4 Mayıs 2024 Cumartesi / 26 Sevval 1445

Barışın zembereği Kudüs’te kuruludur

Türk Edebiyatı ve Karabatak dergisi Nisan sayısında Kudüs’ü kapak yapan dergiler arasında. İtibar dergisi, Peygamber şiirleri konusu, Dergah ise Osmanlı coğrafyasını kucaklayan tarih söyleşisi ile okurlarını selamlıyor.

BEDİR ACAR16 Nisan 2018 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Barışın zembereği Kudüs’te kuruludur

- TÜRK EDEBİYATI

En uzun soluklu edebiyat dergilerinden Türk Edebiyatı, 534’üncü sayısıyla okurlarını selamladı. Şiir, hikâye, inceleme, araştırma ve söyleşilerle ile göz dolduran dergi Nisan 2018 sayısını “Gökte yapılıp yere indirilen şehir: Kudüs”e ayırdı. Bosna-Hersek ve Kudüs’le ilgili çalışmalarıyla tanınan gazeteci ve politikacı Süleyman Gündüz’le yapılmış olan “Dünya barışının zembereği Kudüs’te kuruludur” başlıklı söyleşi, hikâyeci Mukadder Gemici’nin “Esir şehrin annesi” ve Yasemin Akkuş’un “Kutlu şehir Kudüs’e methiye” başlıklı çalışmaları ile dosya tamamlanıyor.

- KARABATAK

Kudüs’ü odak noktasına alan bir başka dergisi ise Karabatak. Dergide ‘Kudüs ve Edebiyat’ dosyasına yer veriliyor. Kudüs ekseninde şiirlerin de yayınlandığı dergide, Sare Öztürk ‘Arap şiirinde ve müziğinde Kudüs’, Zekeriya Kurşun ‘Kudüs’ü Anlamak’, Kemal Kahraman ‘Boşuna vakit geçirirsin ayarlanmadan Kudüs’e’ başlıklı yazıları ile yer alıyorlar. Ayıca hikaye yazarı Naime Erkovan ile Kudüs’e Yolculuk, dosyada yer alan bir diğer başlık. Karabatak’ta Hüsrev Hatemi ile ‘İstanbul bir şiir şehirdir’ cümlesinin başlığa çıkarıldığı bir röportaj da var. 

- İTİBAR

İtibar’da M. Fatih Andı ve Münir Üstün ile yapılmış iki söyleşiye yer veriliyor. Andı, söyleşide ‘’Modern edebiyatımızın Peygamber şiirleri, ‘inkâr çağı’ndan ‘imân limanı’na sığınma metinleri olarak da okunmalıdır” diyor. Münir Üstün ile yapılan söyleşi ise yayıncılık sektörünün nabzını tutuyor.  

- DERGAH

Dergah’ın orta sayfa söyleşisine İbn Haldun Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Suraiya Faroqhi konuk oluyor. Hem Almanya hem de Türkiye’deki üniversitelerde dersler vermiş olan tarihçi Faroqhi, ‘Osmanlı’yı etrafındaki dünya ile birlikte ele almak gerekiyor’ diyor. 

- YEDİ İKLİM

Yedi İklim’in editör yazısında dikkat çekici bir tespit var: ‘Şiir kitaplarının üzerlerindeki imzaları kaldırsanız okuyucu, özgün şairlerin, sanatçıların isimlerini kolaylıkla ayırt edebilir. Eh, okuyucunun ayırt edemedikleri de zaten özgün eser düzeyine çıkamamış demektir.’ Aslında bu cümle günümüz sanat edebiyat insanlarını bir hayli düşündürmesi gereken önemli bir tespit. Ali Haydar Haksal yönetimindeki Yedi İklim’in nisan sayısı şiir, deneme, öykü ve inceleme yazıları ile karşılıyor okurlarını. 

- ŞEHİR VE KÜLTÜR

Varlığını şehir ve kültüre adamış olan dergi, kapağına, kurtuluşunun 100. yılında Erzurum’u taşımış. Ancak sadece Erzurum değil, derginin bu ay gezindiği diyarlar arasında Almatı, Filibe, Grana’da da var. Tabi İstanbul’da Lale zamanı olunca bu çiçeği koklamadan geçmek olmazdı. Dergide Bilal Arıoğlu lalenin tarihi serüvenini ele alan bir yazı kaleme almış. Bu yazıdan öğreniyoruz ki (kaynaklarda belirtildiğine göre) İstanbul’da ıslah edilmiş ilk laleyi yetiştiren Kanuni’nin şeyhülislamı Ebussuud Efendi’ymiş. 

- BİR NOKTA

18 yaşındaki Bir Nokta dergisinde Süleyman Çelik, Arif Dülger, Nurettin Durman, Fatma Ezgi Açıkgöz, Şefik Memiş, Meral Afacan Bayrak ve daha pek çok ismin, şiir, hikaye, deneme ve inceleme yazılarına yer veriliyor. Derginin editör yazısında şair Mürsel Sönmez, insana acı ve hüzün veren bir cümle kuruyor: “Hakikatle burun buruna olduğumuz ama ondan sürekli gözlerimizi kaçırdığımız, kaçırmaya çalıştığımız zamanlardan geçiyoruz.”

Dergideki söyleşisinde ise Mikdat Kadıoğlu soruyor: Neden 99 depremini anlatan romanımız yok!

Sahi neden?...