet odakları, devlet içinde yapılanan terör örgütleri ile bölücü terör örgütlerinin faaliyetleri, kapatma davası ve darbe girişimlerine maruz kaldı.
 
KAPATMA DAVASI
 
AK Parti'yi iktidardan uzaklaştırmak için eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu 71 kişiye 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirilmesi ile partinin kapatılmasını içeren iddianame, 14 Mart 2008'de Anayasa Mahkemesi'ne sunuldu. Yüksek Mahkeme, 31 Mart 2008'de iddianameyi kabul etti.Anayasa Mahkemesi'nin, siyasi tarihe "google iddianamesi" olarak geçen iddianameyi kabul etmesinin ardından dava 30 Temmuz 2008'de karara bağlandı. Yüksek Mahkemenin 5 üyesi kapatmaya karşı çıkarken, 6 üye kapatmadan yana oy kullandı. Anayasa'da öngörülen nitelikli çoğunluk sağlanamadığı için parti kapatma talebi reddedilmiş oldu.
 
FETÖ'NÜN OYUNLARI BAŞLADI
 
FETÖ'cü eski İstanbul Cumhuriyet Savcısı Sadrettin Sarıkaya tarafından MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın da aralarında bulunduğu istihbarat görevlilerinin 7 Şubat 2012'de ifadeye çağrılmasıyla başlayan kriz, siyasi iktidarın olaya müdahalesiyle son buldu. FETÖ'nün doğrudan hükümeti hedef alan girişimi sonrası yapılan yasal değişiklikle, MİT görevlilerinin soruşturulması izni Başbakanlığa bırakılarak ülke bir krizden daha çıkarılmış oldu.
 
GEZI,17-25 ARALIK VE 15 TEMMUZ
 
Gezi Parkı'nda çevrecilik kisvesi altında, FETÖ'cü polislerin de kışkırtmasıyla başlatılan kalkışma doğrudan AK Parti'yi hedef aldı. Türkiye'ye 50 milyar dolar maliyeti olan eylemler, Erdoğan'ın kararlı duruşuyla son buldu. 17-25 Aralık'ta bu kez Yargı'daki FETÖ'cü hainler harekete geçti. Montaj ses kayıtlarıyla, sahte delillerle bakan çocukları, iş adamları ifadeye çağrılarak AK Parti'nin devrilmesi hedeflendi. Ancak hainlerin planları yine tutmamıştı. FETÖ'nün, Türkiye tarihinin en kanlı darbe girişimi olarak tarihe geçen hain projesi, 15 Temmuz 2013'te TSK'deki üniformalı teröristleri aracılığıyla hayata geçirildi. Başkan Erdoğan'ın "Milletimizi, illerimizin meydanlarına, havalimanlarına davet ediyorum." yönündeki çağrısı üzerine vatandaşlar tankların önüne geçerek demokrasisine ve hükümetine sahip çıktı.
 
Sabah'ın haberine göre, 16 Nisan 2017'de halk oylamasıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçildi. 24 Haziran'da da yüzde 52 ile Erdoğan, yeni sistemin ilk Cumhurbaşkanı oldu. AK Parti'nin sonbaharda başlayacak 7. Olağan Büyük Kongresi'nin sloganı"Gelenek, Vefa ve Yenilik" olacak.