24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

Sine’nin katmanları

Derviş Zaim’in ikinci romanı Rüyet’in mekanı İstanbul, zamanı şimdi. İnsan ruhunun katmanlarını aralayan romanda omurgaya klasikler ve tasavvuf destek veriyor.

ALİ ATILGAN9 Mayıs 2019 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Sine’nin katmanları

Rüyet,ünlü yönetmen  Derviş Zaim’in ikinci romanı. Yapı Kredi Yayınları arasından çıkan kitap, dün ve bugün arasındaki bireyin geleceğe yönelik sancılarını gözler önüne seren, modern insanın bağlarını sorgulayan, özgürlüğün sınırlarını arayan bir anlatı. Tabutta Rövaşata, Filler ve Çimen, Çamur, Balık ve Rüya filmleriyle Türk sinemasında önemli bir yer edinen yönetmenin ilk romanı Ares Harikalar Diyarında 1992 yılında yayınlanmış ve Yunus Nadi Roman Ödülü’ne layık görülmüştü. 

HÜSN-Ü AŞK’IN REHBERLİĞİ 

Rüyet’in mekanı İstanbul, zamanı bugün. Medeniyet temasını eserlerinde sıklıkla işleyen yönetmen, gerçek ile fantastik, tarih ile bugün, sanatta gelenek ile modern olanın arasındaki gerilimi bir bütün olarak sunmaya gayret eder. Zaim’in son romanında da benzer bir izlek üzerinden gittiği söylenebilir. Romanın baş kahramanı mimar Sine, insan ruhunun katmanlarını açma yolunda bize eşlik eder adeta.  Bu noktada tasavvufun yol göstericiliği de elbette gereklidir. Şeyh Galip’in Hüsn-ü Aşk’ı  Sine’nin rehberi olur.  Derviş Zaim, Batılı geleneklere olduğu kadar doğulu kaynaklara da yaslanmanın sahih ve hakiki bir yapıt üretmek bakımından sağlıklı olabileceğini düşünerek kaleme almış Rüyet’i. Rüyet kelimesinin anlamlarından biri olan “kalpten görmek” de romanın genel karakterine bu anlamıyla çok oturmuş.