26 Nisan 2024 Cuma / 18 Sevval 1445

Bakan Çavuşoğlu: YPG ile DEAŞ birbirinden silah alıp satıyor

Almanya'daki temaslarının ardından basın mensuplarına değerlendirmelerde bulunan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, YPG ve DEAŞ'ın birbirlerinden silah alıp, sattıklarını hatta petrol ticareti yaptıklarını söyledi

AA19 Şubat 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Bakan Çavuşoğlu: YPG ile DEAŞ birbirinden silah alıp satıyor

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı YPG ile DEAŞ'ın birbirine karşı güç mücadelesi yaptığını belirterek, "Suriye'nin geleceği için değil, ikisi de birbirinden toprak almaya çalışıyor ama yer yer birbirinden silah alıyorlar, değiştiriyorlar, satıyorlar. Petrol dahil birbirleriyle ticaretleri var. Bunu da zaten herkes biliyor." dedi.

Çavuşoğlu, G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı ve 53. Uluslararası Münih Konferansı için geldiği Almanya'daki temaslarının ardından basın mensuplarına değerlendirmede bulundu.

Bonn kentinde düzenlenen G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı marjında, aralarında ABD'nin yeni Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un da bulunduğu çok sayıda dışişleri bakanı ile uluslararası örgütlerin temsilcileriyle görüştüğü bilgisini paylaşan Çavuşoğlu, aynı zamanda "Suriye Fikirdaş Ülkeler Toplantısı" ile Meksika, Endonezya, Güney Kore, Türkiye ve Avustralya'nın üyesi olduğu MIKTA Platformunun 9’uncu Dışişleri Bakanları Toplantısı'na başkanlık yaptığını kaydetti.

Çavuşoğlu, yoğun ilgiyle karşılaştıkları Münih Güvenlik Konferansı kapsamında ise ikili görüşmelerine devam ettiğini bildirerek, "30 civarında ikili görüşme gerçekleştirdik. Birçok ülkeden, değişik kıtalardan bizimle görüşmek için yoğun talepler vardı ancak bazılarını da karşılayamadık." diye konuştu.

Konferans kapsamında bugün katıldığı panelde de başta Filistin-İsrail meselesi olmak üzere Ortadoğu'daki sorunlar, Suriye, Irak, Libya, Yemen ve terörle mücadele konularında Türkiye'nin vizyonunu, çözüm önerilerini açıkça ifade ettiğini dile getiren Çavuşoğlu, dört gündür devam eden Bonn ve Münih ziyaretlerinin çok verimli geçtiğini söyledi.

- "YENİ YÖNETİMİN GERÇEKLERİ ANLAMASINI İSTİYORUZ"

"Son dönemlerde ABD ile artan görüşmelerde, yeni yönetimin Türkiye'nin hassasiyetlerini anladığını düşünüyor musunuz?" sorusuna ise Çavuşoğlu, ABD'deki Donald Trump yönetiminin, eski Başkan Barack Obama döneminde yapılan hataların farkında olduğunu belirtti.

Yeni yönetimin, Türkiye ile yeni sayfa açmak isteklerinin kendilerine iletildiğini ifade eden Çavuşoğlu, kendilerinin de FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iade edilmemesinden ve terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantısı YPG'ye verilen desteğe kadar Obama dönemindeki sorunları yeni yönetime aktardıklarını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Başbakan Binali Yıldırım'ın ve kendisinin de ABD'li muhataplarıyla yaptıkları görüşmelerde, Türkiye'nin YPG konusundaki hassasiyetini ilettiklerini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Teröristlerle iş birliği yapmanın mahsurlarını, yanlışlarını ve riskini ABD'li dostlarımıza anlattık, anlatıyoruz. Doğru gruplarla birlikte hareket edersek DEAŞ'ı, El-Bab'tan sonra Rakka'da ve diğer alanlarda yenebiliriz, Suriye'den temizleyebiliriz. Irak'ta da daha iyi bir stratejimiz olmalı ki bir an evvel Musul DEAŞ'tan kurtulmalı. Bu siyasi düzeydeki görüşmelerin yanı sıra istihbari ve asker düzeylerde de görüşmeler yapıldı ve yapılacak."

Çavuşoğlu, Trump yönetiminin, Türkiye'nin endişelerini anlamalarını beklediklerini vurgulayarak, "Gerçekler, her şey ortada. Yeni yönetimin gerçekleri anlamasını istiyoruz. Eğer bu anlayış olursa ilişkilerimiz tekrar eski günlerine döner." ifadesini kullandı.

-YPG VE DEAŞ'IN KARŞILIKLI SİLAH SATIŞI

Terör örgütleri DEAŞ ile PYD-YPG'nin birbirlerine silah sattıklarına yönelik soruyu da Çavuşoğlu, şöyle cevapladı: "Suriye'de değişik gruplar arasında ticaret var, yardımlaşma var. Bir taraftan da birbirlerini öldürüyorlar. Verilen silahların bile yarısının DEAŞ'a yarısının da YPG'ye gittiğini gördük. Zaten YPG'nin eline silahın geçmesi demek PKK'nın eline geçmesi demektir. Bunu operasyonlarda görüyoruz, yakalıyoruz bu silahları. YPG ile DEAŞ esasen birbirine karşı güç mücadelesi yapıyor. Suriye'nin geleceği için değil, ikisi de birbirinden toprak almaya çalışıyor ama yer yer birbirinden silah alıyorlar, değiştiriyorlar, satıyorlar. Petrol dahil birbirleriyle ticaretleri var. Bunu da zaten herkes biliyor. Bugün de YPG'ye silah vermenin tehlikesini ve risklerini ön plana çıkarmaya, herkesin dikkatine getirmeye çalıştık."

Konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk'ün "Yurtta Barış, Dünyada Barış" sözlerine yer vererek "komşularla sıfır sorun" prensibinin Türkiye'nin dış politikasının en önemli unsuru olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye'nin Suriye ve Irak'taki askeri varlığına ilişkin değerlendirmelere "Türk ordusu DEAŞ'ı yenmek için Suriye'de. Irak'ta da DEAŞ'ı yenmek üzere yerel unsurların eğitildiği iki üssümüz var." sözleriyle karşılık verdi.

ABD'de, Avrupa'da ve dünyanın birçok yerinde halkların çeşitli meydan okumalarla karşı karşıya olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Hepimiz biliyoruz ki bu meydan okumaların en zor olanları bizim bölgemizde bulunuyor. Bugün Ortadoğu iç savaş, terör, mezhepçilik ve aşırıcılık içeren birçok güvenlik tehdidiyle karşı karşıya. Filistin-İsrail meselesi bunlardan biri. Biz, buna en iyi çözümün ise iki devletli çözüm olduğuna inanıyoruz." değerlendirmesini yaptı.

Çavuşoğlu, iki devletli çözümün, sadece İsrail ve Filistin'in değil, tüm bölgenin barış ve güvenliği açısından sorun yaratan Filistin topraklarındaki İsrail işgalinin sona ermesi bakımından çok önemli olduğunu vurguladı. Çavuşoğlu, İsrail'in attığı her yasa dışı yerleşim politikası adımının, çözüm umuduna zarar verdiğini belirtti.

Türkiye'nin İsrail ile ilişkilerinin normalleşmesinden duyulan memnuniyeti dile getiren Çavuşoğlu, "Türkiye şimdi Ortadoğu barış sürecine daha çok katkı yapma imkanı bulacaktır." diye konuştu.

- SURİYE KRİZİ

Suriye'de öncelikle ateşkesin pekiştirilmesi gerektiğinin altını çizen Çavuşoğlu, Rusya ve bazen İran'ın da verdiği destekle bu konuda birçok kazanım elde edildiğini vurguladı.

Halep'ten 45 bin kişinin tahliye edildiğini belirten Çavuşoğlu, "Siyasi süreci de başlattık. Astana görüşmeleri güven inşa etmek açısından önemli bir süreçti. Ancak şimdi, Suriye için en iyi çözüm olan siyasi geçiş ve siyasi çözüme temel oluşturan Cenevre görüşmelerini devam ettirmeye ihtiyacımız var." dedi.

- DEAŞ İLE MÜCADELE

"Siyasi süreç ayrıca Suriye'deki bir başka sorun olan DEAŞ ve diğer terör örgütleriyle daha etkin mücadele etmek için de elzemdir." diyen Çavuşoğlu, Suriye'deki tüm terör örgütleriyle mücadele edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Çavuşoğlu, Irak ve Suriye'de DEAŞ'ın "daha iyi bir strateji ve doğru güçlerin desteklenmesiyle" yenilgiye uğratılabileceğini ifade etti.

DEAŞ'ın ideolojisini de yok etmek için çaba gösterilmesi gerektiğine vurgu yapan Çavuşoğlu, DEAŞ'ın İslam ile bir ilgisi bulunmadığını, İslam'ın bir barış dini olduğunu kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu, Irak'ın DEAŞ ile mücadelesini desteklediklerini belirterek Türkiye'nin, bu noktada Iraklı yetkililerin daveti üzerine bu ülkede üssü bulunduğunu hatırlattı.

Irak hükümetinin yerel halkların endişelerini, özellikle de Maliki yönetiminde izole edilen yerel toplulukların sıkıntılarını göz önünde bulundurması gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, "Eğer bunu yapmazsa teröristler Irak içinde kendilerine zemin kazanırlar." dedi.

Çavuşoğlu, PKK örneğini vererek örgütün sadece Türkiye için değil, Irak ve ülkenin kuzeyindeki bölgesel Kürt yönetimi için de tehdit oluşturduğuna dikkati çekti.

PKK'nın ve Suriye'deki bağlantılarının meşrulaştırılmaması gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, PYD-YPG'nin farklı bir ajandası bulunduğunu kaydetti.

Çavuşoğlu, "Bunlar Suriye'nin toprak bütünlüğü için mi çalışıyorlar? Hayır, aksine onların kendi gündemleri var. Kanton oluşturmak istiyorlar. Herhangi bir terörist devleti veya kantonu Suriye'nin kuzeyinde, Irak'ta kabul etmiyoruz." diye konuştu.

Yemen konusunda da Birleşmiş Milletler arabuluculuğunda yapılan barış görüşmelerinden istenilenin alınamadığına işaret eden Çavuşoğlu, devam eden barışçıl çözüm çabalarından ümitli olduklarını kaydetti.

- "IRAK HATASINI LİBYA'DA İKİNCİ KEZ YAPTIK"

Mevlüt Çavuşoğlu, Libya konusunda ise Irak'ta yapılan hataların tekrarlandığına dikkati çekti.

Çavuşoğlu, "Irak'ta hatalar yaptık. ABD, Irak'tan ayrılırken bu hatalar yapıldı. Libya'da aynı hatayı iki kez yaptık. Önce oraya gittik. (Muammer) Kaddafi öldürülene kadar, öldürür öldürmezler biz orayı yalnız başlarına terk ettik. Daha sonra bir anlaşma imzalandı. Onları desteklemek için 20-24 ülke bir araya geldi. İmzalandıktan sonra ikince kez onları yalnız bıraktık." değerlendirmesinde bulundu.

Libya'nın bugün birçok sorunu olduğunu ve bunlardan bir tanesinin de terör olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, "Libya halkının çıkarları için Libya'yı desteklemek durumundayız. Hepimizin desteklediği bir siyasi dokümana sahibiz. Başkanlık Konseyi de mali gereçlerine ulaştı. Daha fazla elektrik veriliyor. Türk firmaları, enerji santralleri kurmakta halka elektrik sağlamak için." dedi..

Türkiye'nin Libya'da yeniden büyükelçiliğini açtığını hatırlatan Çavuşoğlu, diğer ülkelerin bu yolu izlemesi temennisinde bulundu.