Körfez İşbirliği Konseyi üye ülkelerinin de içinde bulunduğu altı ülke Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini kestiğini duyurdu. Suudi Arabistan, Bahreyn, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri ve Yemen ve Libya bunun nedeni olarak da ülke güvenliklerini gerekçe gösterdiler. Bu ülkeler, hava ve deniz sahalarını Katar'a kapatırken, Katarlı diplomatların 48 saat içinde ülkelerinden ayrılmaları da istendi. ABD, “Tarafların birlikte oturup farklılıklarını konuşmasını destekliyoruz. Körfez İşbirliği Konseyi dağılmamalı" açıklamasında bulundu. Körfez İşbirliği Konseyi nedir, üye ülkeler kimler, önemi nedir sorularının cevabı haberimiz içerisinde sizlerle…
Katar'ı terörist grupları desteklemekle suçlayan ülkelerden Suudi Arabistan'dan gelen açıklamada, "Bu hareketin krallığın terörizm ve aşırılıktan korunması için gerekli bir adım olduğu" vurgulandı. Açıklamada, "Tüm kardeş ülkelere aynısını yapma çağrısında bulunuyoruz" denildi.
Ayrıca, Suudi Arabistan öncülüğünde Yemen'de Husilere karşı oluşturulan Uluslararası Koalisyon Komutanlığı, Katar'ın koalisyondaki rolünün sona erdiğini duyurdu.
KÖRFEZ İŞBİRLİĞİ KONSEYİ
Basra Körfezine kıyısı bulunan ve ortak tarihi, coğrafi, kültürel, dini ve sosyal özelliklere sahip olan ülkeleri bir araya getiren bölgesel bir örgüttür. Örgüt, üye ülkeler arasında bütünleşmeyi sağlamak, üye ülkelerin ekonomik ve siyasi güçlerini bir araya getirerek bölgesel bir güç oluşturmak amacındadır.
Üye ülkeler Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Suudi Arabistan, Oman, Katar, Kuveyt’tir. Türkiye, stratejik diyalog ortağıdır.
İK’in kurulmasına 4 Şubat 1981 tarihinde Riyad’da toplanan altı ülkenin Dışişleri Bakanlarınca karar verilmiş; Örgüt şartı 25 Mayıs 1981 tarihinde Abu Dhabi’de imzalanmıştır. Örgütün tam adı “Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi” (Cooperation Council for the Arab States of the Gulf) olmakla birlikte, Örgüt kısaca Körfez İşbirliği Konseyi – KİK (Gulf Cooperation Council - GCC) olarak anılmaktadır. KİK Genel Sekreterliği, kurulduğu tarihten bu yana Riyad’dadır. KİK’in temel organları, Yüksek Konsey, Bakanlar Konseyi ve Genel Sekreterlik’tir.
Yüksek Konsey, KİK üyesi ülkelerin Devlet Başkanlarından oluşmaktadır ve Örgütün en üst organıdır. Başkanlık üye ülkeler arasında alfabetik sıraya göre her yıl el değiştirmektedir. Yüksek Konsey, her yıl toplanmaktadır. Konsey ayrıca, bir ülkenin önerisi ve ikinci bir ülkenin desteğiyle olağanüstü olarak da toplanabilmektedir. Her yıl iki Yüksek Konsey Toplantısı, bir de danışma toplantısı düzenlenmektedir.
Kasım 1981’de KİK Ülkeleri Ekonomik Anlaşması imzalanmıştır. Sözkonusu anlaşma, KİK Serbest Ticaret Alanını kurmuştur. Bahsekonu Anlaşmanın yerini, 31 Aralık 2001 tarihinde Muskat’ta imzalanan yeni Ekonomik Anlaşma almıştır. Yeni Ekonomik Anlaşma, gümrük birliği, ortak pazar, ekonomik ve mali birlik, kalkınma entegrasyonu, insan kaynakları gelişimi, bilimsel ve teknik araştırmalar alanında işbirliği, ulaştırma, iletişim ve altyapı bölümlerinden oluşmaktadır. Bu anlaşma ile, KİK ülkeleri arasında gümrük birliği, ortak pazar ve ekonomik ve mali birliğin kurulmasına karar verilmiştir.
KİK ülkeleri arasında ortak para birimine geçilmesini öngören "Parasal Birlik Anlaşması" 2009 yılında Suudi Arabistan, Kuveyt, Bahreyn ve Katar tarafından onaylanarak anılan ülkeler bakımından yürürlüğe girmiştir. KİK Merkez Bankasının kurulması konusunda da bir takvim üzerinde anlaşma sağlanmıştır. Parasal birlik için gerekli olan ortak Para Konseyi'nin ise 1 Ocak 2010'dan itibaren faaliyete geçmesi planlanmış; hedeflenen tarihte bu projenin gerçekleşmeyeceği anlaşılmıştır.
KİK Şartı ve Yüksek Konsey Toplantıları sonuç bildirgeleri gibi belgelere ve KİK’e ilişkin bazı bilgilere Örgütün internet sayfasından ulaşılabilmektedir.
NEDEN İLİŞKİLERİNİ KESTİLER?
Katar'ı terörist grupları desteklemekle suçlayan ülkelerden Suudi Arabistan'dan gelen açıklamada, "Bu hareketin krallığın terörizm ve aşırılıktan korunması için gerekli bir adım olduğu" vurgulandı. Açıklamada, "Tüm kardeş ülkelere aynısını yapma çağrısında bulunuyoruz" denildi.
Ayrıca, Suudi Arabistan öncülüğünde Yemen'de Husilere karşı oluşturulan Uluslararası Koalisyon Komutanlığı, Katar'ın koalisyondaki rolünün sona erdiğini duyurdu.
Bahreyn’den gelen açıklamada, "Katar'ın uluslararası kanunlar, ikili anlaşmalar ve bölgesel sözleşmeleri hiçe sayarak ülke güvenliğini tehdit etmesi, iç işlerine karışması, silahlı terör örgütlerine destek vermesi, İran ile bağlantılı silahlı terör örgütlerine Bahreyn'de eylem yapması için finansal destek sağlaması" nedeniyle ilişkilerin kesildiği aktarıldı. Açıklamada, Katar'ın bu tehlikeli davranışlarının sadece Bahreyn'i değil, bölge ülkelerinin güvenliğini de tehdit ettiği, bu davranışlar karşısında sessiz kalınmasının mümkün olmadığı kaydedildi.
Birleşik Arap Emirlikleri resmi haber ajansı ENA'da yayınlanan Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, Bahreyn ve Suudi Arabistan'ın Katar ile ilişkileri kesme kararının desteklendiği, BAE'nin de Katar ile tüm diplomatik ilişkileri kestiği belirtildi.
Mısır Dışişleri Bakanlığı, "düşmanca tutumları" nedeniyle Mısır'ın Katar ile diplomatik ilişkilerini kestiğini bildirdi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Katar’ın "El Kaide ve DEAŞ fikrini yaydığı, Sina Yarımadası’ndaki terör örgütlerini desteklediği, ayrıca Mısır ve diğer Arap ülkelerinin iç işlerine karıştığı" ifadesi kullanıldı.
Bir anda dünya gündemine oturan bu olayla ilgili olarak ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Körfez ülkelerine bir arada kalma çağrısı yaptı. Tillerson ülkelere aralarındaki farklılıkları oturup konuşmaları tavsiyesinde bulundu. Tillerson konuşmasının devamında, meydana gelen bu durumun DEAŞ'a karşı mücadelede bölge ve dünya politikasında bir değişikliğin olmayacağını belirtti.